Berkin'in annesi Gülsüm Elvan, gözyaşları içinde haykırdı: Hâlâ bekliyorum

Gezi Direnişi sırasında öldürülen Berkin Elvan cinayetinin ilk duruşması dün başladı. Baba Sami Elvan, sadece Berkin’in değil bütün çocukların hakkını savunmak için adalet aradıklarını söyledi. Duruşmada anne Gülsüm Elvan “Ben hâlâ o ekmeği bekliyorum” derken tüm salon gözyaşlarına boğuldu. Adliye önüne desteğe gelen 4 kişi gözaltına alındı.

Hilal Köse

Berkin Elvan, Ali İsmail Korkmaz, Ethem Sarısülük, Hasan Ferit Gedik’in aileleri ve Taksim Dayanışması üyeleri, dava öncesi adliye önünde buluştu. Berkin’in babası Sami Elvan, “Berkin artık aramızda olmayacak ama çocuklarımızın başına bir daha bu işler gelmesin diye adalet arayacağız” dedi. Taksim Dayanışması adına konuşan Mücella Yapıcı ise “Hepinizin önünde söz veriyoruz. Bütün bu hukuksuzluklar bitene kadar buradayız” diye konuştu.

Gezi Direnişi sırasında gaz bombasıyla başından vurulan 14 yaşındaki Berkin Elvan’ı öldürdüğü gerekçesiyle yargılanan polis memuru Fatih D. dün İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargıç karşısına çıktı. Van’dan SEGBİS’le duruşmaya katılan sanık polis, “Ben kimseyi öldürmedim, yaralamadım” dedi. Anne Gülsüm Elvan, “Benim çocuğum oyun çocuğuydu. Ekmeğe gitmişti... Kanlı gömleğini verdiler ellerime...” diyerek, sanıktan şikâyetçi oldu. Gezi Direnişi eylemlerinde Eskişehir’de öldürülen Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz’a sarılarak ağlayan Gülsüm Elvan, baygınlık geçirdi. CHP milletvekili doktor Ali Şeker, acılı anneye müdahale etti. Sanık polis F.D’nin tutuklanmasına ilişkin talep reddedildi.

Fatih D. ifadesinde, Okmeydanı’na nereden gönderildiklerini, amirinin adını, grupta kendisinden başka gaz tüfeği kullanan polislerin kimler olduğunu, ekip arkadaşlarının isimlerini hatırlamadığını söyledi. Fatih D., özetle şöyle konuştu: “Hatırladığım kadarıyla 16 Haziran gecesi 01.00-02.00’ye kadar oradaydık. O dönemin Başbakanı Erdoğan’ın geçişi olacağı için E-5’in açık kalması talimatı gelmişti. Sokak aralarına girmedik. Kâğıt üzerinde zetçi olarak ben görünüyorum ama her grupta zet kullanan 4-5 kişi bulunur. Gezi olayları süresince kimseyi öldürmeye sebep olacak şekilde gaz tüfeği kullanmadım. Olay anına ilişkin görüntüler net değil. Kimseyi teşhis edemedim, kendimi de göremedim.”

Gülsüm Elvan konuşurken salondaki neredeyse herkes gözyaşlarına boğuldu. Berkin vurulmadan bir gün önce, ortaokul mezuniyeti için birlikte kıyafet aldıklarını belirten Elvan, “O sabah karnım aç dedi. Kızları uyandırayım, ekmeğe gideyim dedim, ‘ben giderim’ dedi. Olay yoktu, insanlar işe gidiyordu. Yürüyüş olsa ben çocuğumu gönderir miydim? Biraz gecikti Berkin. Zile bastılar, sokağa indim. Bir komşum bana sarılıp ağladı. O zaman anladım. Ama yine de konduramıyordum. Berkin’i yerde kanlar içinde gördüm” dedi. “Çocuğumun yüzde 50 kurtulma şansı vardı. 5 dakikalık hastaneye 25 dakikada gidebildi. Çocuğumu götürmeye izin vermediler” diyen Elvan, şöyle devam etti:

