Bağış'tan Merkel'e yanıt
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, 110 bin sayfalık AB müktesebatında "imtiyazlı ortaklık" diye bir madde bulunmadığını belirterek, AB üyesi ülkelerin yeni bir üyelik statüsü kararı almaları ve bazı üyelerin bu yeni statüye geçmeleri halinde, "Türkiye'nin de böyle bir şeyi değerlendirebileceğini" söyledi.
cumhuriyet.com.trDevlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Brüksel'de AB yetkilileriyle temaslarının ardından düzenlediği basın toplantısında, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in "imtiyazlı ortaklık" önerisini değerlendirirken, "Ayrıcalıklı ortaklığın tanımını yapmaya kalkarsanız, ben Avrupa'nın Türkiye'den daha ayrıcalıklı bir ortağı olduğuna inanmıyorum" dedi.
"Ayrıcalıklı ortaklığın" resmi bir tanımının olmadığına işaret eden Bağış, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ben arkadaşlarıma defalarca bunu sordum. 110 bin sayfalık AB müktesebatında ayrıcalıklı ortaklık diye bir madde sordum ve böyle bir şeyin olmadığını gördük. Olmayan bir konuda tartışma başlatmanın hiçbir anlamı yok. Eğer AB üyesi ülkeler oy birliğiyle yeni bir üyelik statüsü kararı alırlarsa ve şu andaki 27 ülkenin bir kısmı tam üyelikten vazgeçerek bu yeni statüye geçerlerse, Türkiye de o zaman böyle bir şeyi değerlendirebilir."
"Olmayan bir şeyi değerlendirme şanslarının olmadığını" kaydeden Bağış, "Olmayan bir şeyi bize diretmeye kalkmalarını da ben gerçekten rahatsız edici buluyorum, bunu daha çok iç siyasete yönelik bir istismar söylemi olarak görüyorum" dedi.
Bu öneriyi kabul etmeyeceklerini her seviyede dile getirdiklerini, buna rağmen aynı söylem kullanılırsa bunun kendilerini üzeceğini kaydeden Bağış, ayrıca kendi koalisyon protokolünde "Türkiye ile müzakereler devam etmelidir" cümlesinin altında Merkel'in imzasının bulunduğunu hatırlattı. Bağış, "Biz, kendi imzasına ve hükümetinin altına imza koyduğu AB Konseyi kararlarına bir kez daha bakmasını tavsiye ediyoruz" dedi.
Bağış, AB katlım müzakerelerinde İspanya dönem başkanlığı süresinde gıda güvenliği faslı yanında rekabet ya da kamu alımları fasıllarından birinin açılması ihtimalinin yüksek olduğunu söyledi.
Fasıl açmaktan daha önemli olanın Türkiye'nin her alanda AB standartlarına yükselmesi olduğunu belirten Bağış, Slovenya ile yaşadığı sınır anlaşmazlığı nedeniyle uzun süre fasıl açamayan Hırvatistan'ın bir gecede 12 faslı birden açtığını, Türkiye'nin de reformlarını sürdürmesi ve şartların uygun olması halinde üyelik müzakerelerinde kısa sürede benzer bir ilerleme kaydedebileceğini söyledi.
Bağış, Türkiye'nin AB'ye taahhüt ettiği Ulusal Programı uyarınca "2013 yılı sonuna kadar AB müktesebatına uyumla ilgili çalışmalarını tamamlayacağını ve bunun ardından tam üyelik beklentisini çok net bir şekille dillendireceğini" kaydetti.
Başmüzakereci Bağış, "(Türkiye'nin AB üyeliğine hazır olması) 2014 yılında da olabilir, eğer TBMM ve ilgili kurumlarımız daha hızlı çalışırsa bunu biraz daha öne bile çekebilirler" dedi.