Balbay: Özgürlükler konuşulsun
Mustafa Balbay, 4 yıl 278 gün sonra geldiği gazetesinde yaptığı konuşmada Gezi direnişine vurgu yaptı, "Kırıp dökenler Gezi'nin karşısında duranlardır. Anadolu'da bir uyanış var. Bundan sonra özgürlükler konuşulsun" dedi, özgürlük vurgusu yaptı.
cumhuriyet.com.trBalbay, burada düzenlediği basın toplantısında, içeride kendisini en çok ayakta tutanların başında aldığı "mektupların ve toplumun uyanmasının" geldiğini söyledi.
Mustafa Balbay, 4 yıl 278 gün sonra masasında
Balbay, "Beş yıl boyunca yazdıklarım ortada, hiçbir zaman umudumu kesmedim. Benim çok sevdiğim bir Anadolu sözü var, 'umutsuzluk, yalnızlıktan doğar' diye. İnsan kendisini yalnız hissettikçe umutsuzlaşır. Olabildiğince perdesiz konuşacağım sizinle, zaman zaman yalnız hissettim ama hiç kalıcı bir yalnızlık değildi bu. Sonunda hep o beklediğim sesi, uyanışı görüm. Bu halkla çok şey yapılır içeride bir kez daha tanık oldum" diye konuştu.
Kendisinin öncelikle gazeteci olduğunu ve kalemi elden bırakmayacağını bildiren Balbay, hapiste oyun yazmasını da öğrendiğini söyledi.
Siyasetteki ilk işi
Balbay, "Bundan sonra siyasette varım. Haddimi biliyorum, neyi ne kadar yapacağımı biliyorum ama ilk yapacağım şey şu olacak; bir ucundan ben tutacağım" ifadesini kullandı.
Balbay, şöyle devam etti:
"Başta İzmir olmak üzere, her belediye başkan adayının yardımcısı ben olacağım. Ne olursa olsun bu ülkede çok şey yapabileceğimize inanıyorum. Bir planınız yoksa, başkalarının planının parçası olursunuz, biz Türkiye olarak, bir plan yapamadık. Ama başkalarının planının parçası da olmadık. Böyle bir yerdeyiz, hep beraber bir plan yapabilecek güçteyiz. Bunun kanıtı nedir diye sorarsanız bana? Gezi'dir. O Gezi ruhunun içerideki yansısını, size anlatamam. Bugün 10 Aralık İnsan Hakları Günü, bazen benim dilim sürçer, 'İnsan Haklamaları Günü' derim. Ama artık onun olmayacağının, ona karşı durulabileceğinin kanıtı var. Gerçekten bir uyanış var. 10 Aralık İnsan Hakları Günü'nde bundan sonra artık özgürlükler konuşulsun diyorum."
Gezi vurgusu
Mustafa Balbay, Gezi direnişini vurguladığı konuşmasında 'Kırıp dökenler Gezi'nin karşısında duranlardır.' dedi.
Balbay'dan hukuk esprisi
Anayasa Mahkemesinin kararının çok önemli olduğunu dile getiren Balbay, "Türkiye'de hukukun çok üstün bir yerde olduğunu ve ulaşılmasının zor olduğunu" savundu.
"Ama abartmamak lazım 5 yılı da geçmiyor" değerlendirmesini yapan Balbay, "Böyle de olmamalıydı" dedi.
Balbay, tahliye kararı çıktıktan sonra cezaevinden bir an önce çıkarıldığına değinerek, şöyle konuştu:
"Kapıyı kapatırken koğuşa son bir kez baktım. O kapıyı içeride yatan bütün yurt severlerin üzerine kapatmış kadar kendimi sorumlu ve acı his içinde hissettim. Şimdi oradaki arkadaşlara kabul ederlerse, 'dışarıdaki bir parçanız da benim' diyorum. Süreç içinde hep beraber paylaşacağız. Ama onların özgürlüğü, benim mücadelemin bir parçası olacak bundan sonra. Anayasa Mahkemesinin verdiği karar, 'Mustafa Balbay milletvekilidir ve milletvekilliği engellenmektedir' diyor."
"Sizden özür dilenmesi gerekir"
Kendisini 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in aradığını ve konuşma sırasında "Sizden özür dilenmesi gerek" dediğini anlatan Balbay, "Benden özür dilenmesin, bu toplumda özgürlükler konuşulsun yeter" diye konuştu.
Mahkeme ve milletvekili seçildiği süreçlerden de bahseden Balbay, 6 kez "Tamam virajı"ndan döndüğünü belirterek, bu süreçte neler yaşadığını anlattı.
Balbay, tahliye kararı çıktıktan sonra cezaevinden bir an önce çıkarıldığına değinerek, şöyle konuştu:
"Kapıyı kapatırken koğuşa son bir kez baktım. O kapıyı içeride yatan bütün yurt severlerin üzerine kapatmış kadar kendimi sorumlu ve acı his içinde hissettim. Şimdi oradaki arkadaşlara kabul ederlerse, 'dışarıdaki bir parçanız da benim' diyorum. Süreç içinde hep beraber paylaşacağız. Ama onların özgürlüğü, benim mücadelemin bir parçası olacak bundan sonra. Anayasa Mahkemesinin verdiği karar, 'Mustafa Balbay milletvekilidir ve milletvekilliği engellenmektedir' diyor."
"3 bin saat hakim karşısında durmuşum"
Balbay, konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını eşi Gülşah Balbay ile cevapladı. Bir gazetecinin cezaevinden çıktıktan sonraki anlarında neler yaşadığını sorması üzerine Balbay, şunları söyledi:
"Herkes gitti, ailece kaldık. Oğlum Deniz, bana dokundu. Bana ilk sorusu şu oldu: 'Baba, uzun kalacaksın, burada kalacaksın değil mi?' oldu. İkincisi, 'Baba, beraber yatacağız değil mi? dedi. Onu ben uyuttum. Sabah onları okula bıraktım. Oğlum Deniz, 'Baba çantamı sen taşı' dedi. Bu duyguyu içerideki bütün insanlar yaşıyor."
Balbay, Ankara'daki programı bittikten sonra ilk fırsatta Nazilli'de yaşayan anne ve babasının yanına gideceğini de dile getirdi.
Cezaevindeyken duruşmalara devamlı gidenlerden olduğunu vurgulayan Balbay, "3 bin saat hakim karşısında durmuşum. Bu yargılamalar, yargılama değil. İçimde hiçbir kin ve intikam duygusu yok. En son hapishanede 'Kendimle konuşmalar' diye bir kitap yazıyordum, şu anda onun düzeltmesini yapıyordum. Bütün planlar bozuldu" diye konuştu.
Balbay'ın eşi Gülşah Balbay da eşinin cezaevinden tahliye olmasına çok sevindiğini belirterek, aynı duyguyu diğer tutuklu ailelerin de yaşamasını istediğini ifade etti.
FOTO GALERİ-İLK İŞ ÇOCUKLARINI OKULA BIRAKTI
FOTO GALERİ-BALBAY'IN TAHLİYEDEN SONRA GAZETEDE İLK GÜNÜ
İşte Mustafa Balbay'ın cezaevi çıkışında yaptığı müthiş açıklama VİDEO
BALBAY'IN BABA OCAĞINDA SEVİNÇ GÖZYAŞLARI