Avrupa mali birlik konusunda bölündü

AB'ye üye 27 ülkenin liderlerinden 25'i Avro Bölgesi'ni korumak için katı bütçe kurallarıyla daha sıkı birlik oluşturma konusunda anlaştı, ancak İngiltere kendisi için istediği imtiyazları elde etmede başarılı olamayınca AB anlaşmasında önerilen değişiklikleri kabul edemeyeceğini açıkladı.

Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Avro Bölgesi ülkeleri için sıkı bütçe ve borç kurallarının blokun ana ilkesi olabilmesi amacıyla AB'nin tümünün Lizbon anlaşmasının değiştirilmesinde uzlaşmaya varmasını istiyordu.

Avro Bölgesi üyesi olmayan İngiltere, finansal hizmetler sektörünün protokolle korunmasını garanti etmek istediğini belirterek, geri adım atmayı reddetti.

Sarkozy, İngiltere Başbakanı David Cameron'ın talebini kabul edilemez olarak değerlendirdi.

Cameron, Londra'da yaptığı açıklamada, diğerlerinin Avrupa Komisyonu ve Avrupa Adalet Divanı'nın yönetimini kullanmasını önlemeye çalışacağını ima ederek, ''Açıkçası AB kurumları AB'ye aittir, bu kurumlar 27 ülkeye aittir'' dedi.

''Tarihi zirve''

Sarkozy ve Merkel, şimdi niyetin Avro Bölgesi ülkeleri ve katılmak isteyen diğerleri arasında hükümetlerarası bir anlaşma şekillendirmek olduğunu söylediler. İki lider, söz konusu anlaşmaya 25 ülkenin katılabileceğinin, sadece İngiltere ve muhtemelen Macaristan'ın dışarıda kalacağının işaretini verdi.

Çek Cumhuriyeti ve İsveç, anlaşma konusunda kendi parlamentolarına danışacağını açıkladı.

Sarkozy, ''Bu tarihe geçecek bir zirve. Biz, 27 ülke arasında anlaşmalarda reform yapılmasını yeğlerdim. İngiliz dostlarımızın tavrı buna imkan vermedi. Bu yüzden 17 ülkenin yer aldığı hükümetlerarası bir anlaşma olacak, ancak bu diğerlerine de açık'' diye konuştu.

Litvanya Devlet Başkanı Dalia Grybauskaite de, ''Avrupa değil, İngiltere bölündü ve onlar karar alma mekanizmasının dışında. Avrupa birlik içinde'' dedi.

Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Mario Draghi, Avro Bölgesi'nin iki yıldır süren krizden güçlü biçimde çıkması için gerekli gördüğü katı bütçe kurallarında anlaşılmasını ileri adım olarak değerlendirdi.

AB Konseyi Başkanı Van Rompuy

AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy, ülkelerin bütçe dengesini sağlamak için gerekli olanlar dahil, sıkı mali limitlerde anlaşılmasını garanti etmenin başarısına odaklandı.

Van Rompuy, ''Bu, çok büyük bütçe açığı prosedürlerini otomatik hale getirerek kurallarımızı sağlamlaştırma anlamına geliyor. Bu ayrıca üye ülkelerin, kendi bütçe taslaklarını Avrupa Komisyonu'na sunması anlamına da geliyor'' diye konuştu.

AB anlaşmasında değişiklikle ilgili olarak da Van Rompuy, ''Hükümetlerarası anlaşma kabul edilebilir ve dört başı mamur bir anlaşma değişikliğinden çok daha hızlı onaylanabilir ve sanırım, güvenilirliği artırmak için hız çok önemli'' ifadesini kullandı.

Bu arada Avrupa Bankacılık Otoritesi (EBA) dün açıkladığı raporunda, Avrupa bankalarının 114,7 milyar avro ek sermayeye ihtiyacı olduğunu bildirmişti.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's de, Fransa'nın en büyük bankalarından BNP Paribas ve Credit Agricole'ün kredi notlarını ''Aa2''den, ''Aa3''e ve Societe Generale'in kredi notunu ise ''Aa3''ten, ''A1''e indirmişti.