AP'nin Türkiye raporu

Avrupa Parlamentosu, son yılların en sert Türkiye raporunu kabul etti.

cumhuriyet.com.tr

Özellikle basın özgürlüğü, adil yargılama gibi konularda sert eleştirilerin yer aldığı bu raporun altında imzası olan Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Ria Oomen-Ruijten bulunuyor.

Türk medyasında basın özgürlüğü, sansür ve otosansürden duyulan endişenin açık bir dille yansıtıldığı raporda, basının bağımsızlığının demokratik toplumun “olmazsa olmazı” olduğunun altını çizilip, basın özgürlüğü ilkelerine saygı duyulması çağrısında bulunuluyor.

Türkiye’de makul sürede adil yargılama koşullarının bulunmadığına dikkat çeken AP, “Ergenekon” ve “Balyoz” davaları kapsamındaki aşırı tutukluluk sürelerinden duyduğu “kaygıyı” dile getirip, tüm zanlılar için “gerçek yargı güvencesi” istiyor.
 

 

Dışişleri Bakanlığı'ndan gelen ilk açıklamada şu ifadelere yer verildi: AP'den ciddi ve tarafsız olmasını bekliyoruz.

 

Bağış'tan yanıt

Parlamentosu'nun son Türkiye raporunda, "hem Ergenekon davasının ve darbe planlarının ilerletilemediği konusunda Türkiye'yi eleştirmesinin, hem de bu kapsamda gözaltına alınan isimlerin basın özgürlüğüne zarar verdiğini söylemesinin ciddi bir çelişki olduğunu" söyledi.

Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurulunda Hollandalı Hristiyan Demokrat Ria OOmen-Ruijten tarafından kaleme alınan Türkiye raporunun onaylanmasının ardından konuya ilişkin soruyu yanıtlayan Bağış, şunları kaydetti:

"Raporun katıldığımız ve katılmadığımız yönleri elbette var. Ama Avrupa Parlamentosu'nun daha önce bu kadar dengeli bir rapor hazırladığını hatırlamıyorum. Özellikle Kıbrıs sorunu ve basın özgürlüğü konularında birtakım önkabuller ve önyargılar halen devam ediyor. Bunları kabul etmemiz mümkün değil."

Bakan Bağış, bunun bağlayıcı bir rapor olmadığına da işaret ederek, Kıbrıs'ta gerçeklerin artık göz ardı edilemeyecek kadar ortada olduğunu, bunun dışında halen sorumluluğu Türkiye'ye yıkmak için aranan bahanelerin beyhude bir çaba olduğunu ifade etti.

"Geçen yılki raporun ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da dediği gibi AP'nin, Kıbrıs konusunda gerçeklere ve mevcut duruma kör bir tutum takınmayı tercih etmekte olduğunu" belirten Bağış, şunları bildirdi:

"Öte yandan hem Ergenekon davasının ve darbe planlarının ilerletilemediği konusunda Türkiye'yi eleştirmek, hem de bu kapsamda gözaltına alınan isimlerin basın özgürlüğüne zarar verdiğini söylemek ciddi bir çelişkidir. Bunun dışında raporda denge arayışının izlerini görmek mümkün. Sanıyorum Türkiye'de bazı çevrelerin felaket senaryosu beklentilerini de rapor boşa çıkarmıştır. Kaç gündür hükümetimize yüklenmek için geri sayımla AP'nin raporunu bekleyenler hayal kırıklığına uğramıştır.

Her zaman Türkiye karşıtlığının en katı olarak sergilendiği platform olan Avrupa Parlamentosu bile artık gerçekleri görmeye, zamanın ruhunun Türkiye'den yana olduğunu anlamaya başlamıştır. Bu vesile ile Parlamentodaki Türkiye dostlarına teşekkür ediyoruz. Zaman ve şartlar Türkiye'den yanadır. Türkiye'nin üyeliğini engellemeye çalışan çevreler her geçen gün zemin kaybetmeye devam etmektedir."