Babacan: Zor dönemler hâlâ bitmedi

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, karşılıksız para basılmasının önemli bir risk olduğunu belirtti.

cumhuriyet.com.tr

Babacan, ''Dolar, avro gibi para birimleri diğer tüm para birimlerine karşı, gelişmekte olan ülkelerin para birimlerine karşı aşağı düşüyorsa, değer kaybediyorsa bunun arkasında, işte bu para birimlerinin ileriye doğru nereye gideceğinin belirsizliği var'' dedi.

Babacan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, dünya ekonomisindeki gelişmelere değindi.

2009'un tüm dünya için ekonomi tarihine kayıp bir yıl olarak geçtiğini ifade eden Babacan, dünya ticaretinin yüzde 11 daraldığını, pek çok ülkede finans sektörü ile başlayan ve etkisi yıllarca sürecek ciddi, sıkıntılı bir tabloyu beraberinde getirdiğini söyledi.

Babacan, 2009 ile karşılaştırıldığında bu yıl küresel ekonomide bir büyüme rakamı göründüğünü belirterek, ancak bu büyümenin çok yüksek miktarlarda ve bazı suni tedbirlerle elde edilmiş bir büyüme olduğunun özellikle altını çizmek istediğini ifade etti.

Hem hükümetler, hazineler hem de merkez bankalarının normalin çok dışına saparak çok farklı uygulamalara gittiğini, büyümüş ekonomilerin açıklarının tarihi yüksek seviyelere ulaştığını kaydeden Babacan, gelişmiş ekonomilerin borçluluklarının ancak dünya savaşlarında görülen boyutlara ulaştığını, Japonya'nın milli gelirin yüzde 250'sine, ABD'de yüzde 100'üne varan borçluluk olduğunu anlattı.

Yine AB ülkelerinin yüzde 80-90-100'e uzanan borç stokları olduğunu bildiren Babacan, ''Bu, gelişmiş ülkeler üzerinde yıllarca yük olmaya devam edecek'' dedi.

Babacan, bugün itibariyle ABD'deki büyüme hızının ciddi ölçüde aşağı doğru revize edildiğini, Avrupa'da ise Almanya'nın beklenenin üzerinde performans gösterdiğini ifade ederek, ''Avrupa bizi çok yakından ilgilendiriyor. Hem doğrudan sermaye akışı açısından hem de ihracatımız açısından... AB, en önemli ihracat pazarımız. Avrupa'daki gelişmeler bizim ekonomimizi doğrudan etkileyen gelişmeler...'' şeklinde konuştu.


''Büyük ekonomilerdeki işsizlik oranları çok önemli"

Ali Babacan, küresel büyümenin gerçekleştiğini, pek çok riskleri de içinde barındıran bir tablo gösterdiğini kaydederek, işsizliğin yine önemli bir sorun olduğunu vurguladı. Babacan, ''Yüksek ve yüksek kalmaya devam edecek hissi var. Hatta ABD'de tekrar yükselme eğilime girecek bir tehdit olarak önümüzde... Büyük ekonomilerdeki işsizlik oranları çok önemli'' diye konuştu.

Finans sektöründeki sorunların çözülmediğini belirten Babacan, batmak üzere olan bankalara olağanüstü miktarlarda kaynaklar aktarıldığını, yüksek batak oranları olduğunu kaydetti.

Babacan, karşılıksız para basılmasının bir başka önemli risk olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

''Zaten dolar, avro gibi para birimlerinin diğer tüm para birimlerine karşı, gelişmekte olan ülkelerin para birimlerine karşı aşağı düşüyorsa, değer kaybediyorsa bunun arkasında, işte bu para para birimlerinin ileriye doğru nereye gideceğinin belirsizliği, o ülkelerin merkez bankalarının yani FED'in, Avrupa Merkez Bankası'nın bu olağanüstü şartlardan dolayı ne zaman, nasıl döneceğinin hala açıklayamamış oluşu para birimlerinin değerinin hızla düşmesini beraberinde getiriyor.''

 

"Zor dönemler hala bitmedi"

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, zor dönemlerin hala bitmediğini belirterek, ''Ekonomik büyüme var ama nereden geliyor bu büyüme, nasıl oluyor diye baktığınızda, dünyada bu gerçekten kaygı uyandırıcı bir tablo'' dedi.

Babacan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, G-20 masası etrafında belki çok konuluşmayan ama bir önemli risk alanı daha bulunduğunu, gelişmiş ekonomilerin pek çoğunun şu anda yönetimlerine baktıklarında çok zayıf yönetimler olduğunu söyledi. Koalisyon hükümetleri, azınlık hükümetleri olduğunu ya da hükümetlerle meclislerin arasında kopukluklar bulunduğunu ifade eden Babacan, ''Bu ülkelerin ekonomileriyle ilgili ciddi bir tedbir almak gerektiğinde, olur da bir ikinci dalga gelir vurursa, gerektiğinde gerekli adımları atabilecekler mi atamayacaklar mı bununla ilgili çok büyük şüpheler var'' dedi.

Babacan, toplum karşısında zayıflamış, toplum desteği itibariyle de zayıflamış ve o korkuyla iş başında olan yöneticilerin, hele hele gelişmiş ekonomilerin pek çoğunda böyle yönetimler görüldüğünde, bunun da bir başka kaygı alanı olarak önlerine çıktığını belirtti.

"Daha uzun süre bu yoğun bakım devam edecek"

Ali Babacan, şunları kaydetti:

''Bütün bu tablodan belki de almamız gereken mesaj; zor dönemler hala bitmedi. Ekonomik büyüme var ama nereden geliyor bu büyüme, nasıl oluyor diye baktığınızda, dünyada bu gerçekten kaygı uyandırıcı bir tablo. Yoğun bakım odasındaki hastanın durumunun çok kötüden iyiye doğru seyretmesi, ama hala her türlü tüple, kabloyla, tıbbi cihazla bağlı bir şekilde durumunun biraz iyileşmesi... Peki 'yoğun bakım odasından normal hasta yatağına çıkarabilir miyiz?' sorusunun cevabı 'hayır', daha çok erken. Daha uzun süre bu yoğun bakım devam edecek.''