Araştırma görevlileri için hukuk zaferi
Danıştay 8. Dairesi, ünlü sosyalleşme sitesi Facebook'a bile konu olan "üniversitelerin Akademik Kurul kararlarının yargıya konu edilememesine" ilişkin kararı bozdu. Üniversiteler için ilk olma özelliğine sahip karar neticesinde Araştırma Görevlilerinin, üniversite kurul kararlarına karşı yargıya gitmesi yolunu açılırken, üniversitelere tanınan takdir yetkisi de bu karar ile kısıtlanmış oldu.
cumhuriyet.com.trAnkara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Parazitoloji Anabilim Dalında araştırma görevlisi olan Sırrı Kar, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 33. maddesi uyarınca atanmak istemesine ve tüm koşulları yerine getirmesine karşın atanamadı. Kar'ın başvurusu; 7 Ocak 2008 tarihinde toplanan Akademik Kurul kararı ile "ihtiyaç yoktur" gerekçesiyle reddedildi.
Başvurunun yapıldığı tarihte Anabilim Dalı'nda bir tane bile araştırma görevlisinin bulunmaması üzerine konu yerel mahkemeye taşındı. Yerel mahkeme kurul kararlarının yargıya intikal edilemeyeceği gerekçesi ile red kararı verildi. Söz konusu durum Türk Eğitim-Sen tarafından Danıştay'a temyiz edildi. Danıştay 8. Dairesi, Akademik Kurul kararlarının yargıya konu edilebileceğini net bir biçimde ifade ederek, yerel mahkemenin kararı bozdu.
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Danıştay 8. Dairesi'nin kararına yönelik yaptığı açıklamada, söz konusu karar ile birlikte aynı durumda olanların Akademik Kurul kararlarına artık yargıya gidebileceğini söyledi. söz konusu kararın üniversiteler için ilk olma özelliğine sahip olduğunu kaydeden Koncuk, "50-d ile 33-a kapsamında görev yapan Araştırma Görevlilerinin, üniversite kurul kararlarına karşı yargıya gitmesi yolunu açmıştır. Üniversitelere tanınan takdir yetkisi bu karar ile kısıtlanmıştır" dedi.
Kar'ın mücadelesi Facebook'ta
Sırrı Kar'ın hukuk mücadelesinin internete de taşındığını anlatan Koncuk, Sosyal paylaşım sitesi Facebook'ta "Sırrı'nın hukuk savaşına destek verenler" isimli bir grup oluşturulduğunu anlattı.
Koncuk konuyla ilgili şunları söyledi: "Gruba kayıtlı 190 üye bulunuyor. Üyeler, Sırrı Kar'ın hukuk mücadelesine destek veriyorlar. Sırır Kar, kurulun tamamen keyfi kararıyla mağdur edilmişti. Bu nedenle TÜBİTAK, TAEK, TAGEM gibi üst düzey bilimsel araştırma kurumlarından bütçeleri trilyonları bulan ve ülkemiz adına çok yararlı projelerde çalışan Sırrı Kar'a yapılan bu haksız muamelenin yargı duvarına çarpması çok önemlidir. Bu yargı kararı üniversiteler için ilk olma özelliğine sahiptir. Bu kararla artık kadroya alınıp, alınmama kişilerin yetkisinden çok, bir kural dahilinde insan haklarına uygun olarak yapılmalıdır. Üniversitelerimizde objektif kriterler esas alınmalı ve hakka, hukuka aykırı kararlara imza atılmamalıdır. YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan da üniversitelerimizde yaşanan anti-demokratik ortamın düzeltilmesi için gerekli her türlü tedbiri acilen almalı ve bu konuda oluşan mağduriyetleri gidermek için mevzuatta mahkeme kararına uygun düzenleme yapmalıdır. Üniversite çalışanlarının hak kayıplarıyla ilgili mücadelemiz devam edecektir. Huzurlu ve geleceğinden emin olan üniversite çalışanlarıyla ülkemiz gelişmiş dünyada kendine daha rahat yer bulacaktır."