Berlusconi, 'Yargıdan' yakındı

Milano mahkemesinde kendisinin de sanık olarak yer aldığı, ancak dokunulmazlığı nedeniyle yargılanmadığı yolsuzluk davasından çıkan mahkumiyet kararının siyasi bir boyut taşıdığını ileri süren İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi, "Yargı siyasete alet ediliyor. Bu sistem reforma tabi tutulmalı. Yargıçları eleştirmek her yurttaşın en doğal hakkıdır" dedi.

Roma'da İtalyan Sanayiciler Birliğinin genel kurul toplantısında iş adamlarına hitap eden Berlusconi, "Kimi siyasileşmiş yargıçlar tarafından yargı siyasete alet ediliyor. Yargı safları arasındaki bu partilerin ortadan kaldırılması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Yüksek Yargıçlar Kurulunun meslektaşlarını aklamaktan başka bir iş yapmamasına da son verilmelidir" diye konuştu.

Berlusconi, Milano mahkemesinin tanık olarak yalan beyanatla yolsuzluğu örtbas etme suçlamasıyla İngiliz avukat David Mills'i 4,5 yıl hapse mahkum etmesini yargının siyasete alet edilmesi biçiminde yorumlayarak, "Ben karardan rahatsız oldum ve üzüntümü de kamuoyuna duyurmak istiyorum. Ben dokunulmazlık yasası nedeniyle aslında rahatım. Kaldı ki benim omuzlarım da geniştir. Bana ne kadar vururlarsa o denli güçlenirim. Ama böyle durumların sıradan yurttaşlara çok pahalıya mal olduğu unutulmamalıdır. Dolayısıyla, yurttaşların maslahatı açısından ceza yasasının reforma tabi tutulması gerekiyor" dedi.

Medyanın yargı kararlarını eleştirmemek gerektiği şeklindeki savunmaya da tepki gösteren Berlusconi, "Gazeteler yargıçların eleştirilemeyeceğini yazıyor. Oysa yargıçları eleştirmek her yurttaşın hakkıdır" diye konuştu.

Berlusconi, yargıya yönelik eleştirilerini şu sözlerle sürdürdü:
"Bu ülkede yargılanan insanların yüzde 50'si neticede beraat ediyor. Ama iş yargı mensuplarına geldiğinde, yargılayanlar da kendileri oldukları için suçlu bulunanların oranı sadece yüzde 5 oluyor. Böyle bir duruma ne kadar seyirci kalabiliriz? Dolayısıyla ceza mahkemelerini reforma tabi tutma konusunda son derece kararlıyım."

"Başbakanın hiçbir gücü yok"

Berlusconi, sanayicilere seslendiği konuşmasında, İtalya'da başkanlık sistemine geçilmesi gerektiği imasında da bulunarak, "İlk defa iş adamı kökenli bir başkanının kurduğu bir hükümetle yönetiliyorsunuz. Bakanlarımız, etkinlik açısından adeta yönetim kurulu üyesi gibi samimiyetle çalışıyorlar. Ama mevcut sistemi modernize etmemiz şart. Bu sistemde başbakanın hiçbir gücü yok. Zira faşizm döneminden 20 yıl sonra hazırlanmış mevcut anayasa, gücü başbakana değil, parlamentoya vermiş" dedi.

Mevcut sistemin işlevsel olmadığına da değinen Berlusconi, "Bu sözlerimi, parlamentoya hakaret gibi yorumlayanlar olacaktır. Ama iki meclisli bir parlamentonun, hiçbir işe yaramadığını da görmek lazım. Parlamentoya soktuğumuz gençler, oylamalarda sürekli mevcut. Ama kimi parlamenterler hiç ortalıkta yok. Zira bunlar iş adamı ya da bir meslek sahibi kişiler oldukları için yapacakları daha önemli işler var. Bütün gün elleri oy düğmesinde oturup durmaktansa, daha önemli işlerle ilgileniyorlar. Bazen günde 400 karar oylanıyor. Nasıl oylama yapıldığını da hepiniz biliyorsunuz sanırım. Herkes grup başkanına bakıyor. O ne derse o yönde oy kullanılıyor" diye konuştu.