'Başörtüsüyle bölücü talepleri aynı kefeye koyma'
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural "Sayın Başbakan PKK'ya ve BDP'ye verdiği sözleri yerine getirmek için başörtüsünü malzeme olarak kullanmak istemektedir. Bölücü fikirlerle, PKK'nın siyasallaşmasıyla başörtüsü özgürlüğünü aynı kefeye koyma. Seni uyarıyoruz" dedi.
cumhuriyet.com.trMHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün grup toplantısında başörtüsüyle ilgili söylediği sözleri değerlendirdi. AKP ve CHP'yi ipe un sermekle ve mazeret üretmekle suçlayan Vural başörtüsü konusunda gelinen safhanın bunun üzerinden siyaset üretenlerin utanç duyması gerektiği bir safha olduğunu söyledi. Başörtüsü konusunda meydanlarda ve toplantılarda söyledikleri sözleri tutmayan AKP ve CHP'nin ruh ikizi olduğunu ifade eden Vural, iki partiyi milletten özür dilemeye çağırdı.
'AKP ve CHP ruh ikizi'
Vural, "Siz kendinizi ne zannediyorsunuz, başı açık ve başını örten kadınlarımızın genç kızlarımızın inancını ve düşüncesini sorgulamak hakkını nereden buluyorsunuz? AKP ve CHP'ye sesleniyorum altından kalkamayacağınız sözleri niye veriyorsunuz, büyük laflar ettiniz, ezildiniz, büzüldünüz. Bu çözümsüzlüğün aktörlerini millete şikayet ediyorum" diye konuştu. AKP ve CHP'ye "çözümü mayınlayanlar maskeniz düştü, münafık siyaset anlayışınız çöktü" diye seslenen Vural, AKP ve CHP'nin, çözüm isteyen MHP'yi ve milleti yalnız bıraktığını savundu. Başı örtülü kızların başının öne eğildiğini de kaydeden Vural "Er meydanından kaçanlara sesleniyorum, mert olunuz" dedi.
'Gök gürültüsü gibi gürlüyor ama yağmıyorsunuz'
Başbakan Erdoğan'ın "pişkince" MHP'yi suçlayabildiğini ifade eden Vural, "Gök gürültüsü gibi gürlüyorsunuz ama rahmet olup yağdığınız yok" dedi. Başbakan Erdoğan'a "edep yok, izan yok" diye de seslenen Vural, Başbakan'ın milletten aldığı yetkiyi kullanmadığını belirterek "Kimden korkuyorsun. Madem milletin yetkisi var, gel bu işi hukuki meşruiyet içinde çözelim. Gel diyoruz gelmiyor yapalım diyoruz yapmıyor, sonra da bizi suçluyor. Buna hangi psikolojik teşhis konulur" diye konuştu.
'PKK'ya verdiği sözü yerine getirmek için başörtüsünü kullanmak istiyor'
MHP olarak başörtüsü konusunda duruşlarının dik ve samimi olduğunu kaydeden Vural, Başbakan'ın sorunun çözümünün 2011 seçimleri sonrasına bırakılmasıyla ilgili sözlerine de tepki gösterdi. Erdoğan'a "iraden yoksa çek, git, bırak" diye seslenen Vural, AKP'nin başörtüsü sorununu 2011 seçimlerinde de istismar edeceğini öne sürdü. Vural şöyle konuştu: "2011 yılında Başbakan, PKK'ya ve BDP'ye Anayasa konusunda verdiği sözleri yerine getirmek için başörtüsünü kullanmak istemektedir. Sayın Başbakan; uyarıyorum, PKK'nın siyasallaşmasına yönelik atacağınız adımlarda başörtüsünü kullanma. Başörtüsü, milletimizin inanç özgürlüğüyle ilgili bir konudur. Bölücü fikirlerle, PKK'nın siyasallaşmasıyla başörtüsü özgürlüğünü aynı kefeye koyma. Seni uyarıyoruz. Bugün oyun ortaya çıkmıştır ve tehlikeli bir oyundur. PKK ile vardıkları 6 maddelik mutabakatı yerine getirmek için Başbakan, başörtüsünü millete hazmettirmek için bir araç olarak kullanıyor."
'İmzalatacak milletvekili arıyorlardır'
Vural, gazetecilerin sorusu üzerine Genel Kurul'da görüşülen Sayıştay Kanunu teklifiyle ilgili, "TSK'nın harcamalarını denetim dışı bırakan" önerge hazırlandığı yönündeki iddiayı değerlendirdi. Vural, "Bize öyle bir önerge gelmedi. Muhtemelen AKP sıralarında hazırlanmıştır. İmzalatacak milletvekilleri ayarlıyorlardır" diye konuştu. Milletin hakkını, hukukunu kollayacak bir denetimden Sayıştay'ın kaçındırıldığını savunan Vural, "Ancak Meclise bir takım mahfillerde hazırlanan önergeler geliyor. Milleten kaçırılmak istenen çok şey bakalım -turpun büyüğü heybededir- belki onu da göreceğiz" dedi.
'Ülkücü avına çıktılar'
Vural, "Dün yapılan AKP Grup Toplantısında, Sinop Halk Eğitim Merkezinde görevli bir kişinin, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile çekilmiş fotoğrafı ve aynı kişinin MHP'nin halk oylaması sürecinde yürüttüğü, 'hayır' kampanyasına katıldığına dair bilgiler içeren evrakların getirildiği" yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine ise konuyu takip ettiklerini söyledi. Olayın ibret verici olduğunu kaydeden Vural "Ülkücü avına çıkmışlar. 'Evet demezseniz sizi bertaraf ederiz' dedi ya. Nerede ülkücü, milliyetçi var onu sürgüne gönderiyorlar. MHP'li belediyenin 'hayır' kampanyasında bulunmuş. Görüyor musunuz? İleri demokrasi. İleri demokrasilerde hepiniz dinlenir, hepiniz izlenir, hepiniz fişlenirsiniz. Hoşgeldiniz, AKP'nin ileri demokrasisine. Oradaki bir il genel meclisi üyesi geliyor, Bakanlara kadar gidiyor fotoğrafla. Genel Başkanımızla çekilmiş olan bir fotoğraf bile suç olarak önüne gelebiliyor. Genel başkanımızın fotoğraf karesinde bulundu mu, vur emri. Hayır dedik bizi öldürecek misiniz? Her yerde hayır diyenleri bertaraf operasyonu başlatılmıştır" dedi.
'Rüşvet yüksek rakımlı tepelere çıktı'
Vural Deniz Feneri davasıyla ilgili belgelerin CHP tarafından savcılığa verildiğinin hatırlatılması üzerine de "Rüşvet operasyonu yüksek rakımlı tepelere uzanmaya başladı. Kimin nerede gizli ortaklığının olduğunu biliyoruz" karşılığını verdi.