Atalay: Türkiye'nin özgürlükçü basını var

Seçim çalışmaları kapsamında Kırıkkale'deki ziyaretlerini sürdüren Atalay, AKP Kırıkkale milletvekili adayları Oğuz Kağan Köksal ve Ramazan Can, Kırıkkale Belediye Başkanı Veli Korkmaz, AKP İl Başkanı Mehmet Demir ve parti yöneticileri ile Zafer Caddesi'ndeki esnafı ziyarete etti, sorunlarını dinledi.

Ziyaret sırasında gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Atalay, teknolojinin gösterdiği gelişmeyle televizyon, gazete ve diğer yayın organlarının daha etkin hale geldiğini söyledi.
Bu gelişime karşılık, insanlarla yüz yüze konuşmanın yerini hiçbir iletişim aracının alamayacağını dile getiren Atalay, şöyle konuştu:

''Tabii bunu 'iletişim araçları ihmal edilsin' diye söylemiyorum. Yakında televizyon reklamlarımız başlayacak. Daha sonra billboard çalışmalarımız da olacak, ancak biz vatandaşlarımız ile bizzat görüşmeyi, iş yerlerini ziyaret etmeyi ve vatandaşlarımızın derdini dinlemeyi çok önemli görüyoruz. Bu ayrı bir sıcaklık, ayrı bir yakınlık oluşturuyor. Geçen hafta Kırıkkale'de belde ve ilçeleri ziyaret ettik. Bu hafta da çalışmaları daha çok Kırıkkale içinde sürdüreceğiz.''

Bir gazetecinin, bugünün 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü olduğunu hatırlatması üzerine de Atalay, tüm basın çalışanlarının ''bu anlamlı gününü'' kutladığını söyledi.
''Her ne kadar Türkiye'de basın özgürlüğü ile ilgili tartışmalar olsa da ülkemiz, çok özgürlükçü bir Basın Kanunu'na sahiptir'' diyen Atalay, sözlerini şöyle tamamladı:

''Bu kanunu AK Parti hükümeti döneminde basından sorumlu devlet bakanı olarak ben çıkarmıştım. Bütün basın kuruluşlarının görüşünü alarak bu çalışmayı yürüttük. Şu anda gerçekten çok özgürlükçü ve uluslararası alanda en iyi olan basın kuruluşlarımız ve basın kanunumuz var. Bu kanunu önemli görmek gerekiyor. Basınımız ile ilgili bizim genel tutumumuzu biliyorsunuz. 'Her açıdan daha fazla demokrasi' diyoruz. Bu konuda çok mesafe aldık. Her şeyin şeffaflaştığı bir dönemden geçiyoruz. Kamuda olup bitenleri öğrenmek için bile kanun çıkardık. Bu manada basınımızın işlevi çok önemli. Vatandaşımızın takip etmesini, bilmesini, öğrenmesini sağlıyor. Özgür bir basın olmazsa demokrasi olmaz. Nasıl şimdi seçime gidiyoruz; 'Sandık olmazsa seçim olmaz' diyorsak, özgür bir basın olmazsa da demokrasi olmaz. Arada yanlış anlaşılmalar oluyor, ama umarım o sorunlar da çözülür ve basınımız da bu konudaki özgürlüğü tam olarak hissetmiş olur.''