'Beraatle çıkmazsak bu yafta üzerimizde kalacak'
Kafes Eylem Planı ve ''Amirallere Suikast'' iddialarına ilişkin davalarla birleştirilen Poyrazköy'de ele geçirilen mühimmatla ilgili 69 sanıklı davanın 14'üncü duruşmasında söz alan tutuksuz sanık Tuğamiral Mehmet Fatih Ilğar, ''Bizim ezamız hiç bir şey olmadığı halde sahte delillerle örselenmemizdir. Beraatle buradan çıkmazsak bu yafta üzerimizde kalacak'' dedi.
cumhuriyet.com.trİstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden duruşmada talepleri ve diyecekleri sorulan tutuksuz sanık Mehmet Fatih Ilğar, polisin, ''Levent Bektaş'ın ofisinde bulunan CD'de gizlemeye yarayan data stash programına rastladık ve daha sonra da 3 No'lu DVD'de gizlenen Kafes Eylem Planına ulaştık' dediğini belirterek, dosyadaki tutanaklara göre ise DVD'nin 4 Mayıs'ta, saat 11.09'da, data stash programının olduğu CD'nin de saat 05.46'da açıldığını kaydetti.
Bu durumun polisin söylediğinin tam tersi olduğunu belirten Ilğar, şöyle konuştu: ''Plan'ın oluşturulma tarihi 4 Mayıs 2009 saat 11.26 olarak belirtiliyor. DVD inceleme başlangıcı ise 4 Mayıs saat 11.09. Yani DVD incelenmeye başladıktan 17 dakika sonra oluşturulmuş. Bu olamaz. Levent Bektaş'ın oluşturduğu söylenen azınlıklara yönelik fişlemelerin olduğu 1 No'lu CD'deki 'Notlar' adlı dosyanın 27 Nisan 2009'da oluşturulduğu belirtiliyor. O tarihte Levent Bektaş tutuklu. İki polis bir tespit tutanağı yazmış. Okul dosyasının CD'de bulunduğu belirtiliyor. TÜBİTAK raporunda ise 'Okul' adlı dosyanın DVD'de olduğu ifade ediliyor. Bu dosya CD'de mi DVD'de mi? Başka DVD'ler mi var? Dosyanın DVD'ye yazdırma tarihi 11 Nisan 2009 saat 19.03. Oluşturulma tarihi ise 11 Nisan, saat 20.35. Yani DVD'ye yazdırıldığı saatten bir saat iki dakika sonra oluşturulmuş. Plan, Eren Günay'a 27 Nisan'da soruldu. 9 Mayıs'ta bulundu. Savcı bu çelişkiyi, 'polisler bana sözlü iletti' diye açıkladı. Gizliliği ihlal suçundan yürütülen soruşturmaya ise şu yanıtı verdi, 'Belgeler Cumhuriyet Savcılarının odasında kilitli tutulmuştur. Mayıs 2009'da TEM şube görevlilerine elden teslim edilmiştir.' Aylardır kimimiz tutuklu, kimimiz tutuksuz yargılanıyoruz. Türk askeriyiz. Gavur değiliz. Mahkeme ediliyoruz ve bir arpa boyu yol alamıyoruz. Bizim ezamız hiç bir şey olmadığı halde sahte delillerle örselenmemizdir. Beraatle buradan çıkmazsak bu yafta üzerimizde kalacak. Darbe bize yapıldı. Vatanını savunmuş, seven insanlarız biz. Bizleri daha fazla örseletmeyin. Vicdanlarınıza sesleniyorum. Kul hakkı çok önemli. Makam geçici, hesap vereceğimiz kul hakkımız var. Adım atın. Sanık sandalyesinde oturmak ağrımıza gidiyor. Burada, azınlıklara eylem yapacak, darbeci, çocuklara bomba atacaklar yaftasıyla oturmak devletin bir amirali olarak beni çok rahatsız ediyor.''
'300 bin sene yatarım'
Duruşmada konuşan tutuklu sanıklardan emekli binbaşı Levent Bektaş da, ''Bu, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın anasını ağlatma operasyonu. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na karşı bir oyun oynanıyor. Patlayıcı gömenleri ben dedektif tutup mu bulayım? Bana bir sayfa kanıt, belge gösterin bir defa konuşmayacağım. Beni katalog suç diye yatıracaksanız 300 bin sene yatarım'' dedi.
Tutuklu sanıklardan Deniz Teğmen Faruk Akın da, okuldaki dönem arkadaşlarının 2 ay sonra üstteğmen olacağını belirterek, ''Mesleğim durdu, bari hayatımıza başlayalım, yuva kuralım. 2 senedir tutukluyum'' şeklinde konuştu. Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Nuri Ahmet Saraç, 3 duruşmadır tahliye edilmesini istemesine rağmen mahkeme tarafından tahliye edilmeyen tutuklu sanık Ergin Geldikaya hakkında, Çarşamba günü yapılan duruşmada, üye hakim Mehmet Hamzaçebi ile avukat Celal Ülgen'in tartışması sırasında söylediği, ''15 Temmuz'a kadar buradayız. Öcalan'dan emir gelmeden hiç bir şey olmaz. Buraya fırça yemeğe getirilmişiz, mahkemeye değil. Bu kadar basit'' sözleri gerekçesiyle bu kez tahliye istemediğini ifade etti. Savcı Saraç, Geldikaya'nın bu saldırgan tavrı nedeniyle tahliye edilme durumunu mahkemenin takdirine bıraktı.
Mahkemenin ara kararı
Duruşmaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, uyuşturucu çetesi başlıklı ihbar tutanağı, arama el koyma tutanakları ve ele geçirilen notlar ile bu tunanaklarda imzaları olan görevlilerin dinlenilmek üzere duruşma günü hazır edilmesi için yazılar yazılmasına karar vererek, yurt dışı çıkış yasağı olan tutuksuz 6 sanığın adli kontrol uygulamasının kaldırılması yönündeki talep ile birleştirilen dosyaların ayrılması talebinin reddine hükmetti. Bazı sanık avukatlarınca dosyayla ilgili görevsizlik kararı verilmesi talebinin de reddini öngören heyet, 3 nolu DVD ve 1 nolu CD ile ilgili bilirkişi raporu hazırlayan TÜBİTAK uzmanlarının, raporun çelişkili olması nedeniyle tanık olarak dinlenilmesi yönündeki talebi de reddetti.
Tutuklu sanıklar emekli Deniz Binbaşı Levent Bektaş, Deniz Kuvvetleri Komutanlığında görevli Yarbay Ercan Kireçtepe, Binbaşı Erme Onat, Binbaşı Eren Günay, teğmenler Faruk Akın, Sinan Efe Noyan ve emekli SAT komando Ergin Geldikaya'nın, tutuklulukta geçirilen sürenin de nazara alınarak kuvvetli suç şüphesini gösteren olguların bulunması ve devam etmesi, atılı suçların CMK'nın 100/3. maddesinde sayılan suçlardan olması gerekçesiyle tahliye taleplerinin reddini kararlaştıran heyet, duruşmayı 10 ve 12 Ekim 2011 tarihlerine erteledi.