"Ben de Baykalcıyım"

CHP Genel Sekreteri Önder Sav, bir gazetecinin ''Parti içinde 'Baykalcılar ve Savcılar' gibi gruplar varmış gibi gözüktüğünü'' şeklindeki sözü üzerine, ''Ben de Baykalcıyım. Beni niye yadırgıyorsunuz? Ben Deniz Baykal'ın en yakın arkadaşıyım" dedi.

cumhuriyet.com.tr

Açılış ve parti katılım törenleri için İzmir'e gelen CHP Genel Sekreteri Önder Sav'ı, Adnan Menderes Havalimanı önünde çok sayıda partili karşıladı. Konvoyla Gaziemir, Karşıyaka ve Çiğli ilçelerinden geçerek Aliağa'ya gelen Sav, Menemen ilçesindeki bir tesiste gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, karşılama törenine, bir genel sekreter için dikkat çekici şekilde büyük ilgi olduğunu söyleyerek, nedenini sorması üzerine Sav, geçmişte de bu denli bir ilgiyle karşılandıkları dönemler bulunduğunu, bu ilginin İzmirlilerin sıcakkanlılığından kaynaklandığını, konjonktürel bir anlamının bulunmadığını söyledi.

Sav, ilginin karşılıklı sevgi saygıdan kaynaklandığını ifade ederek, ''Siyasetçiler birbirine sevgi ve saygıdan öte bir şey veremez. Hele hele ben ancak ancak sevgi verebilirim'' dedi.

Referandumun İzmir'deki etkilerini gözlemeye çalıştığını belirten Sav, il başkanı ve büyükşehir belediye başkanından aldığı bilgilere göre 2009 seçimlerindeki çıtanın üzerine çıkan bir oranda ''hayır'' oyu çıkacağını tahmin ettiğini dile getirdi.

Sav, şunları söyledi:
''Tabii tüm 'hayır' oylarını CHP'ye mal etmek mümkün değil. Başka partilerin de bu siyasal iktidarın tarzından, Anayasa değişikliğini gereksiz yere topluma dayatmalarından, hele hele senenin en sıcak günlerinde referandum çalışmalarına gittiklerinden dolayı sıkıntılar var. İzmirli seçmen bunları değerlendirecektir. Büyük olasılıkla İzmir'de 'hayır' oyları, 'evet' oylarının iki misli, belki daha fazla bile çıkacaktır. Türkiye genelinde, İzmir gibi bir net hesap kitap yapma olanağı yok. Ülke genelinde henüz bir şey demek için erken. 20 günden fazla zaman var. Bu zamanda seçmen eğilimleri farklılaşabilir.''

Bir gazetecinin, ''Parti içinde 'Baykalcılar ve Savcılar' gibi gruplar varmış gibi gözüktüğünü'' söylemesi üzerine Sav, ''Ben de Baykalcıyım. Beni niye yadırgıyorsunuz? Ben Deniz Baykal'ın en yakın arkadaşıyım. 53 yıllık dostluğum var benim. Böyle yapay ilişkileri, tasnifleri parti içinde yapmamak lazım. Hoş da değil'' dedi.
 

''Kimseyi dışlama lüksümüz yoktur''

CHP'de Baykal'ın istifasından sonra yapılan kurultayda, partinin bir bütün olarak, yekvücut çıktığını, merkez yönetim kurulunun etkili şekilde çalışmasını sürdürdüğünü belirten Sav, şöyle devam etti:
''Bazı değişik söylentiler yapılıyor; Sayın Baykal ve bazı arkadaşlara görev verilmediği biçiminde. Bu, belki bundan kaynaklanıyor olabilir. Böyle bir varsayım söz konusu değil. Sayın Baykal partimize hizmet etmiş, en az 15 yıldan bu yana partimizin genel başkanlığını başarıyla yürütmüş değerli bir siyaset adamıdır. Elbette ki onun yeteneğinden, birikimlerinden partimiz yararlanacaktır. Kimseyi dışlama lüksümüz yoktur. Hele hele Sayın Baykal gibi bu kadar önemli hizmetler vermiş değerli bir siyaset adamını dışlamak yanlış bir olaydır. Bunu böyle düşünmek bile yanlıştır.''

Sav, Merkez Yönetim Kurulu'nun, Ankara, İstanbul ve İzmir'i genel sekreter uhdesinde bıraktığını ifade ederek, İzmir'e gelişinin temel nedenlerinden birinin de bu görevi ifa etmek olduğunu aktardı.

Basına şikayetleri yansıyan Yılmaz Ateş'e de belli bir görev alanı verdiklerini, Elazığ mitingine hazırlık için çalıştığını belirten Sav, ''Bizim hiç kimseyle ilgili bir varsayımımız yok. Hele hele bunun 53 yılını bu partiye vermiş Önder Sav'a mal edilmesi çok yanlış bir olay. Bu beni üzer ama ben bu tür konuların üzerinde durmam'' dedi.

Sav, ''Bu tartışmaların partiye zararı oluyor mu'' sorusuna da ''Partiye zararı olmaz. Ülkemizde demokrasi var. Herkes istediği gibi davranacak, istediğini söyleyecektir ama partiyi hırpalayan, partinin hükmi kişiliğiyle ters düşen, yöneticilerini aşağılayan demeçler ve tavırlar olmadıkça bizim hoşgörüyle karşılamamız doğaldır'' karışılığını verdi.

Sav, konuyu Baykal ile görüşüp görüşmediklerine ilişkin soru üzerine ise ''Baykal'la kurultaydan bu yana bir konuşmamız olmadı. Ne ondan bana böyle bir talep geldi ne de benden ona gitti'' dedi.

Önder Sav, daha sonra konvoyla Aliağa Atık Su Arıtma Tesisi'nin açılışını yapmak üzere Aliağa'ya geçti.

Öte yandan Sav'ın İzmir'e gelişi öncesinde Adnan Menderes Havalimanı'nda basın mensupları VIP salonu içindeki basın odasına alınmadı. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Abdülrezzak Erten, Sorumlu Vali Yardımcısı Mehmet Erdoğan ile basın mensuplarının VIP salonundaki bölüme alınması konusunda görüştüğünü ancak olumsuz yanıt aldığını aktardı.

Erten, Erdoğan'ın, diğer parti yöneticileri de geldiğinde basın mensuplarının içeriye alınmadığını söylediğini, ancak CHP'ye ayrımcılık yapıldığına inandığını dile getirdi.

Erten, VIP salonu içine üzerinde ''hayır'' yazan yelpazelerin alınmak istenmediği iddiaları üzerine ise yelpazelerin kamusal alanda değil, dışarıda kullanıldığını söyledi.