Atina ile istikşafi görüşmeler 25 Ocak'ta İstanbul'da yapılacak
Türkiye ve Yunanistan, 2002- 2016 yılları arasında 60 tur boyunca sürdürdükten sonra ara verdikleri ön görüşmelere (istikşafi görüşmeler) 5 yıl aradan sonra yeniden başlıyor.
Hüseyin Hayatsever25 Ocak’ta İstanbul’da yapılacak olan ön görüşmelerin 61. turunda iki ülkenin dışişleri bakanlığı yetkilileri, ilk olarak müzakerelere hangi noktadan devam edileceğini belirlemeye çalışacak. Yunan tarafının sadece deniz yetki alanlarının belirlenmesi konusuyla sınırlı tutmakta ısrarcı olduğu, Türk tarafının ise Doğu Ege adalarının statüsü ve egemenliği belirsiz adaların durumu gibi iki ülke arasındaki sorunlu diğer başlıkların da ele alınmasını istediği toplantıların kısa vadede bir sonuç üretmesi beklenmiyor. Ön görüşmelerin 61. turunda Türk heyetine Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Sedat Önal, Yunan heyetine ise ön görüşmelerin önceki turlarına da başkanlık eden eski Yunanistan Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı olan Büyükelçi Pavlos Apostolidis’in başkanlık edeceği öğrenildi.
Ege’deki sorunların ele alındığı görüşmelerin 60. turunun yapıldığı 2016’dan bu yana iki ülke arasındaki sorunlara Doğu Akdeniz meselesi de eklendi. Bu süreçte Türkiye, Libya Ulusal Uzlaşı Hükümeti ile 2019 sonunda, Yunanistan ise geçen yıl ağustos ayında Mısır ile birbiriyle örtüşen bir bölgede deniz yetki alanlarının sınırlandırılması anlaşması imzaladı. Türkiye’nin 14 yıl boyunca süren öngörüşmelerin Ege odaklı olduğu ve özellikle Meis’in deniz yetki alanı meselesinin Akdeniz’i ilgilendiren bir konu olduğu yönünde izlediği tutuma karşın öngörüşmelerin deniz yetki alanlarına odaklanması dolayısıyla bu konunun da görüşmelerde gündeme gelmesi bekleniyor.
Atina’nın ön görüşmelerde sadece deniz yetki alanı meselesinin görüşülebileceği yönünde ısrarının olduğu biliniyor. Türkiye ise Doğu Ege adalarının Yunanistan tarafından ihlal edilen gayriaskeri statüsü ile aidiyeti belirsiz adalar meselesinin de görüşmelerde ele alınması gerektiği görüşünü savunuyor. 25 Ocak’ta yapılacak öngörüşmelerde iki ülkenin son 5 yılda değişen pozisyonları ışığında gelinen nokta ve müzakerelere nereden devam edileceği ele alınacak.
14 YILDA ÇÖZÜM BULUNAMADI
Türkiye ile Yunanistan arasında o dönemki dışişleri bakanları İsmail Cem ile Yorgo Papandreu’nun öncülüğünde ilişkilerde yaşanan yumuşama döneminde temelleri atılan öngörüşmeler, 2002’de iki ülke dışişleri heyetleri arasında başlatılmıştı. Görüşmelerde iki ülke arasında Ege’de yaşanan sorunların niteliğinin keşfedilmesi ve bunlara çözüm üretilmesi amaçlanmıştı.
Mart 2002’de başlayan görüşmeler, iki ülkenin ilişkilerine paralel olarak dalgalı bir seyirde devam etti. İlk üç yılda 30’dan fazla görüşme yapılırken 2005-2010 arasında sadece 10 tur yapıldı ve 2010’da 40. tur tamamlandı. 2010-2011 arasında 12 tur daha görüşme yapılırken 2012-2016 arasında 8 tur daha yapılabildi ve 60. görüşme 1 Mart 2016 tarihinde gerçekleştirildi.
Ankara, İstanbul, İzmir, Atina, ve Selanik’in de aralarında bulunduğu kentlerde süren görüşmelerde ağırlıklı olarak Ege Denizi’ndeki karasuları, kıta sahanlığı, hava sahası, uçuş bilgi, arama kurtarma, Navtex (Seyrüsefer bildirimi) bölgeleri gibi iki ülke arasındaki çok boyutlu sorunlar ele alındı.