Askeri istihbaratçı 'Dersim katliamı'nı anlattı!

Dersim'de 4. Umum Müfettişliği'nde askeri istihbarat toplamak üzere 7 yıl görev yapan emekli Emniyet Amiri Mehmet Ali Doğaner, ilk kez sessizliğini bozdu. Doğaner, "Kadın ve çocuklar, kurşuna dizilerek öldürüldü" dedi.

cumhuriyet.com.tr

1936'lı yıllarda başlayıp yaklaşık 4 yıl süren Dersim olaylarının "isyan mı, katliam mı" olduğu tartışmaları hala devam ediyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın devlet arşivlerine dayanarak açıkladığı resmi rakamlara göre 1936 ile 1939 yılları arasında Dersim olaylarında 13 bin 806 kişi öldürüldü. Çocuk ve kadınların da öldürüldüğü olaylar sonrası yine binlerce kişi sürgün edildi.

Dersim olaylarının üzerinden yaklaşık 75 yıl geçti. 1934 yılında askeri istihbarat toplamak üzere ilk görev yeri olarak Elazığ'daki 4. Umum Müfettişliği'ne görevlendirilen Mehmet Ali Doğaner, bölgede tam 7 yıl çalıştı. 103 yaşındaki emekli Emniyet Amiri Doğaner, dönemin tanığı olarak ilk kez konuştu. Doğaner, isyanın bastırılması sürecinde çocukların ve kadınların da öldürüldüğünü şu sözlerle doğruladı: "Kadın, çoluk-çocuk ölmüştür. Yalan değil. Öyle öldürme de değil, kurşuna dizdiler hem de. Yalan söyleyecek halimiz yok. Miktarını veremem. Kaçanlar, kurtulanlar kurtuldu."

Doğaner, polis okulundan 1934 yılında mezun olduktan sonra ilk görev yeri olarak Dersim'e tayin olduğunu anlattı. Emekli emniyet amiri Doğaner, ilk olarak askeri istihbaratta görevlendirildiğini belirterek, "Bakanlıklar muhabere yapmışlar, 'istihbaratta görevlendirmek üzere iyi derece eğitim almış birini isteriz' demişler. Bunun üzerine okulu başarılı bitirdiğim için 4. Umum Müfettişliği'ne beni vermişler. Ben, Korgeneral Abdullah Alpdoğan'ın istihbarat subayı Ragıp Gümüşpala'nın emrinde 7 yıl çalıştım" dedi.

"15 aşiret reisini görüşmeler için Elazığ'a götürdüm"

Mehmet Ali Doğaner, aşiret reisleriyle görüşmeler yapıldığı süreçte 15 aşiret reisini Dersim'den alıp Elazığ'a götürdüğünü söyledi. Aşiret reisleriyle devlet yetkililerinin "Durumu nasıl düzeltebiliriz" diye görüşmeler yaptığını belirten Doğaner, Ragıp Gümüşpala'nın bir gün kendisine "Aşiret reislerini Dersim'den alıp Elazığ'a götürme" emrini verdiğini aktardı.
               
Doğaner, görüşmeler için 15 aşiret reisini Dersim'den alıp Elazığ'a götürdüğü günü şöyle anlattı:

"Güvenlik amacıyla her aşiret reisi için bir manga asker görevlendirildi. Ortak buluşma noktasına çadırları kurduk. Aşiret reislerini almak için askerler Mameki denilen bugünkü Tunceli'ye gitti. Bizim askerlerden önce 80-90 yaşındaki aşiret reisleri dağları, dereleri tepeleri aşıp çıkıp geldi. Mehmetçiği göremeyince heyecanlandık panikledik. Kürtçe bilen birini bulup sorduk askerlerimizi. Mehmetçik tam bir saat sonra o tepeleri aşıp gelebildi. Ardından aşiret reislerini Elazığ'a götürdük."

Aşiret reislerinin Elazığ'da bir ay görüşme yaptıktan sonra ayrıldıklarını anlatan Doğaner, Dersim'e yapılan büyük askeri harekatlara giden süreci şöyle aktardı:

"Aşiret reisleri Elazığ'da bir ay kaldı. Sonra 'biz gedeceğiz' dediler. Salıverdik gittiler. Aradan bir hafta geçmedi, Ovacık'ta bir karakolumuzu bastılar. 13 subayımızı askerimizi şehit ettiler. O günlerde Hatay mevzuu da ortaya çıkınca devlet harbe hazırlanmaya başladı. Ama asker nerde; Tunceli'de. Olur mu? Hatay mevzuu da çıkınca Tunceli'nin temizlenmesi gerekti. Çünkü harp etmek için asker lazım.  4. Müfettiş Korgeneral Abdullah Alpdoğan'dan emir- komuta alındı ve 3. Orduya verildi. 3. Ordu, bir haftada Tunceli'yi temizledi."

"Kadın çoluk çocuk kurşuna dizildi"


Bu harekatlarda kadın ve çocukların da öldürüldüğünü doğrulayan Doğaner, "Ben görmedim ama biliyorum. Yalan söyleyecek halimiz yok. Kadın çoluk çocuk ölmüştür yalan değil. Hem de öyle öldürme de değil. Kurşuna dizildiler hepsi. Miktarını veremem. Kaçanlar, kurtulanlar kurtuldu. Bir kısmı, Konya, Kayseri gibi Orta Anadolu'nun köylerine sürgün edildi. Sonra devlet af çıkardı, isteyenler memleketlerine döndü" diye konuştu.

Sivil ölümlere hiçbir şekilde katılmadığını vurgulayan Doğaner, kurşuna dizilen çocuk ve kadınları görmediğini ancak bunu bildiğini ifade etti.

CNNTürk'ün haberine göre; Dersime 36 kez askeri harekat yapıldığını hatırlatan Doğaner, harekatların bu kadar çok olmasını dönemin subaylarının tutumlarına dayandırdı.  Harekata katılan subayların, bölgedeki çatışmayı dindirmek için çabalamak yerine aşiret reislerinin paralarını alıp döndüğünü ifade eden Doğaner: "Dersim'e 36 defa harekat yapılmış. Giden subaylar 'hayvan herifler', tenkid etmeye gitmemişler, ceplerini doldurmaya gitmişler. Aşiret reislerinden almışlar paralarını, dönmüş gelmişler" diye konuştu.

Doğaner, Dersim hakkında bundan başka bilgi veremeyeceğini ifade ederek "Anlatamam, çünkü çekinirim korkarım" dedi.