Antalya'da coşkulu miting!

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Antalya'da Kepez Arena önündeki alanda düzenlenen mitingde halka seslendi. Kılıçdaroğlu, mitingde halka sesleneceği platforma eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile birlikte çıktı. Kılıçdaroğlu ve Baykal el ele tutuşarak uzun süre halkı selamladı.

''Başbakan Kemal'' sloganları eşliğinde konuşmasına başlayan Kılıçdaroğlu, geçen yerel seçimlerde Antalya'da halkın iktidarının kurulduğunu, 12 Haziranda Antalyalıların ayağa kalkacağını ve Türkiye'de halkın iktidarını kuracağını söyledi.

Alanı dolduran kalabalığa dikkati çeken Kılıçdaroğlu, ''Bizim mitingler devletin mitingi değil. Vali talimat vermiyor, kaymakam talimat vermiyor. Okullar tatil edilmiyor, yandaşların fabrikaları kapatılıp işçi zorla miting alanına götürülmüyor. Onlar devletin mitingini yapıyorlar, biz halkın mitingini yapıyoruz. Adım adım, direne direne, bütün baskılara rağmen, medyaya rağmen, halkın iktidarını kuracağız ve yükselişe geçeceğiz'' dedi.

Yurttaşlardan anket sonuçlarına itibar etmemelerini isteyen Kılıçdaroğlu, halkın ''korku imparatorluğuna direndiğini ve korkusunu yendiğini'' ifade etti.

Kılıçdaroğlu, Antalya'nın sadece Türkiye'nin değil, dünyanın en güzel illerinden birisi olduğunu kaydetti. Antalya'nın insanlarının, havasının güzel, topraklarının bereketli olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, kentin sorunlarını aşmanın da kendilerinin görevi olduğunu kaydetti.

Antalya'yı daha görkemli bir marka yapmak için çalışacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, Antalya'nın turizmin yanı sıra, tarımda da Türkiye'nin başkenti olduğunu söyledi.

Kılıçdaroğlu, alandaki bir dövizde yazılı, ''Recep der 3 çocuk yapın, yandaşı der 4 eş alın, benim bir sevdiğim var alamadım, ne olacak benim bu halim. Atanamayan öğretmen'' sözlerini okudu.

AKP hükümetinin 2002 yılından bu yana atanamayan öğretmenlerin atanacağına dair defalarca söz verdiğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri durumunda ilk 1 yıl içinde atanamayan öğretmen kavramının kalmayacağını bildirdi.

"İcra daire sayısı 7'den 14'e çıktı"

Çiftçilerin de büyük sorunları olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, herkesin borçlu olduğunu söyledi.

Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''AKP Antalya'ya bir hizmet yaptı. Biliyor musunuz ne hizmeti olduğunu? Ben size söyleyeyim. Antalya'da 7 olan icra dairesini sayısını 14'e çıkardı. Baktı herkes borçlu. Bunların bir sloganı var: İstikrar sürsün, Türkiye büyüsün. Sevsinler senin büyüme anlayışını. İcra daireleri büyüyor, Recep Bey'in hoşuna gidiyor. Antalya borç içinde, Recep Bey huzur içinde yatıyor.

"Merkez Bankası özgür"

Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisini, ''Merkez Bankası'ndaki paraya mı göz diktin?'' diye eleştirdiğini hatırlatarak, şöyle konuştu:
''Bilmiyor Merkez Bankası özgür. Özerk. O paraya hükümetler müdahale etmez. Ama ne diyeceksiniz, 'Ben söylerim, millet yutar' diyor. Millet yutacak mı? Millet yutar mı bu numarayı? Ben de biliyorum ki millet yutmaz. Çünkü Recep Bey ne söylüyorsa üç adım geriye çekilip bakmak lazım, bu adam ne söylüyor. Çünkü biliyorsunuz Zonguldak'a gitti dedi ki 'Bu üniversiteyi biz kurduk' dedi. Halbuki Zonguldak Üniversitesi 1992'de kurulmuş. En son numarasını biliyor musunuz? ODTÜ'yü de Recep bey kurmuş. Dilinin ucuna gelmiş '1453'te İstanbul'u da biz fethettik' diyecek ama lafını geri almış.''

Antalya'da da söz verdi!

Kılıçdaroğlu, çiftçilere mazotun litresini 1,5 lira yapacağı sözünü yineledi. Çiftçinin elektrik borçlarını da faiziyle birlikte sileceğini belirten Kılıçdaroğlu, ilk 4 ay içinde sözlerini yerine getiremezse hem başbakanlığı, hem siyaseti bırakacağını söyledi.