‘Katiller’ diye bağırdı

“Katiller. Daha çoçuk o be çocuk. Oyun çocuğu. Şerefli Türk polisiysen getirecektin onu bana, suçu varsa cezasını bana kesecektin. Çocuğumun kanlı gömleğini ellerime verdiler. Çocuğum ekmeğe gitti ekmeğe... O ekmeği hâlâ bekliyorum. Alamıyorum o ekmeği elime, o fırına hâlâ gidemiyorum. Çocuğumu bekliyorum, ekmeğini getirecek... Ben çocuğumun diplomasını alamadım, aldığım kıyafeti bir kere giydiremedim. Bu mu vicdanınız? Bu mu Müslümanlığınız? Emri veren Cumhurbaşkanı olmuş. Benim çocuğumu Erdoğan öldürdü. Ben hâlâ daha tehdit ediliyorum. Çocuklarım tehdit ediliyor. Çocuklarımın kılına zarar gelirse devletten bilirim. Siz yargıçlardan bilirim. Siz bu ülkeye adalet getirmezseniz daha çok Berkinler ölür.” Baba Sami Elvan da gözyaşları içinde “14 yaşındaki bir çocuğu dünyaya terörist diye tanıttılar. Emri veren herkesin yargılanmasını istiyorum” dedi.

Mahkeme heyeti, müebbet hapis istemiyle tutuksuz yargılanan polis Fatih D.’nin tutuklanmasına ilişkin talebi, delil durumu, duruşmaları takip etmiş olması, yaptığı görev itibarıyla kaçma şüphesi olmadığı gerekçesiyle reddetti. Heyet, duruşma tutanağının, tarafların, iddia ve savunma dokunulmazlığını aşan söz ve eylemlerin olup olmadığı hususunun araştırılması için Başsavcılığa gönderilmesine karar verdi. Dava 6 Temmuz’a ertelendi.

ADLİYE DOLDU TAŞTI

Davayı, Ankara, Bursa, Van, Adana baro başkanları, İstanbul, Antalya, Aydın, Manisa, Balıkesir, İzmir, Diyarbakır barolarından temsilciler, Gezi Direnişi sırasında yaşamını yitiren gençlerin aileleri, Dilek Doğan’ın ailesi, Britanya Alevi Federasyonu temsilcisi, CHP, HDP milletvekilleri, Taksim Dayanışması üyeleri, Berkin’in mahalleden arkadaşları dahil çok sayıda kişi izledi. Duruşma salonu tıklım tıklım doldu.

SAÇI, BIYIĞI TAKMA MI?

“Olası kastla insan öldürme” suçundan yargılanan sanık Fatih D., ailenin avukatlarının itirazlarına karşın SEGBİS’le ifade verdi. Van Emniyet Müdürlüğü’nde görev yapan sanık D. eşinin iki ay sonra doğum yapacağını, güvenlik nedeniyle SEGBİS’le ifade vermek istediğini söyledi. Van Adliyesi’ndeki duruşma salonunda bulunan ailenin avukatı Murat Timur, sanığın bıyığının takma olduğunu, saçlarına ekleme yaptığını ve gözlükle görüntüsünü değiştirmeye çalıştığını söyledi. Sanık ise bıyığının ve saçının kendisine ait olduğunu, gözlüğü de aksesuar olarak kullandığını belirtti. Şikâyetçi avukatlarından Oya Arslan, sanığın bıyık ve sakalının gerçek olup olmadığının belirlenmesi için rapor aldırılmasını talep etti. Mahkeme ara kararında bu talebi reddetti.

'DONANIM YOK ’ YANITI

Mahkeme, baroların davaya katılma taleplerini reddederken olay görüntülerinin iyileştirilmesi için TRT ve TÜBİTAK’a yazı yazıldığını belirtti. TRT, görüntülerin iyileştirilmesi için yeterli donanıma sahip olmadıklarını bildirdi. TÜBİTAK, iş yoğunluğu gerekçesiyle talebe olumsuz yanıt verdi. Mahkeme Başkanı, görüntülerin yeniden TÜBİTAK’a gönderildiğini ifade etti.

POLİS MÜDAHALESİ: 4 GÖZALTI

Adliye önüne gelerek pankart açan bir grup slogan attı. Bunun üzerine polis gruba müdahale etti. Ellerindeki pankart alınırken 1’i kadın 4 kişi gözaltına alındı.