Anneden 'Lütfen oğlumu yaşatın' çağrısı
İZMİR'in Karaburun ilçesinde, kalbinde doğuştan delik bulunan ve sağlık durumu kritik olan Onur İsmail Kuş'un (3) annesi Hülya Çevik Kuş, doktorların açık kalp ameliyatı yapılması gerektiğini, ancak ölüm riskinin yüksek olduğunu söylediklerini belirtti.
DHAİstanbul'daki özel hastanede görev yapan doktorlara ulaştığını, onların ise yüzde 80 olumlu sonuç alınabileceğini söylediklerini dile getiren Kuş, "Çocuğumu kurtarsınlar, ölmesin, yaşasın" dedi.
Karaburun ilçesine bağlı kırsal Yayla Mahallesi'nde yaşayan ev hanımı Hülya Çevik Kuş (43) ile balıkçılık yapan İsmail Kuş (42) çifti, 3 yıl önce ikinci çocuklarını kucaklarına almanın mutluluğunu yaşadı. İzmir'deki özel hastanede dünyaya gelen oğullarına, Onur İsmail adını veren Kuş çiftinin mutluluğu, bir süre sonra oğullarının sağlık durumu nedeniyle gölgelendi. Doktorlar, aileye oğullarının kalbinde sorun olduğunu söyleyerek, Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne nakletti. Burada yapılan tedavinin ardından Onur İsmail Kuş'un kalbinin delik olduğu anlaşıldı. Anne Hülya Çevik Kuş'un iddiasına göre, doktorlar, 1 yaşına girdiğinde Onur İsmail'e açık kalp ameliyatı yapacaklarını söyledi ve sabah-akşam kullanması için ilaç yazdıktan sonra taburcu etti. Çocuk 1 yaşına girince Kuş çifti, oğulları ile birlikte hastanenin yolunu tuttu. Ancak doktorlar ameliyatın risklerini aileye anlatınca, Hülya ve İsmail çifti, oğullarını ameliyat ettirmekten vazgeçti.
BAYILMALARI BAŞLADI, KALBİ DURDU
Kalbinde 3 santimetrelik delik bulunduğu belirtilen Onur İsmail, bir süre sağlık sorunu olmadan yaşadı. Ancak daha sonra sık sık bayılmaya başladı. Bunun üzerine endişelenen Kuş çifti, oğullarını ameliyat ettirmeye karar verdi. Hülya Çevik Kuş, Onur İsmail'in ameliyat edilmesi için İzmir'dekiler başta olmak üzere devlet ve üniversite hastanelerine gittiklerini, hepsinden de ameliyat olması halinde ölüm riskinin yüksek olduğu yanıtını aldıklarını anlattı. Onur İsmail'in geçen yıl bir kez kalbinin durduğunu ve yapılan müdahale ile yeniden hayata döndürüldüğünü anlatan Hülya Çevik Kuş, şunları söyledi:
"Gittiğimiz doktorların hepsi, 'Ameliyat olursa ölüm riskini göze alacaksınız' diyor. Kimse bize 'Yaşatırız' demiyor. Ben de araştırma yaptım, İstanbul'da özel bir hastanedeki doktorlarla iletişime geçtim. Karaburun Kaymakamlığı'na giderek buradan faksla çocuğumun raporlarını gönderdim. Oradaki doktorlar raporlara baktı ve yüzde 80 bu tür hastalığa sahip olan çocukları yaşattıklarını söylediler. Ben de buradaki doktorların açık kalp ameliyatı yapmak gerektiğini söylediklerini aktardım. İstanbul'daki doktorlar 'Açık kalp ameliyatı olmak zorunda değil, koltuk altından kesiyle de girerek kurtarabiliyoruz' dedi."
'KARDEŞİMİN ÇOCUĞUNUN DA KALBİ DELİKTİ, KAYBETTİK'
Özel hastanenin ameliyat için 50 bin lira istediğini, ameliyat parası için Kaymakamlık ve belediyeye başvurduğunu, ancak henüz sonuç alamadığını belirten Hülya Çevik Kuş, "Oğlum için yapmadığım kalmadı. Ama sonuç yok. Sürekli tedirgin bir şekilde hayatımızı sürdürüyoruz. Çocuğumun kurtulmasını istiyorum, onu birileri ölümden kurtarsın" diye konuştu. Onur İsmail'de aynı zamanda omurga eğriliği (skolyoz) bulunduğunu da ifade eden Kuş, "Oğlum yürüyemiyor, koşamıyor. Elleri ve ayakları morarıyor. Damak içi, dudakları mosmor oluyor. Bayılıyor. Nefesi birden kesiliyor. Kız kardeşimin çocuğunun da kalbi delikti ve onu kaybettik. Aynı şeyi ben de yaşamak istemiyorum" dedi.
'BİR DAHA BAYILIRSA UYANMAYABİLİR'
Onur İsmail'in sürekli ilaç kullandığını, ilaç kullanmadığı zaman bayıldığını anlatan anne Kuş, doktorların kendisini oğlunun bayıldıktan sonra bir daha uyanmayabileceğini söyleyerek her şeye hazırlıklı olmaları gerektiğini konusunda uyardıklarını anlattı. 3 çocuk annesi Hülya Çevik Kuş, "Doktorlar oğlumun 10-11 yaşını göremeyeceğini, biran önce ameliyat ettirmem gerektiğini, aksi takdirde hastalığın kronik kalbe dönüşeceğini söyledi. Artık daha fazla bekletemem. Hayırseverlerden yardım istiyorum. Lütfen çocuğumun yaşaması için yardım edin. Çocuğumu kurtarsınlar, ölmesin, yaşasın" diyerek gözyaşı döktü.