Barış için müziğin sesi yükselecek

10. yılını kutlamaya hazırlanan ve Türkiye’nin El Sistema’sı olarak tanınan Barış İçin Müzik Vakfı’nın çocuk orkestrasını artık dünyaca ünlü şef Sascha Goetzel yönetecek.

Özlem Yüzak/Cumhuriyet

Şiddetin artık her fırsatta, her alanda karşımıza çıktığı bu dönemde “Barışın dili müzik” diyerek 10 yıldan beri dar gelirli ailelerin çocuklarını müzikle tanıştırarak Venezüella’nın El Sistema’sı benzeri bir toplumsal model haline gelen Barış İçin Müzik Vakfı (BİM) Türkiye geneline yayılmak hedefiyle düğmeye bastı. Dünyanın önde gelen pek çok filarmoni orkestrasında şeflik yapan ve halen Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın sanat yönetmeni olan Sascha Goetzel yeni dönemde BİM’in de sanat yönetmenliğini üstlenecek. 200’ü aşkın çocuğun müzik eğitimi aldığı Vakfın ilk aşamada hedefi yıl sonuna kadar bu sayıyı 500’e çıkarmak ve Türkiye genelinde de 1500 çocuğa ulaşmak... BİM’i daha iyi anlayabilmek için sanırım önce şu iki sorunun yanıtını aramalıyız: Bir yetişkin bir hayalin peşinden giderek, hatta bu uğurda mesleğini yarıda bırakarak, tüm birikimlerini harcayarak sessizce bir muzice yaratabilir mi? Bir hayal binlerce çocuğun yaşamını değiştirebilir mi?

Mehmet Selim Baki’nin gençlik hayaliydi mümkün olduğunca çok çocuğa karşılıksız müzik eğitimi olanağı sağlamak ve barışın sesini müzikle duyurmak. 2005 yılında eşi Yeliz ile birlikte kurdular BİM’i. Edirnekapı’da vakıf 7-18 yaş arası çocukların okul saatlerinden sonra gelip müzik eğitimi aldıkları, müzik yaptıkları, çalgılarla bütünleştikleri bir yer. Bugüne kadar 5 bine yakın çocuğa ücretsiz müzik eğitimi veren BİM , 2012’de 29 Avrupa ülkesinin içinde yer aldığı Sistema Europe’un üyelerinden biri oldu ve çalışmaları Sistema Europe’un “en iyi uygulamalarından” biri olarak değerlendirildi. BİM’in yeni projelerinin de tanıtıldığı toplantıda konuşan Viyanalı şef Goetzel, “Müziğin yarattığı birlikteliği bütün üniversite ve okullarda herkese göstermek istiyorum. Belki genç bestecilere BİM orkestrası için özel besteler yaptırırız. Herkese açık” diye konuştu. Vakfın kurucularından Yeliz Baki de, “10. yılımızı bitirdiğimiz bugünlerde yeni bir döneme başlıyoruz. Artık yalnız değiliz” diyerek artık daha kurumsal ve sistematik bir yapı oluşturmaya başladıklarının altını çizdi.

İKSV’nin desteğinin önemine dikkat çeken Baki ilk aşamada bu sistemi tüm Türkiye’ye yaymanın altyapısını hazırlayacaklarını belirtti ve Eskişehir Tepebaşı’nda kurulan Çocuk Orkestrası’nı örnek gösterdi. Baki, “Önümüzdeki hafta Enstrüman Yapım Atölyesi kuruyoruz. Amaç emek sürecine çocukları da dahil etmek, kulllandıkları enstrüman ile bütünleşmeleri. Daha önce tamir atölyemiz vardı. Kim bilir belki buradan bir endüstri bile doğar. Hayal etmeyi ve bunu gerçekleşirmeyi seviyoruz biz” diye konuştu. BİM’in yeni başlattığı bir de bireysel kampanya başlattılar. Vakfın Genel Müdürü Derya Kılıçalp bireysel desteklerini önemsediklerini çünkü Türkiye’ye yayılacak bu sisteme herkesin kendini ait hissetmesini arzuladıklarını vurguladı.