Bebek ölümlerinin nedeni 'enfeksiyon'
Türkiye yine bebek ölümleriyle sarsıldı. Ankara'dan sonra İzmir de de yaşanan bebek ölümlerinin hastane enfeksiyonundan kaynaklandığı belirtildi. İzmir Tepecik Hastanesi'nde 11 saat içinde 13 bebeğin ölümü üzerine bebeklerin aileleri, hastane yönetimi hakkında ihmal iddiasıyla dava açmaya hazırlanıyorlar.
cumhuriyet.com.trİzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 13 bebeğin yaşamını yitirmesi üzerine Sağlık Bakanlığı tarafından görevlendirilen 4 kişilik Bilim Kurulu, bebeklerin ölümüne enfeksiyonun neden olduğunu açıkladı.
Bilim Kurulu'ndan yapılan açıklamada “Bu olayda hayatını kaybeden 13 çocuğumuzun bugün itibariyle 5’inin kan kültüründe adını verdiğimiz bir bakteri bulunmuştur. Bir hastada ise damar içi verilen sıvıda, yani serumda benzeri bir bakteri bulunmuştur. Damar içi beslenme sıvılarıyla bulaşan bir salgınla karşı karşıyayız. Daha ileri incelemeler sonucu daha kesin sonuçlara ulaşıp bunları Sağlık Bakanlığı’na sunacağız. Tepecik Hastanesi Yenidoğan Bakım Ünitesi’nde alt yapının yeterli olduğunu, gayet uygun donanıma sahip olduğunu, hastane enfekisyon kontrol komitesinin yeterli çalışmalar yaptığını gözlemledik” denildi.
Öte yandan, ölen 13 bebeğin otopsilerinin tamamlandığı bildirildi. İzmir Adli Tıp Kurumu yetkililerinden aldığı bilgiye göre, daha önce ''ölümleri adli vaka olmadığı'' gerekçesiyle ailelerine teslim edilen ve savcılık kararıyla defnedildikleri mezarlarından çıkarılan bebekler de dahil olmak üzere bütün bebeklerin otopsileri tamamlandı. Adli Tıp Kurumu'nda alınmayı bekleyen halen 6 bebek olduğu belirtildi.
Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde hafta sonunda peş peşe bebek ölümleri yaşanmış, sayının kısa sürede 13'e ulaşması üzerine Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Servisi karantinaya alınmış, yeni bebek kabulü durdurulmuştu. Bebeklerden hayatını ilk saatlerde kaybeden 5'i ''ölümleri adli vaka olmadığı'' gerekçesiyle ailelerine teslim edilmişti. Ölen bebek sayısının artması üzerine savcının talimatıyla defnedilen bebekler mezarlarından çıkarılmış, yapılan otopsi sonucu ölüm nedeni enfeksiyon olarak belirlenmişti.
''Yeni doğan ünitesinde hijyenik klima ve havalandırma bulunması zorunludur"
Makine Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, 1. sınıf hijyenik koşullara sahip olması gereken yeni doğan ünitelerinde hava yoluyla enfeksiyon bulaşmasının önlenebilmesi için standartlara uygun hijyenik klima ve havalandırma sisteminin bulunması ve bunların doğru işletilmesinin zorunlu olduğunu bildirdi.
Konunun her yönüyle araştırılıp bir an önce nedenlerinin kamuoyuyla paylaşılması amacıyla, Makine Mühendisleri Odası'nın, hijyenik klima konusunda uzmanlardan oluşturacağı bir heyetle, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde inceleme yapılması talebinde bulunulduğu belirtilen açıklamada, uzman heyete inceleme izni verildiği takdirde sonuçların kamuoyuyla paylaşılacağı vurgulandı.
