Bağışlar LÖSEV, Darüşşafaka ve Mehmetçik Vakfı’na...
Tokat’ın Erbaa ilçesinde bir ilkokulda Müdür Yardımcısı olan Veysel Kul, göreve atandığında, öğrencilerinin yardımlaşma duygularını geliştirmek amacıyla odasına bir kumbara koydu. Üç yıl sonra öğrencileriyle birlikte kumbarayı açan Kul, biriken bin 800 TL’yi eğitime destek veren Mehmetçik Vakfı, LÖSEV ve Darüşşafaka’ya bağışladı. Cumhuriyet’e konuşan Kul, “Amacım okuldaki öğrencilerin yardımlaşma ve dayanışma duygularını geliştirmek, farkındalık yaratmaktı. Bir öğretmen olarak amacıma ulaştım da. Görev yerim değişse dahi gittiğim her yerde yapmaya devam edeceğim” dedi.
Sena YaşarTokat’ın Erbaa ilçesindeki Fevzi Çakmak İlkokulu’nda müdür yardımcılığı yapan Kul, 3 yıl önce odasına öğrencilerin yardımlaşma ve dayanışma duygusunu geliştirmek amacıyla kumbara koydu. 3 yılın sonunda bin 800 lira toplamayı başaran Kul ve öğrencileri, parayı Mehmetçik Vakfı, Darüşşafaka ve LÖSEV’e bağışladı. Bağışın basına yansımasının ardından binlerce insana örnek olan 30 yaşındaki genç öğretmen Kul, Cumhuriyet’e konuştu. Fevzi Çakmak İlkokulu’ndaki görevine atandığında odasına ilk iş olarak bir kumbara koyduğunu anlatan Kul, “3 yıl önce buraya ilk atandığımda bu projeyi başlatmıştım. Projeyi, görev süremin bitimi olan 5 yılın sonunda bitirmek istiyordum ancak tayinimin çıkma ihtimali var. Gitmeden sonlandırmak istedim. Kurban Bayramı’ndan önce öğrencilerimle beraber kumbaraları açarak insanların dikkatini çekmek istedik. Amacım okuldaki öğrencilerin yardımlaşma ve dayanışma duygularını geliştirmek, farkındalık yaratmaktı. Bir öğretmen olarak amacıma ulaştım da” dedi.
‘Bu vakıflar eğitimle iç içe’
Öğrencilerin harçlıklarından artırdıkları paraları biriktirdiği kumbara, 3 yıl içinde okul başkanlığı görevi yapan İsmail Yiğit Say (12), Ecrin Dilem Koral (11) ile mevcut okul başkanı Zeynep Ilgın Şaşmaz (9) tarafından açılarak sayıldı. Projenin adını “3 Yıl, 3 Başkan, 3 Vakıf” koyduklarını belirten Kul, bağışları Mehmetçik Vakfı, LÖSEV ve Darüşşafaka’ya yapma nedenlerini ise şu sözlerle açıkladı:
“Vakıfları seçerken ortak özelliklerinin ‘eğitimle iç içe olmalarına’ baktık. Bu nedenle bağışımızı; topladığı yardımlarla, bizler için canlarını ortaya koyan şehit ve gazi çocuklarımızın eğitiminde önemli rol oynayan Mehmetçik Vakfı’na, Türkiye’nin eğitim alanındaki ilk sivil toplum kuruluşu olan, annesi veya babası olmayan sayısız çocuğumuzu yıllardır anne baba şefkatiyle yetiştiren, geleceğe hazırlayıp eğitim veren ve 156 yıldır faaliyet gösteren Darüşşafaka Cemiyeti’ne, ücretsiz tanı ve tedaviler yapan, parasız kolej eğitimi veren, Lösemili çocuklar için LÖSEV Köyü’nü kuran, 12 ay boyunca evlere gıdalar dağıtan LÖSEV Vakfı’na yaptık. En önemlisi, bu kurum ve kuruluşlara yapılan bağışların artmasında küçücük de olsa katkı sağlamak ve Kurban Bayramı yaklaşırken de farkındalık yaratmak istedik.”
‘Kendileri küçük yürekleri kocaman’
Öğrencilerinin yaşlarının küçük fakat kalplerinin kocaman olduğunu söyleyen öğretmen Kul, onların ilk günden bu yana yardımlaşma duygusuyla projeyi ayakta tuttuklarını belirterek, “Onların, ‘mutlulukların çoğalması için mutlulukların paylaşılması gerektiği’ felsefesiyle hareket eden çok güzel kalpleri var. Dünya dönmeye devam ediyorsa, bunda çocuklarımızı yardımlaşmaya teşvik eden eğitimcilerin, yaptıkları küçük bağışların kocaman mutluluklara yol açacağına inanan yüzlerce ‘kendi küçük ama yürekleri kocaman’ çocukların; onlar kadar şanslı olmayan kardeşleri için kumbaraya attıkları paraların da katkısı var muhakkak. Bugün bu projeyi sonlandırdık ama görev yerim değişse dahi her gittiğim yerde bunu yapmaya devam edeceğim. Dünyada bir çocuğun gülümsemesinden daha değerli hiçbir şey yok” dedi.
‘Mezuniyet günümde stant açmıştım’
Öğrencilik yıllarında LÖSEV’de gönüllü görev alan Kul, üniversite mezuniyet törenine katılamadığını belirterek, “Mezuniyet sevincini yaşayamadım. Çünkü o gün bir LÖSEV standında görev almayı tercih etmiştim. Mezuniyet törenleri çok kalabalık olur. Böyle zamanlarda yardım kuruluşlarının ‘yardıma’ ihtiyacı olur. Ben de o gün, arkadaşlarımla birlikte LÖSEV için bir stant açmıştım. Geceye kadar LÖSEV annelerinin yaptığı bebekleri satıp lösemili çocuklara maddi destek sağlamaya çalıştık. Benim için bundan daha büyük mutluluk yoktu. Öğrencilerimi de bu misyonla yetiştirmeyi hedefliyorum” dedi.