Bahçeli'den bedelli açıklaması (24.11.2011)

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bedelli askerlikle ilgili yasa tasarısına ilişkin ''Parası olanın bedelli askerlik yapabileceği, olmayanın ise bundan yararlanamayacağı görüntüsü fazlasıyla belirginlik kazanmıştır" diyerek partisinin ''Askerlik Sistemi" ile ilgili tekliflerini açıkladı.

cumhuriyet.com.tr

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli yaptığı yazılı açıklamada, bedelli askerlikle ilgili yasa tasarısının Hükümet tarafından TBMM'ne sevk edildiğini anımsatarak, şunları kaydetti:

''Güçlü bir ihtimal olarak da bugün Milli Savunma Komisyonu'nda değerlendirmeye alınacaktır. Ne var ki çıkacak bedelli askerlik kapsamında bazı pürüzlerin ve telafi edilmesi gereken tarafların varlığı da gün gibi ortadadır.

Parası olanın bedelli askerlik yapabileceği, olmayanın ise bundan yararlanamayacağı görüntüsü fazlasıyla belirginlik kazanmıştır. Bu önerideki adaletsiz, eşitsiz ve vicdanları sızlatan tablonun düzeltilip yurt dışındaki vatandaşlarımızı da ilgilendiren bedelli rakamının aşağı çekilerek kısmi bir iyileşmeye gidilmesi doğru ve hakkaniyetli olacaktır.

Bunun yanı sıra TSK'nın askerlik sistemi ve genel haliyle personel rejimiyle ilgili yaklaşımlar, öneriler de sürekli olarak canlı tutulmaktadır. MHP de TSK'nın personel rejiminin yeniden düzenlenmesine ve bu konunun süratle neticeye ulaştırılmasını istemektedir. Askerlik süresinden profesyonel orduya kadar bazı teklif ya da görüşler kamuoyuna yansımakta ve taraflar kendi ideolojik tutum ve duruşlarına göre fikir oluşturmaktadır. Bu kapsamda millet ordusu olan Türk Silahlı Kuvvetleri, hükümetin sinsi ve gizli emelleri çerçevesinde çekişme alanına itilmekte ve yıpratılmaktadır.''


MHP'nin ''Askerlik Sistemi'' ile ilgili teklifleri

Bahçeli, MHP'nin ''Askerlik Sistemi ile ilgili tekliflerini şöyle sıraladı:

''Askerlik görevi anayasanın 10. maddesi sınırları içinde kesinlikle herkesin eşitliğine dayanması gereken ve 72. maddede tanımlanan vatan hizmetinin bir gereği, milli ve maddi bir yükümlülüğüdür. Öncelikle askerlik süresi ülkemizin savunma ihtiyaçları göz önünde bulundurularak yeniden belirlenmeli, kısaltılmalı ve hangi meslek, gelir düzeyi veya eğitim seviyesine sahip olunursa olsun bu süre bağlayıcı olmalıdır.

Askerliğin milli bir görev olduğu ilkesinden taviz verilmeden, TSK'nın insan gücüne fazla gereksinim duymayacak bir şekilde modernizasyonun yapılması gerekmektedir. Bulunduğumuz coğrafyada TSK'nın caydırıcı vasfını kaybetmeyeceği şekilde teknolojik imkanlarla donatılması temin edilmelidir. Bu şartlar altında her Türk vatandaşı görevi, kökeni, mesleği, durumu ne olursa olsun, tam bir eşitlik içinde gerektiğinde silah altına alındığında askerlik hizmetinin yürütülmesini sağlayacak niteliklere kavuşacağı 'Temel Askerlik Eğitimi'ne tabi tutulmalıdır.

Yükümlülük süresinin temel eğitim aşamasının dışında kalan bölümü için ise iki husus ve alternatif düşünülebilecektir; TSK'nın ihtiyacına binaen yükümlülüğün geri kalan kısmını tamamlayacak olanlara kamu görevi ifa ettikleri yaklaşımıyla Devlet Memurları Kanunu'na göre göreve yeni başlayan bir memurun alacağı ücretten aşağı olmamak kaydıyla; aylık maaş ödenmesi ve bu duruma girenlere sivil hayatlarında kamu hizmetine alımda öncelik tanınması esas olmalıdır. Böylelikle fiili askerlik görevinin içinde bulunanlar işinden, ailesini geçindirmekten ve gelirinden mahrum bırakılmayacak, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin ihtiyaçları da karşılanabilecektir. Ancak temel eğitimden sonra, yükümlülük hizmeti dışında kalacaklardan, kamuoyunu tatmin ederek belirlenecek bir tutar üzerinden bedel alınması hakkaniyeti tesis edebilecektir.

Elbette sürekli yurt dışında çalışan vatandaşlarımız bunların dışında tutulmalı ve Türk milletinin güvenliğini temin edecek profesyonel asker sayısı da kendi mecrasında ele alınmalıdır. Bu haliyle vatan hizmetinin yerine getirilmesinde herkes için eşitlik prensibi nispi olarak sağlanacak; parası olanın bedelliden istifade edebileceği, olmayanın da yararlanamayacağı adaletsiz ve insafsız bir süreç ortaya çıkmayacaktır.''