Aşırı tüketenlerin toplam tüketimini azaltmak!

Küçülmenin merkezinde, bireysel ve toplu tüketim modellerinde çarpıcı değişimler yapılması yer alıyor. Ama halen refah her zamankinden daha fazla tüketmek ve daha fazla büyümek olarak algılanıyor.

Özlem Yüzak/Cumhuriyet

İnsanların ekolojik etkilerinin büyük bölümü gıda, konut ve ulaşımdan kaynaklanıyor. Aşırı gelişmiş ülkelerde insanların daha sade yaşamaları daha küçük evlerde yaşamaları, araba kullanmak yerine daha çok yürümeleri ve toplu taşıt kullanmaları, daha az yiyecek tüketmeleri, daha az atık üretmeleri gerekiyor. Ama dediğimi gibi tüketimin bir model olarak sürekli körüklendiği bir ekonomik düzen içinde bunu gerçekleştirmek hiç de kolay değil. Çünkü halen refah her zamankinden daha fazla tüketmek ve daha fazla büyümek olarak algılanıyor.

Dolayısıyla öncelikle refahın baştan tanımlanması ve bu sözcüğün geleneksel anlamına yeniden canlandırmak gerekiyor: sağlık, toplumsal bağlar, hobilerle uğraşma özgürlüğü, ilgi çekici işler...

Bunun için neler yapılıyor ve neler yapılabilir? Worldwatch Enstitüsü'nün her yıl yayınladığı Dünyanın Durumu 2012 Raporu'nda "Fazla Gelişmiş Ülkelerde Küçülmenin Yolu" adlı bölümde bu konuda neler yapıldığı anlatılıyor...

Örneğin aşırı tüketime hatta büyümeye meydan okumak için kimi yerde uygulanan "sosyal pazarlama stratejileri". Avatar ve WALL-E gibi büyük kitlelere ulaşan popüler Hollywood filmleri, bürekli bir büyüme ve tüketim takıntısının olası korkunç sonuçlarına yani dünyanın yok olmasına dikkat çekmekte önemli rol oynuyor. Filmlerin ötesinde, Fransa ve İtalya başka olmak üzere kimi ülkelerde yen ibir siyasi harekete dönüşen bir küçülme hareketi var. Fransa$daki aylı Le Decroissance Dergisi ve Degrowth-Pedia.org sitesinde bu konu ayrıntılarıyla ele alınıyor. Amaç küçülmeyi bir tabu olmaktan çıkarmak, ana akım medyanın ve siyasi partilerin büyümenin her zaman iyi bir şey olduğuna ilişken varsayımlarını yıkmak.

Örneğin neden Alışveriş Yapmama Günü, TV'yi Kapat Günü gibi günler oluşturulmasın ki...

Bu kapsamla akademik ortamlarda daha iddialı çalışmalarının da önemine dikkat çekiliyor. Wall Street'i İşgal Et etkinliklerini başlatmasıyla ünlü Adbusters Medya Vakfı 2009 yılında ekonomi öğrencilerinin, hocalarını, kusurlu bir neoklasik modeli, sınırlı bir gezegende yaşamın ekoloji gerçeklerine göre uyarlamaya davet etmeleri için bir kampanya başlattı. Amaç Ekonomi Bölümü'nün müfredatında gerekli değişikliklerin yapılmasını sağlamak.

Vergi yüklerini değiştirmek ve daha adil dağıtmak da bu kapsamda anahtar rol oynayabilir. 1972 yılında ilk kez James Tobin tarafından dillendirilen "finansal işlemlerden küçük bir vergi alınması" konusu günümüzde daha çok gündeme getirilmesi son derece önemli.

Sonuçta küçülme, insanlığın geleceğini bir parçası. Asıl soru ise şu: insanlar bu gündemi proaktif bir şekilde izleyecekler mi yoksa küresel ekonomideki daralması dünyanın geldiği nokta mı belirleyecek?