"Baykal'la da yarışırım"

CHP genel başkan adayı ve İstanbul milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, bu aşamadan sonra genel başkan adaylığından hiçbir şekilde vazgeçmesinin söz konusu olmadığını, Deniz Baykal'ın aday olması durumunda da çekilmeyeceğini ve yarışacağını söyledi.

cumhuriyet.com.tr

Kemal Kılıçdaroğlu, dün adaylık açıklamasının ardından Cumhuriyet Gazetesi'ni ziyaret etti. Gazetenin Ankara Temsilcisi Utku Çakırözer, yazarı Işık Kansu ve muhabirlerle sohbet eden Kılıçdaroğlu, önemli açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu’nun sorulara verdiği yanıtlar şöyle:

Deniz Baykal’la görüşmeden bu yana ne değişti?

• Kılıçdaroğlu: Aslında o kadar çok şey değişti ki! Ben Deniz Bey’le görüşme sürecinde herkesin üzerinde uzlaşabileceği ortak bir aday aranıyordu. Bugünkü gelişmeler ortak adayın ortaya çıktığını gösteriyor. Bugün il başkanları toplantısı var, oradan da önemli destek bekliyorum. En azından büyük kentlerden, İstanbul da dahil...

Siz seçilirseniz Baykal’ın onursal genel başkan olmasına ne dersiniz?


• O sıfatı verecek organ bunu seve seve verir. Yeter ki Deniz Bey kabul etsin. Zaten gönlümüzdeki genel başkan Deniz Bey’dir. Çok uzun süre hizmetleri var. O hizmetleri, birikimi göz ardı etmemiz doğru da değil.
 

Pazarlık yapılmadı

Anahtar liste noktasına geldiniz mi? Yönetim nasıl şekillenecek?

• Yok yok ortada ne bir pazarlık var ne bir liste var. Şu anda bizim öncelikli hedefimiz, CHP kurultayını sağlıklı bir şekilde gerçekleştirmek ve iktidara yürüyen yolu açmaktır.

Adaylık teklifi Genel Sekreter Sav’dan mı geldi?

• Doğrusunu isterseniz adaylık teklifi büyük ölçüde halktan, partililerden geldi. Daha sonra Önder Beyle yaptığımız görüşmelerde bu kendiliğinden ortaya çıkan, özellikle gelip sen aday ol dediği bir şey değil. Kendiliğinden ortaya çıkan bir süreç. Bütün o haberler anketler üzerimde de ciddi bir baskı oluşturdu. Gelen mailler var. Senin sorumluluğun var diye, bütün bunlar ister istemez bir yük oluyor.
 

 

‘Emanetçilik doğamda yok’

Emanetçi olur musunuz?

• Emanetçilik benim doğamda yok. Kurultay seçerse sizi, siz kurultay delegelerinin beklentileri çerçevesinde bir politika oluşturmak zorundasınız. İktidar politikası oluşturacaksınız. Eğer siz emanetçi kimliğinizle ortaya çıkarsanız, böyle bir kimlik varsa o zaman siz kurultaya haksızlık yapmış olursunuz.

“Deniz Baykal aday olarak yarışa girse de adayım” dediniz değil mi?

• Elbette CHP çok büyük bir parti, çok aday çıkabilir. Bütün adaylara da saygı göstereceğiz. Demokratik bir yarış olacak, o yarış çerçevesinde gidecektir.

Yani gerekirse Baykal’la yarışırsınız?

• Niye olmasın. Sonuçta adayız. Adaylık süreci içerisinde delegelerin verdiği oylara saygı duyacağız. Bu bir yarıştır. Bir galibi bir kaybedeni oluyor.

Saygı göstermek zorundayız.


Halk sivil darbeye 'hayır' diyecek

Referandum sürecinde Baykal’ın katkısı olur mu?

• Tabi referandum sürecinde ortak bütün partililerin bütün CHP’lilerin halka AKP’nin dayattığı sivil darbe projesini çok iyi anlatmaları lazım. Bizim halka şunu söylememiz lazım: CHP iktidarında insan hak ve özgürlüklerinin genişletildiği, demokrasinin olmazsa olmaz koşulu güçler ayrılığı ilkesinin AB standartlarına çıkarıldığı, medyanın özgürleştirildiği ve baskıdan arındırıldığı bir anayasa değişikliği göreceksiniz. Hiçbir eleştiriden korkmadan, medyanın özgürce görüşlerini ifade edebildiği.. Tabi Atatürk’ün vasiyetine uygun olarak Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu’nun eski konumuna getirilmesi, 12 Eylül’ün izlerini sileceğiz diyorlar ama Atatürk’ün vasiyeti hala daha çözülmedi, konulan ambargo hala ayakta.

Referandumda nasıl bir sonuç öngörüyorsunuz?

• Halkın bu dayatma anayasa değişikliklerine karşı çıkacağını sanıyorum. İyi anlatlırsa... 12 Eylül bir retti, askeri darbeydi, şimdi halk sivil darbeye de “hayır” diyecek.



Yolsuzluğun hesabını soracağız

İktidara gelirseniz, yolsuzluklar için ne yapacaksınız?