Vaatlerinin yerine getirilebilir olduğunun görülmesinin ardından şimdi de ''CHP iktidara gelirse faizler yükselir, faizler yükselirse borcunuzu ödeyemezsiniz, perişan olursunuz, sakın CHP'ye oy vermeyin'' diye propaganda yapıldığını kaydeden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Buna inanıyor musunuz? Siz inanıyor musunuz? Söyledikleri doğru değil. Ben de zaten inanmıyorum. Allah aşkına düşünün mazotun litresini 1,5 lira yapıyoruz, niye adam borcunu ödemesin. Cebinde para kalacak, 4 lira vereceğine 1,5 lira verecek. İki, elektrik borcunu ve faizini siliyoruz. Niye faiz yükselsin? Adamın cebinde para kalacak. Bunların hayatı halkı aldatmak üzere kurulu. Bunların hayatı yalan söylemek üzerine kurulu. Bunlar halka doğruları söylemiyorlar. Ama bana inanacaksınız. Bana güveneceksiniz. Ben size inanıyorum, ben size güveniyorum. Beraber karşılıklı Türkiye'yi yöneteceğiz.''

"O kanal hikayelerine inanmayın"

Kemal Kılıçdaroğlu, alandaki bir dövizde yazılı, ''Tayyib'in derdi İstanbul Boğazı, Kemal'in derdi halkın boğazı'' sözlerini okudu. Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Recep'in derdini biliyorum. O kanal hikayelerine inanmayın. Ne kanalı? Öyle birşey yok. Oturmuş gündem değiştirecek. Onun bütün projelerinin odağında 'Ben yandaşıma nasıl biat ederim' hepsi onun üzerine kurulu. CHP'nin bütün projelerinin odağında insan var. İnsanın yüceliği var. İnsanın mutluluğu var. Bizim projelerimiz insan üzerine kurulu, insan sevgisi üzerine kurulu. Biz istiyoruz ki bu güzel ülkede hiçbir çocuk yatağa aç girmesin, anneler çocuklarına sabah kahvaltısı veremediği için intihar etmesin. Gazilerimiz huzur içinde, onurla yaşasınlar. Gazilerimiz Manisa'da olduğu gibi açlıktan yatağında ölmüş olarak bulunmasın. Biz istiyoruz ki çöpten kağıt toplayan çocuğumuz kamyon altında kalıp hayatını kaybetmesin. O çocuğumuz okula gitsin, sabah süt içsin. Biz diyoruz ki sabahleyin polis gelip kapınızı çalmasın. Baskın yapmasın. Eğer sabahın 6'sında kapınızın zili çalacaksa sütçü çalsın, iki şişe süt bıraksın. Anneler o sütü çocuklarına içirip iki yanağından öpüp okuluna göndersin.
Her evde huzur olsun. Biz istiyoruz ki her evde akşam tencere kaynasın. Biz istiyoruz ki şu anda 4 çocuktan biri yatağa aç giriyor, hiçbir çocuk aç girmesin. Bu ülkede barış, huzur ve demokrasi olsun. Biz istiyoruz ki siyaset temiz olsun, biz istiyoruz ki siyaset halka hesap vermeyi namuslu görev kabul etsin. Gençlerimiz kavgadan uzak, barış için, özgürlük için, Türkiye'nin her tarafında özgürce düşüncelerini açıklayabilsinler. Biz istiyoruz ki demokrasi ve özgürlük olsun.''

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Antalya'da Kepez Arena önündeki alanda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, alanı dolduran kalabalığın arasında kaç kişinin emekli olduğunu sordu. Kalabalık içinde çok sayıda emekli olduğunu gören Kılıçdaroğlu, ''Maşallah maşallah'' diye seslendi.

''Recep Bey boşuna demiyor Antalyalı emekliler yaz tatillerini bırak Antalya'yı Kanarya Adaları'nda geçiriyorlarmış'' diyen Kılıçdaroğlu, yurttaşlara, ''Siz yaz tatillerini Kanarya Adaları'nda geçirmiyor musunuz?'' diye sordu.

Başbakan Erdoğan'ın kendilerini ''halktan koptukları'' yönünde eleştirdiğini belirten Kılıçdaroğlu, emeklilerden oy istedi. Emeklilerin milli gelir artışından pay almadığını da anlatan Kemal Kılıçdaroğlu, ''Yani kişi başına gelir 100 bin dolar olsun emekliye bir kuruş gelmez'' dedi.

