BDP'den Meclis Başkanı Şahin'e tepki

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'in, Genel Kurul'da Kürtçe konuşulmasıyla ilgili savcıları göreve davet etmesine tepki göstererek, "Meclis Başkanı, yasamanın çalışması yerine ihbar etme tercihini kullanarak sorunun çözümünü yargıya havale etmiştir. İhbarcılık hoş bir şey değil" diye konuştu.

cumhuriyet.com.tr

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, TBMM'de gazetecilerin sorularını yanıtladı. Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin'in, kendilerine yönelik 'savcıları harekete geçmeye' çağırmasının sorulması üzerine Kaplan, Meclis Başkanlığı'nın tarafsız bir makam olduğunu belirterek, "Sayın Meclis Başkanımızın Türkiye'de anadilde eğitim, öğretim, konuşma gibi konularda bir sorun olduğunu, bunun da bir anayasa değişikliği ve yasa değişikliğiyle, daha önce parti gruplarıyla yaptığı gibi 'gelin bir anayasa yapalım' çerçevesi içinde, değerlendirilip çözülebilecek bir sorun olduğunu söyleyip yasamanın önemini ortaya koymasını beklerdik. Sayın Meclis Başkanı yasamanın bu çok önemli fonksiyonunu göz ardı ederek, yasamanın çalışması yerine, ihbarcılık, ihbar etme tercihini kullanıp sorunun çözümünü de yargıya havale etmiştir" diye konuştu.

"İhbara gerek yok"

Yasamayı tercih eden Meclis Başkanı'nın ihbar edip, savcıları göreve davet etmesinin kendileri için yabancı bir şey olmadığını da söyleyen Kaplan, "Zaten savcılar partimiz söz konusu olduğu zaman otomatiğe bağlanmış gibi fazla mesai yapıyorlar. Bu tür bir ihbara gerek yok, her zaman, her davranışımız, her konuşmamızda soruşturma açıyorlar. 555 fezleke şu an Meclis'te. Bu açıdan doğrusu yadırgadığımızı ifade etmek istiyorum. Meclis Başkanını yasamanın temsilcisi olduğunu, sorunların çözümünün de yasama olduğunu idrak etmeye davet ediyorum. İhbarcılığın da hoş bir şey olmadığını ifade ediyorum. Biz de bu meclisin bir grubu, üyesiyiz. Bizim de başkanımız olduğunu da unutmaması gerekir" dedi.
 

"Cumhurbaşkanlığı tarafsız olunması gereken bir makam"

Kaplan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün "Kayseri Belediye Başkanı'na kefilim" şeklindeki açıklamasının sorulması üzerine de "Cumhurbaşkanlığı makamı ülkeyi temsil eden, tarafsız olması gereken bir makamdır. Yargıya intikal etmiş bir konuda, tarafsızlığın sürdürülmesi anayasa gereğidir. Farklı kurum ve kuruluşların, kişilerin, yargıya tavsiye, telkinde bulunma, etkileme durumuna girmemeleri gerektir. Cumhurbaşkanı'nın bu tartışmaların içine çekilmesini son derece yanlış buluyorum. İktidar partisinin de anamuhalefet partisinin de tartışmanın bu boyutuna cumhurbaşkanını taşımalarını, cumhurbaşkanının da buna cevap verir durumuna düşmesini Türkiye demokrasisi açısından son derece zararlı görüyoruz. Yargıya intikal etmiş bir yolsuzluk soruşturması vardır. Yargı bunu sonuçlandıracaktır. Yargı görevini yaparken baskı altına almak ister iktidar ister muhalefet olsun kimsenin yapmaması gereken bir durumdur" şeklinde konuştu.
 

"Elinde belgesi olan mahkemelere sunmalı"

Kaplan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bazı belgeleri kafaları karıştırmamak için açıklamadığına ilişkin sözlerinin hatırlatılması üzerine de şu karşılığı verdi:
"Elinde belgesi olan herkesin bu belgeleri savcılığa, yetkili mahkemelere sunma özgürlüğü vardır. Bu tür iddialarda yargının vereceği kararın sağlıklı olması için herkesin yargıya destek olması lazım, yargının önünü açması lazım. Yargıya destek de elindeki delili, bilgiyi, yargıya vermesiyle mümkündür. Bu şekilde daha adaletli bir sonuca ulaşılacağını düşünüyorum."