Babacan'dan Kafkasya yorumu
Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Kafkasya İstikrar ve İşbirliği Platformunun (KİİP) Kafkasya'nın sorunlarıyla ilgilenen hiçbir kuruma, mekanizmaya ya da uluslararası örgüte alternatif olma niyetinde olmadığını belirterek, KİİP'in bölge ülkeleri arasında iletişimi kolaylaştıran bir ek platform, istikrar, güven ve işbirliğini geliştirecek bir çerçeve ve bir diyalog forumu olduğunu belirtti.
cumhuriyet.com.trDışişleri Bakanı Ali Babacan, International Herald Tribune'de yayımlanan makalesinde, Rusya ve Gürcistan arasındaki çatışmanın bir kez daha Kafkasların ''çabuk alevlenir'' yapısını gösterdiğini belirterek, bu nedenle dünyanın oradaki gerilimi etkisiz hale getirmesinin önemli olduğunu vurguladı.
Bu çatışmanın bölgenin bütün ülkelerini etkilediğini kaydeden Babacan, bu çerçevede örneğin Azerbaycan ve Ermenistan'ın ana ulaşım yollarından mahrum kaldığını kaydetti. Babacan, bunun bölgenin ve Avrupa'nın uzun vadeli enerji ve ulaşım güvenliğini temin eden Bakü - Tiflis ve Kars demiryolu gibi ünlü altyapı projelerini, Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattını ve Bakü-Tiflis-Erzurum doğalgaz hattına ilişkin endişeleri artırdığını belirtti. Çatışmaya bir komşu olarak Türkiye için Rusya ve Gürcistan arasındaki gerilimin üstesinden gelinmesinin önemli olduğuna değinen Dışişleri Bakanı Babacan, bu çerçevede AB adına Fransa'nın ateşkesin sağlanmasında oldukça etkin bir rol üstlendiğinin de altını çizdi.
"Kafkaslarda uzun vadede barış ve istikrarın yeniden kurulması için, Türkiye 3 sütun üzerinde temellenen bir dizi diplomatik girişim sürdürüyor'' ifadesini kullanan Babacan, öncelikle bölge ülkeleri arasındaki derin güven eksikliğinin farkına varılması ve ele alınması gerektiğine işaret etti. Babacan, ''bölgedeki güven eksikliğinin istikrarsızlık, güvensizlik ve Gürcistan savaşında görüldüğü gibi savaş doğurmak için verimli ortamı yarattığına'' vurgu yaptı.
Makalesinde bu durumun bir an önce düzeltilmesi gerektiğini vurgulayan Bakan Babacan, ''Kafkas ülkelerinin kendi sorunlarına kendi içlerinde çözüm bulmak için işlevli bir metot geliştirmeleri gerekiyor'' ifadesini kullandı. Bakan Babacan, bu çerçevede Türkiye'nin önerisinin Kafkas İstikrar ve İşbirliği Platformu (KİİP) altında bölge ülkelerinin bir araya getirilmesi olduğunu belirtti.
Babacan makalesinde şunları kaydetti: "Türkiye bu milletler arasında güvenin inşa edilmesi yararına, bölgesel ama kapsamlı bir yaklaşım izlemenin zamanı olduğuna inanıyor. KİİP bu bağlamda bir fırsat teşkil ediyor. Bu, Kafkasya'nın sorunları ile ilgilenen hiçbir kuruma, mekanizmaya ya da uluslararası örgüte alternatif olma niyetinde değil. Aksine, bölge ülkeleri arasında iletişimi kolaylaştıran bir ek platform, istikrar, güven ve işbirliğini geliştirecek bir çerçeve ve bir diyalog forumudur.''
Babacan, Türkiye'nin Ermenistan ile ikili ilişkilerinin normalleşmesi için elverişli bir ortam yaratma girişiminde bulunduğunu da belirterek, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Erivan ziyaretine değindi. Kendisinin de Gül'e bu gezide eşlik ettiğini yazan Babacan, Ermenistan Dışişleri Bakanı Edvard Nalbantyan ile bu konuları daha geniş bir şekilde gözden geçirme şansı bulduklarını belirtti. Babacan, ''Şüphesiz ki konuştuğumuz sürece bölgenin hiçbir sorunu bize kendini çözümsüz olarak dayatamaz'' görüşüne yer verdi.
Babacan, Cumhurbaşkanı Gül'ün Erivan ziyaretinin ardından Türkiye'nin Yukarı Karabağ'ın çözümünü kolaylaştırıp kolaylaştıramayacağını araştırmak için 10 Eylül'de Bakü'ye gittiğini de belirterek, ''Bu bağlamda, bir kez daha Kafkasya bölgesindeki sorunların çözümüne yapıcı ve kapsamlı bir yaklaşımın öneminin altını çizmek gerekiyor'' dedi. Bakan Babacan, yazısında Türkiye'nin devletlerin bağımsızlığı, egemenliği ve toprak bütünlüğü gibi uluslararası hukukun temel haklarının sağlam bir savunucusu olduğuna da işaret etti.