Bu kanun görüşülürken CHP Grubu olarak TBMM'de genel kurul salonunu terk ettiklerini belirten Kılıçdaroğlu, buna rağmen oyların yine AKP'ye gittiğini söyledi. Her yerde ve her zaman doğruları söyleyeceğini kaydeden Kemal Kılıçdaroğlu, emeklilerin durumundan en çok söz eden genel başkanın da kendisi olduğunu ifade etti.

İntibak Yasası'nı çıkarma konusundaki sözünü de hatırlatan Kemal Kılıçdaroğlu, 9 milyon emeklinin oylarından ''bir fire bile istemediğini'' dile getirdi.

''Recep Bey'in ezberini bozdum. Kimyasını bozdum. Ama ne yazık ki ağzı bozuldu"

Kemal Kılıçdaroğlu, alandaki bir dövizde yazılı, ''Haramilerin dişlerini söktün yetmedi, işlerini de sök haram yemesin, dilini de sök küfür etmesin'' sözlerini okudu.

Kılıçdaroğlu, ''Recep Bey'in ezberini bozdum. Kimyasını bozdum. Ama ne yazık ki ağzı bozuldu. Onun için söylüyorum. Yetki verirseniz, güç verirseniz, size sözüm var, dişlerini sökeceğim'' dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Bakanlar Kurulu'na ilişkin yeni düzenlemelerini de eleştiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Dün yeni Bakanlar Kurulu gibi bir şeyler açıklamış. Toplantı olunca ben de dedim ki 'Herhalde Recep Bey itiraflarına devam edecek. Malum demişti ya 'Sen biliyor musun benim bazı bakanlarım yolsuzluk yaptı, ben o yüzden milletvekili listelerine almadım'. Şifresini çözdük, itiraf dönemi başladı. Ben de çağrı yaptım. Ya arkadaş kim o bakanlar? Bir anlat, millet görsün. Kim soydu, ne kadar soydu? Ne kadar parayı götürdüler bunlar? Madem kendisi diyor ya, 'Ben yürütmenin başıyım' diyor. Biliyorum zaten sen yürütmenin başısın, ona itirazımız yok. Ama o bakanlar kim? Yolsuzluk yaptılarsa sen diye savcılığa bildirmiyorsun? Hortumu mu keselim? Bana yetki verin, gücümü halktan alacağım, AKP Genel Merkezine bağlanan hortumları keseceğim. Söz veriyorum size.''

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının bu bölümünde bir vatandaş platforma hortum attı. Kılıçdaroğlu da bunun üzerine, ''O hortumlardan akan para halka gelecektir, size gelecektir'' dedi.

''Üniversitelerin belası olan YÖK'ü kaldıracağım''

Kemal Kılıçdaroğlu, esnafın siftah yapamaz noktaya geldiğini, Süpermarketler Yasası'nın ise halen çıkarılmadığını kaydetti. Başbakan Erdoğan'ın esnafın süpermarket kurmasına ilişkin önerisini hatırlatan Kılıçdaroğlu, ''Kendileriyle bu ülkenin Başbakanı açıkça dalga geçti. Bizimle Başbakan dalga geçsin diyorsanız, 'Siftah yapmasak da olur' diyorsanız oyunuzu AKP'ye verin'' dedi.

Alandaki gençlere de seslenen Kılıçdaroğlu, askerlik süresini 15 aydan önce 9, sonra da 6 aya düşürecekleri sözünü hatırlattı. ''Üniversitelerin belası olan YÖK'ü kaldıracağım'' diyen Kılıçdaroğlu, üniversiteleri özerk yapacaklarını, en geç 2 yıl içinde bütün üniversite öğrencilerine yetecek kadar yurtlar yapacaklarını, üniversite harçlarını kaldıracaklarını, öğrencileri okudukları üniversitenin yönetiminde söz ve karar sahibi yapacaklarını bildirdi.

Kılıçdaroğlu, ''Neden söylüyorum bunları? Gençler, geleceğimiz olan gençler. Size 12 Eylül sonrası çok haksızlıklar yapıldı. Pek çok fidanımız yaşamını yitirdi. Darağacında gençlerimiz asıldı. Size borcumuz var. Siyasetin borcu var. O borcu yerine getireceğiz. Sizi özgür, ülkesini eleştiren bireyler haline getireceğiz'' dedi.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Antalya'daki Kepez Arena önündeki alanda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, alandaki bir dövizde yazılı, ''Yandaşlara verdin gazı, hak arayanlara copla biber gazı'' sözlerini okudu ve ''Bu AKP'nin adaleti zaten'' dedi.