''Sağlık politikalarının sonucu"
Öte yandan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şube Başkanı Ergün Demir, düzenlediği basın toplantısında, Edirne, Manisa, İstanbul, Kayseri, Ankara ve İzmir'deki hastanelerde Yenidoğan Yoğun Bakım Servislerinde bebeklerin ölmeye devam ederken, her toplu ölüm sonrasında Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın, hemen bir müfettiş atayıp soruşturma başlattığını ve sorumluların cezalandırılacağını söylediğini, ardından da olayın oluşturulan heyet tarafından titizlikle araştırıldığını öne sürdü.
''Aslında tüm bunların kamu vicdanını susturmak, ölen bebek yakınlarının isyanını ve acılarını dindirmek için yapıldığını'' savunan Demir, şunları kaydetti:
''Çünkü Ankara'daki toplu bebek ölümleri sonrasında, hastanede inceleme yapmak üzere oluşturulan bilimsel heyetin sonuç raporu açıklandı. Sayın Recep Akdağ rapor üzerinde tek bir kelime söylemedi. Niçin? Çünkü raporda yer alan bilimsel gerçekler Recep Akdağ'ın politikalarının sonuçlarını ortaya seriyordu. Toplu ölümler, Sağlıkta Dönüşüm Programı ile Sağlık Hizmetleri Sistemi'ni bilimsel kanıya dayalı bir tıp anlayışından çıkarmış ve onun yerine çıkara dayalı tıp anlayışını koyarak, sağlıkta para kazandırmayı sağlayan politikalardan sadece birisidir.''
Bu arada; İzmir Sağlık Müdürlüğü, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yeni Doğan Prematüre Kliniği'nde 27 bebeğin izlendiğini, yeni bebek kaybının olmadığını bildirdi. İl Sağlık Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, 23 Eylül itibarıyla Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yeni Doğan Prematüre Kliniğinde 17'si erkek, 10'u kız olmak üzere 27 bebeğin izlendiği belirtildi. Yeni bebek kaybının olmadığı, bebeklerin 24'ünün prematüre, 3'ünün miadında doğan bebek olduğu, 2 bebeğin solunum cihazında izlendiği, durumu kötüleşen bebek bulunmadığı bildirildi.
''Sağlık politikaları değiştirilmeli"
İzmir Tabip Odası Başkanı Suat Kaptaner, Sağlık Bakanlığı ile siyasi iktidarın, sağlık politikalarını acilen yeniden değerlendirmesi gerektiğini söyledi. Mevcut sağlık altyapısının hastaların ihtiyaç ve talebine cevap veremediğini savunan Kaptaner, şunları kaydetti:
''Kuvöz, yeni doğan ambulansı, yeni doğan yoğun bakım servisi, yeni doğan uzmanı yetersizliği ile karşı karşıya kalınmaktadır. Sorun, hekimler ve sağlık çalışanları hatta yerel sağlık yöneticilerinin önüne fatura olarak gelmektedir. Sağlık bir hak ve toplumsal bir sorumluluk olarak kabul edilmedikçe karlı alanlara yatırım artacak, kamu hizmetleri hep zayıflayacaktır. Fatura yoksul ve orta halli büyük toplumsal kesimlere çıkacak, suçlananlar, hatası arananlar her zaman olduğu gibi hekimler olacaktır. Tek tek sorumlu saptamak olanaklıdır, ancak sorunun kaynağını belirlemek hayati önemdedir. Öte yandan, koruyucu sağlık hizmetlerinin değerlendirilmesi gerekmektedir.''
Türkiye'de yılda yaklaşık 1 milyon 400 bin bebeğin dünyaya geldiğini, bunlardan 38 bininin 1 yaşını doldurmadan yaşamını yitirdiğini ifade eden Kaptaner, şöyle devam etti: ''Bu durumda özveri ile çalışan hekimler, hekimlik yapmakla cinayet işlemek düzeyinde suçlanabiliyor. Tren kazasında makinisti, yolsuzluklarda medyayı, bebek ölümlerinde hekimleri suçlamak en kolay yöntemdir. Ancak sorunlarımızı çözmüyor, acımızı hafifletmiyor.''