Bardaki şiddetin mağduru Didem Okay: Peşini bırakmayacağım

U2 adlı barda işletmecinin saldırısına uğrayan Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi yüksek lisans öğrencisi 28 yaşındaki Didem Okay, önceki gün polis merkezine giderek ifade verdi. İşletmeciden şikâyetçi oldu.

Zehra Özdilek

U2 adlı barda işletmecinin saldırısına uğrayan Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi yüksek lisans öğrencisi 28 yaşındaki Didem Okay, önceki gün polis merkezine giderek ifade verdi. İşletmeciden şikayetçi oldu. İşletmeci de başlatılan soruşturma üzerine savcılığa çağrıldı. “Bu işin peşini bırakmayacağım. Mekandaki ve sokaktaki kamera kayıtlarına ulaşılması için ayrıca uğraşıyorum” diyen Okay, o gece yaşananları gazetemize anlattı.

 ‘Öldüreceğini düşündüm’

 Okay, erkek arkadaşıyla gece bir sıralarında bira içmek için bara girdiklerini, içerde iki İrlandalı erkek ve bar sahibiyle karşılaştıklarını ve sohbete başladıklarını dile getirdi. İrlandalılarla iyi anlaştıklarını söyleyen Okay, “İrlandalılar bizi çok sevdi. İrlandaca şarkı söylediler. Biz de Türkçe şarkılarla eşlik ettik. Hatta ertesi gün görüşmek için sözleştik. İrlandalılar gittikten sonra bar sahibi ‘bara bir daha gelmememizi bizi sevmediğini’ söyledi. Arada alkol de alıyordu. Daha sonra çıktı, sopa aldı erkek arkadaşıma saldırdı. Ben de araya girdim. Bana da saldırdı. Kendimi zorla dışarı attıp, çığlık attım esnaftan yardım istedim. Çok korktum. Bizi öldüreceğini düşündüm. Esnaf geldi ayırdı. Esnaf ayırmasa duracak gibi değildi” diye konuştu. 155 ve 112’yi aradığını söyleyen Okay, “Sivil polisler geldi. Üstümüz başamız kan revan içerisindeydi. Bize GATA’ya gidip darp raporu alıp oradan da karakola gitmemizi söylediler. Hep beraber karakola gidip önce ifade vermek istediğimizi, sonra darp raporu alacağımızı söyledim. Onlar önce darp raporunun alınması gerektiğini söylediler. Bizi ambulansla Amerikan Hastanesi’ne yolladılar. Darp raporu aldık. Öğlen de polis merkezine gidip ifade verdik” dedi.

 ‘Kamera kayıtlarında ortaya çıkar’

 Mekan sahibinin açıklamalarını yalanlayan Okay, “Kendisi 1.90 boyunda bir adam. Arkadaşım da ben de ona göre oldukça çelimsiz insanlarız, onunla kavga edebilecek güçte değiliz. Daha önceden tartışma yaşamamış, kavga etmeyi bilmeyen insanlarız. Bu ilk kavgası da değil. Madem bana saldırmadı kolumdaki, sırtımdaki, elimdeki sopa izi, yüzümün şişliği bunlar nasıl oldu? Erkek arkadaşımın burnu kırık, bir hafta raporlu, ameliyat olma durumu var. Kamera kayıtları ortaya çıktığında her şey daha het görülecektir” diye konuştu.

 Beni en çok üzen...

 “Bu adamın cezasını çekmesini istiyorum” diyen Okay, şöyle devam etti: “Bu adamın yaşattığından dolayı Taksim’e gitmeme gibi bir durumum olamaz. Ben inadına sokağa çıkacağım, inadına barlara gideceğim. İnsanlar oraya gitmesin bir duyarlılık oluştursunlar. Benim derdim o adamla mekanlarla değil. İnsan başına gelmeden anlayamıyormuş. Sosyal medyada bana destek oldular ama kötü yorumlar yapanlarda oldu. Beni en çok üzen ‘o saatte bir kadının ordada ne işi var’ yorumlarıydı. Zaten bu zihniyetten dolayı bunlar yaşanıyor. ”

 KUTU: Polislerin ihmali

Okay’ın avukatı Yelda Koçak ise “Mekanın kapısını kapatıp demir sopayla saldırmak basit yaralamanın ötesinde öldürmeye teşebbüs aynı zamanda hürriyetinden yoksun bırakma var. Çünkü mekanın kapısını kapatıp saldırıyor. Didem’in arkadaşını saldırganın elinden zor alıyorlar. Olaya ilk akşam müdahale etmeyen gözaltına almayan polisler var. Bunlar hakkında da işlem yapılması gerekiyor. Sosyal medyada ve gazetelerde haber çıktıktan sonra emniyet arayıp ifade almak istediklerini söyledi. Oraya gelen polislerin o adamı gözaltına almaması ciddi bir ihmal. Ciddi derecede darp görmüş iki insan var ve polis saldırganı alıp götürmediği gibi müvekkilimede ‘gelin burayı imzalayın şikayetçi değilim diye’demiş” dedi. Saldırgan dün mahkemeye sevk edilerek tutuklandı.