Akaryakıt fiyatlarına ilişkin eleştirilerde bulunan Kemal Kılıçdaroğlu, hükümetin yakıt fiyatlarının yüksekliğini petrolün dışarıdan gelmesine bağladığını söyledi.

Kılıçdaroğlu, bu sözlerin bir kısmının doğru, bir kısmının ise yanlış olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
''Önce doğruları söyleyeyim. Petrolün dışarıdan geldiği doğru, Türkiye'de rafineride işlendiği doğru, rafinerinin dağıtım şirketine mazotu verirken üstüne kar koyduğu doğru, dağıtım şirketi benzin istasyonuna teslim ederken karıyla teslim ettiği doğru. Benzin istasyonu sahibinin karını ekleyerek mazotu sattığı doğru. Buraya kadar mazotun litresi 1,55 TL. Hepsi dahil. Peki diyeceksiniz ki '3,5-4 lira nasıl oluyor?' Birisi KDV, öbürü ÖTV. İkisini çiftçiden almayacağım. İşin özü bu.
Anlaştık değil mi? Anlaştık. Türkiye'deki bütün çiftçiler. Aklınıza şu soru gelebilir: Sadece çiftçi için mi bu? Başka örneği yok mu? Var. Recep Bey'in oğlunun gemiciğine 1,5 liradan veriliyor. Yatlara, kotralara 1,5 liradan veriliyor. 'Onlara niye 1,5 lira' diye sormuyoruz. Bizim sorumuz sabahın köründe tarlaya gidip çalışan, üreten, emek harcayan, alın teri döken, ürün elde eden, bizim karnımızın doyacağı masamıza koyduğumuz, soframıza aldığımız ürünleri bize getiren insana niye 1,5 liradan vermiyorsun? Yata veriyorsun eyvallah, çiftçiye de ver. Çiftçi vatan haini mi? Onun için diyoruz, çiftçi meraklanmasın halkın iktidarı geliyor. Rahat bir nefes alacak onlar.''

Kemal Kılıçdaroğlu, kadınlara seçme ve seçilme hakkının da CHP tarafından verildiğini hatırlattı. Aile sigortası ile her aileye ekonomik güvence getireceklerini bildiren Kılıçdaroğlu, geliri olmayan veya asgari ücretin altında olan ailelerde kadının hesabına 600 lira para yatıracaklarını kaydetti.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, ''Bizim yüreğimizde insan sevgisi var. Çünkü biz, komşumuz aç yatarken rahat uyuyan insanlar değiliz. Herkesin karnı doysun isteriz'' dedi.

4C'lilerin de AKP hükümeti tarafından mağdur edildiğini savunan Kılıçdaroğlu, 4C'lilere, ailelerine yakınlarına, ''Eğer siz AKP'nin mağduriyete 'Eyvallah' diyorsanız sözüm yok. Ama 'Bizi mağdur etti, biz hakkımızı istiyoruz' diyorsanız, hakkınızı halkın iktidarında Kemal kardeşiniz teslim edecektir'' diye konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı bir televizyon kanalında karşılıklı tartışmaya çağıran Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın bu çağrısına yanıt vermediğini söyledi. Alandaki bir pankartta yazılı, ''Kemal'in aklı tartışma masasında, Recep'in aklı hazine kasasında'' sözlerini okuyan Kılıçdaroğlu, ''Öyle. Onlar 'Malı nasıl götürürüm' diye düşünüyor, biz de vatandaşı düşünüyoruz'' dedi.

Bir başka pankarttaki ''Recep amca sütüme dokunma'' sözlerini de okuyan Kılıçdaroğlu, ''Sütü göstermeyin o da gider. Zaten sütün fiyatını düşürdüler'' diye konuştu.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasını bitirmesinin ardından platforma çıkmak isteyen bir kadın, güvenlik görevlileri tarafından engellendi. Kılıçdaroğlu, eski CHP Lideri Deniz Baykal ve milletvekili adayları, daha sonra parti otobüsünün üzerinden halkı selamlayarak alandan ayrıldı.

Baykal ile birlikte yemek yediler

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Deniz Baykal ile birlikte daha sonra Club Hotel Sera'da düzenlenen yemeğe katıldı. Baykal ile Kılıçdaroğlu'nun yemeği başbaşa yedikleri öğrenildi.

Miting öncesinde Alanya İlçe Gençlik Kolları tarafından kurulan müzik topluluğu konser verdi. Üzerinde ''Antalya için Türkiye için elele. Kılıçdaroğlu'' yazılı bir paraşüt, miting sırasında alanın üzerinde uçtu.