• Tüm yolsuzluk yapanlardan hesabını soracağız. Biz sormazsak halk bize sorar bu hesabı. Halkın yoksullaştığı AKP’nin varsıllaştığı süreci yaşadık. O konuda devletin bütün kurumları objektif olarak harakete geçecek. Bir siyasi kin ya da husumet duygusuyla değil, hukuk kurallarına uygun olarak olayın sorgulaması yapılır. Sonra gerekirse Yüce Divan’a giderler.

Hükümetin Kürt açılımına siz nasıl bakıyorsunuz?


• Yaptığı açılımı bilmiyoruz ki... Kürt açılımından neyi kastettiğini ben şu ana kadar öğrenmiş değilim. Ama biz olayın sosyo ekonomik ve kültürel temellerinin beraber ele alınmasından yanayız. Zaten feodalite büyük ölçüde kırılmış ama, o kırılganlık sürecinin artması sanayileşme devrimiyle olacaktır. Bu yapıldığı zaman kültürel hakları veriyorsunuz zaten, ama bölgeyi kalkındırmadan bölgede herkesin bir şekilde bir yerde çalışıp evine ekmek götüreceği bir tabloyu yakalamadan siz sorunu çözemezsiniz.


Halkla iç içe olacağım

İlk eleştirilerde ‘selden kütük kapmaya çalıştığınız’ söyleniyor.

• Ben hem delegelerin hem halkın beklentilerine uygun bir politikayı dikkatle uygulamaya çalıştım. Görüşmem gereken hemen herkesle görüştüm. Beklentiler vardı, eğer siz zamanında sorumluluğunuzun gereğini yerine getirmezseniz, o zaman kamuoyunda daha sert eleştiriler alıyorsunuz ve eleştiriler, sizi haksız konuma sokuyor. Bu eleştiriler yarın öbür gün farklı bir çerçeveye oturabilir. “Niçin beklemedi, niçin erken aday oldu” diye bir eleştiri gelebilir. Bu eleştiriler normal. Her eleştiriye biz saygı göstereceğiz, ama bizim yol haritamıza da birilerinin saygı göstermesi lazım.

Milletvekilleriyle ne kadar görüşebildiniz?

• Milletvekillerinin bana daha önceden gelip niye adaylığını açıklamıyorsun diye serzenişleri vardı. Adaylığımı açıklayana kadar hiçbir yerde açıklamadım. İlk kez basın toplantısında açıkladım adaylığımı.
 

Anadoluyu gezeceğiz

Seçilirseniz önceliğiniz ne olacak AKP hükümetine karşı nasıl bir mücadele yürüteceksiniz?

• Partinin tek başına iktidar olması için ne gerekiyorsa o yapılacak. Temel hedef partinin tek başına iktidar olmasıdır. Ve kurultaydan sonra Ankara’da kalış süresi çok az olacak. Anadolu’da gezeceğiz. Halkla daha fazla iç içe olacağız. İşsizliği ve yoksulluğu çözmek için elimizden gelen mücadeleyi, yoksulluğun sömürü alanı haline geldiğini, çözümlerimizi de ortaya koyarak halka anlatacağız. Ben ilk seçimde yüzde 40’ı hedefliyorum. Yani halkın içinde yaşadığı sorunları ve çözümlerle beraber halka anlatırsanız destek alırsınız. Toplumun her kesiminin destek vermeye hazır. Yeter ki sizin çözümlerinizle halkı ikna etme becerinizi gösterin.

Nasıl bir teşkilat yapılanması düşünüyorsunuz?

• Parti içiyle çok fazla uğraşmayı şimdilik hiç düşünmüyorum. Tek ve öncelikli hedef partiyi iktidara taşımak. Bunu yaparsanız diğerleri kendiliğinden gelir. Siz eğer sağlıklı politikalar oluşturur ve bunu halka anlatır ve halkı ikna ederseniz halk size mutlaka gerekli desteği verir.
 

Gandi’ye benzetilmek güzel

Size “Gandi Kemal” denmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

• Tabii Gandi önemli siyasal bir lider. Şiddete başvurmaksızın kendi ülkesinin bağımsızlığını sağlayan dünyadaki tek lider. Buna benzetilmek olağanüstü güzel bir şey.

Partiden kopan çok isim vardı. Bir çağrınız olacak mı?

• Hiç kimsenin CHP’den kopma lüksü yoktur. Hatta sadece partili değil, her yurtseverin CHP çatısı altında ve CHP ile beraber halkı kucaklamanın yolunu araması lazım. Küslük şöyle oldu böyle oldu değil. Hepimizin ortak çalışması lazım.

CHP’nin Silivri soruşturması konusunda belli bir çizgisi vardı, genel başkan seçilirseniz bu devam edecek mi?

• Hukuk, kamu vicdanını rahatsız eden ölçüde uygulanıyorsa hukuk değildir. İnsanlar yıllarca içeride yatıyor ve hangi gerekçeden yattığını bile bilmiyorsa, orada hukuk devleti varlığından söz edilemez. Hukukun baskı aracı olarak kullanıldığı süreci görmeye başladık. Yargı üzerinde baskı kurulmaya başlandı. Anayasa değişiklikleri bu baskılara güvence getirmek için getirilen değişkilikler.