Arabuluculukta yüzde 92 oranında anlaşma sağlandı

Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, arabuluculuğun klasik yargı yoluna göre zaman ve masraftan önemli ölçüde tasarruf sağladığını ifade ederek, "Bugüne kadar 17 bin arabuluculuk uygulamasının yüzde 92’si anlaşma ile sonuçlandı" dedi.

İHA


"Türkiye’de Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Uygulamalarının Geliştirilmesi Projesi"nin kapanış töreni Ankara Sheraton Hotel’de gerçekleştirildi. Törene Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Hukuk İşleri Genel Müdürü Feyzullah Taşkın ve İsveç’in Ankara Büyükelçisi Lars Wahlund katıldı. Adalet Bakanı Gül, yaptığı konuşmada projenin başarılı geçtiğini ve buradan çıkan sonuçları bakanlık olarak mevzuat noktasında takip edeceklerini ifade etti.

Hukuk devletinin şartları arasında bulunan adalete erişim ve hak arama hürriyetinin ayrılmaz bir parçası olduğunu dile getiren Bakan Gül, toplumun ve fertlerin sorun çözme kapasitesinin arttırılmasının hayati önem arz ettiğini söyledi. Gül, "Türkiye hem adaletin kalitesinin hem de adalete erişimi geliştirmeye çalışan bir ülkedir. Dünyadaki birçok ülke gibi Türkiye’nin önünde de arabuluculuk sisteminden faydalanabileceği çok çeşitli ekonomik ve sosyal konular mevcuttur. Yargıya intikal eden uyuşmazlıklar her geçen gün artmaktadır. Adaletin sosyal hedefini, yani toplumdaki uyuşmazlıkları en kısa sürece ve az masrafla en etkili bir şekilde sonuçlandırmak, bütün hukuk sistemleri için ortak bir hedeftir. Bunun için alternatif kurum ve işleyişler dünya genelinde de ilgi görmektedir. Alternatif çözüm yöntemleri yargının yükünün azaltılmasına çok ciddi katkılar sağlamaktadır. Hem yargılama süreçleri hız kazanmakta hem de verilen kararların kalitesi artmaktadır. Böylelikle yargıya güven de artmaktadır. İhtilaf ile anlaşmazlıkları çekişerek değil, barışarak çözme eylemi, milletçe sahip olduğumuz yüksek kültür ve sosyal dinamiklerde de mevcuttur" şeklinde konuştu.

"ARABULUCULUK KLASİK YARGI YOLUNA GÖRE ZAMAN VE MASRAFTAN ÖNEMLİ ÖLÇÜDE TASARRUF SAĞLAMAKTADIR"
Arabuluculuk kurumuna gereken önemi vermemenin her türlü maliyete açık bir eksiklik olduğunu belirten Bakan Gül, şöyle devam etti:

"Yargı yolları belirli ölçüde masraf gerektiren, zaman alan ve ilişkileri riske atan bir süreçtir. Çağın adalet anlayışına uygun olarak adalete erişimde kullanılan araçları bu perspektifle geliştirmek durumundayız. Ülkemizi 2023 vizyonuna uygun bir biçimde güncellenen yeni ’Yargı Reformu Strateji Belgesi’nde adalete erişimin güçlendirilmesi on temel amaçtan biri olarak görülmüştür. Bu kapsamda arabuluculuk sistemi bir stratejik hedef olarak önümüze konulmuştur. Arabuluculuk, klasik yargı yoluna göre zaman ve masraftan önemli ölçüde tasarruf sağlamaktadır. Arabuluculuk ile amaçlanan, uyuşmazlıkların dava yoluyla çözümü yerine tarafların kendi iradeleriyle sorunu en kısa sürede çözmeleridir. Böylece toplumsal barışın korunmasına ve toplumda uzlaşma kültürünün yerleşmesine katkıda bulunulmaktadır."

Bakan Gül, Türkiye’de sicile kayıtlı 7 bin arabulucunun faaliyet gösterdiği ve sadece 2017 yılı içerisinde 11 bin uyuşmazlık için arabuluculuk yoluna başvurulduğu bilgisini verdi. Bugüne kadar 17 bin arabuluculuk uygulamasının yüzde 92’sinin anlaşma ile sonuçlandığını ifade eden Gül, iş davaları konusundaki arabuluculuk tasarısı da yasalaşırsa yaklaşık 400 bin dosyanın mahkemelerden dava yükü olarak kalkacağını belirtti.