Miting sırasında ağaçların ve binaların üzeri doldu. Alanda çok sayıda yurttaş da sıcak hava nedeniyle rahatsızlandı.

Kılıçdaroğlu İstanbul'daydı

Seçim çalışmaları kapsamında Bahçelievler'de seçim otobüsünden halkı selamlayan Kılıçdaroğlu, yaptığı konuşmada, ''korku imparatorluğunu yıkıp, halkın imparatorluğunu kuracaklarını'' söyledi.

''Evine AKP bayrağı astırmayan vatandaş tehdit ediliyor'' yazılı pankartı okuyan Kılıçdaroğlu, ''İstedikleri kadar tehdit etsinler. Artık Türkiye'de demokrasiyi, özgürlüğü isteyen herkes biliyor ki korku imparatorluğunun sonu geldi. Kimin kararıyla? Halkın, İstanbulluların kararıyla'' diye konuştu.

Seçime çok az kaldığına işaret eden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
''Hep birlikte son dakikaya kadar çalışacağız. Tüm yurttaşlarımızı kucaklayacağız. Hiç kimseyi ötekileştirmeden, 'Bu bizim partimize oy vermez' demeden, herkesi Mustafa Kemal'in partisinde birleştireceğiz. Hepinizden istediğim çalışmak... Çalışacağız ki sonuca ulaşalım. Alın teri dökeceğiz ki sonuç alalım.''

Başbakan Erdoğan'a yönelik, ''Hiç meraklanmayın zaten silkeliyorum, ezberini bozdum, şifresini bozdum. Şimdi ağzı da bozuldu'' diyen Kılıçdaroğlu, ''Hiç endişe etmeyin. Bir şeye inanmanızı istiyorum. Ne söylüyorsak bilin ki o doğrudur. Ne söylüyorsak bilin ki araştırmışızdır. Ne söylüyorsak bilin ki gerçeği araştırmadan konuşmuyoruz. İktidara gideceğiz. Halk bizden hizmet bekliyor'' diye konuştu.

Seçim otobüsüne alınan 18 yaşındaki Mehmet Karagöz isimli engelli genç, ağlayarak Kılıçdaroğlu'na sarıldı. Karagöz ile fotoğraf çektiren Kılıçdaroğlu, gencin elini öptü.

Bahçelievler'de bir kıraathanenin önünde seçim otobüsünden inen Kılıçdaroğlu, burada vatandaşlarla tokalaştı. Ardından Güngören'e geçen Kılıçdaroğlu, bir seyyar satıcıyla tokalaşarak sohbet etti ve yurttaşların sorunlarını dinledi.

Bağcılar'da da halkı selamlayan Kılıçdaroğlu, bir lokantada kuru fasulye ve pilav yedi, esnafı da ziyaret etti.

"Kul hakkı yiyenlerden hesap soracağım"

Bağıcılar'da seçim otobüsünden halka seslenen Kılıçdaroğlu, ''Size sözüm var, kul hakkı yiyenlerden hesap soracağım'' dedi.

Jeneratörde sorun yaşanması nedeniyle Kılıçdaroğlu'nun konuşması yarım kaldı. Jeneratördeki sorun giderildikten sonra otobüsle seçim turuna devam edildi.

Kemal Kılıçdaroğlu, Bağcılar'da, seçim otobüsüyle İstanbul'un bazı ilçelerini gezen Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek ile karşılaştı.

Küçükcekmece'de seçim otobüsünden halka hitap eden Kılıçdaroğlu, pazar günü sandığa gidileceğini belirterek, ''Görevimizi yapacağız. Pazara kadar herkesin çalışması lazım. Yakınlarımızı, akrabalarımızı, arkadaşlarımızı ikna etmemiz lazım. Geçmişte hangi partiye oy verdiyse versin, 'Bu sefer başka, bu sefer CHP var, oraya ver' diyeceğiz'' şeklinde konuştu.

Günde en az 16 saat çalıştığını aktaran Kılıçdaroğlu, ''Sizden sadece 10 dakika çalışmanızı istiyorum. Söz mü? Siz söz verdiyseniz bu maya tutacak, Recep Bey'in ezberi bozulacak'' dedi.

Kılıçdaroğlu, miting yapmaya değil, halkı selamlamaya geldiğini İfade ederek, buradaki vatandaşların selamını bugün gideceği Antalya'ya götüreceğini kaydetti.

Güneşli'de bir restoranın açılışını yapan Kılıçdaroğlu, Halkalı'da da babası vefat eden CHP milletvekili adayı Ali Özgündüz'e taziye ziyaretinde bulundu.