Ankara emniyet müdürü olayında ilginç iddia

Kayseri Emniyet Müdürü olduğu dönemde "örgütlü olarak ihaleye fesat karıştırmak" suçu işlediği iddiasıyla hakkında tutuklama kararı verilen Ankara Emniyet Müdürü Orhan Özdemir ile ilgili ilginç bir iddia ortaya atıldı.

cumhuriyet.com.tr

Kayseri Emniyet Müdürü olduğu dönemde "örgütlü olarak ihaleye fesat karıştırmak" suçu işlediği iddiasıyla hakkında tutuklama kararı verilen Ankara Emniyet Müdürü Orhan Özdemir'in son yaptığı değişiklerin "takip" kaynaklı olduğu iddia edildi.

İlginç olay şöyle gelişti:

Kayseri Emniyet Müdürlüğü'nün ihalelerine fesat karıştırılması gerekçesiyle açılın soruşturma Özel Yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütüldü. Bu soruşturma çerçevesinde 18 Haziran 2010 Cuma günü Özdemir, Savcı Ankara Cumhuriyet Savcısı Cemil Tuğtekin'e ifade verdi. Savcı Tuğtekin, "Özdemir'in sahip olduğu makam ve mevki nedeniyle delilleri karartma ihtimali olması, suçu işlediği yönünde kuvvetli şüphe bulunması nedeniyle" tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Nöbetçi Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi üyesi Selahattin Türkeli, Özdemir'in 4 saat ifadesini aldıktan sonra tutuksuz yargılanması kararı verdi.

Savcı Tuğtekin, bu karara itiraz etti. Hafta başında yapılan itiraz mahkeme heyeti tarafından uygun görülerek 24 Haziran 2010 tarihinde Özdemir hakkında tutuklama kararı çıkardı. Karar özel yetkili Ankara Cumhuriyet Savcılığı tarafından vicahiye çevrilmek üzere Özmedir'in Emniyet Müdürü olarak görev yaptığı Ankara Emniyeti Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesine gönderildi. Ancak karar, Özdemir'in tansiyon rahatsızlığı nedeniyle kaldırıldığı İbn-i Sina Hastanesi'nde olması nedeniyle tebliğ edilemedi.


Dosya temizlik ihalesi

Kayseri'de 2010 Mayıs ayının son haftasında örgütlü olarak bazı ihalelere fesat karıştırıldığı iddiasıyla yapılan operasyonda, Kayserispor 2. Başkanı, Par Grubu'nun sahibi Türker Horoz tutuklanmıştı. Horoz, emniyete ait bir temizlik ihalesine de fesat karıştırdığı yönündeki iddialar üzerine savcılık, soruşturmada Özdemir'i, gizli kalması gereken ihale yaklaşık maliyet rakamlarını E.D. isimli kişiye vererek, "bir suç örgütünün kontrolündeki paravan şirkete ihaleyi kazandırmak, bu suretle örgüte yardım ve yataklık etmekle" suçlamıştı.

Özdemir'in avukatları bugün bir üst mahkeme olan 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne itiraz ederek emniyet müdürünün tutukluluk halinin kaldırılmasını talep ettiler. Ancak tutuklama kararından birkaç gün önce yüksek tansiyon nedeniyle hastaneye yatan Özmedir'in kısa süre önce kritik noktadaki önemli görevlilerin yerini değiştirmesi dikkat çekmişti.


Özdemir'e teknik takip

Ankara Emniyet Müdürü Orhan Özdemir hastaneye yatmadan önce Emniyette önemli bir operasyon yaptı. İstihbarattan sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Muharrem Durmaz, İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Zeki Güven ve Özel Kalem Müdürü Raşit Yüksel'i görevlerinden aldı.

Durmaz ve Güven personel emrine verilirken Raşit Yüksel Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğüne verildi. Özel Kalem Müdürlüğüne görevine ise Emniyet Amiri Ömer Zeren atandı.
Bu durumu değerlendiren emniyet yetkilileri, Özdemir'in ifade verdiği gün kendisine yöneltilen sorulardan Ankara'da görev yaptığı süreç içinde teknik takip yapıldığını anladığını iddia ettiler. Özdemir'in hem cep hem de makam telefonlarından yaptığı görüşmelere ilişkin bilgi ve kayıtların, "Suç unsuru olmamasına rağmen" savcılığa iletilmesi nedeniyle sağlığının bozulduğunu iddia eden emniyet yetkilileri, Özdemir'in yaptığı atamaları da "Her ne kadar istihbarat hizmetleri gereğince bu birimin atamaları Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı tarafından yapılır ise de, idari takdir hakkı il emniyet müdürünündür. Ankara Emniyet Müdürü de bu takdir hakkını kullanmıştır" şeklinde değerlendirdiler.

Emniyet yetkilileri ayrıca, iddiaların doğru olması durumunda Özdemir'in, makamında görev yaparken kendi birimlerince teknik takibe alınan ilk Ankara Emniyet Müdürü olacağını söylediler.

 

"Müvekkilimizin suçsuz olduğundan eminiz"

Öte yandan Ankara Emniyet Müdürü Orhan Özdemir'in avukatı Sadiye Saçlı Sezer, müvekkili hakkındaki yakalama kararının kaldırılması istemiyle Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvurdu.

Avukat Sezer, başvurunun ardından, Ankara Adalet Sarayı önünde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Emniyet Müdürü Orhan Özdemir hakkında, ''ihaleye fesat karıştırmak'' ve ''çıkar amaçlı suç örgütüne üye olmak'' suçlamasıyla yakalama emri çıkartıldığını anımsatarak, son bir haftalık süreci yakından takip etmelerine karşın, basın mensupları kadar fazla bilgi sahibi olamadıklarını söyledi.

Defalarca başvurmalarına karşın ne aleyhlerine olan delilleri ne de suçlamayı tam olarak öğrenebildiklerini ifade eden Sezer, buna rağmen ellerinde olan belgeler ve sorulan sorular doğrultusunda bir hazırlık yaptıklarını, Kayseri'den delil topladıklarını kaydederek, mahkemeye ''yakalama kararının kaldırılması talebini'' ilettiklerini belirtti.

Avukat Sezer, ''Artık konu hukukun elindedir, takdir mahkemenindir. Biz sayın müdürümüzün, müvekkilimizin suçsuz olduğundan eminiz. Bundan en ufak bir şüphemiz yok. Bu süreç tamamlanacaktır. Müdürümüz de bu konuda aklanarak çıkacaktır. Bundan eminiz'' dedi.

Mahkemeye sundukları dilekçede, Emniyet Müdürü Özdemir'in, birlikte suçlandığı şahıslar hakkında Kayseri'de defalarca ''ihaleye fesat karıştırmak'' ve ''çıkar amaçlı suç örgütü kurmak'' suçlarından işlem yaptırdığını bütün belgeleriyle ortaya koyduklarını belirten avukat Sezer, bunlar incelendiğinde olayın açıkça ortaya çıkacağını kaydetti.

Sezer, şu görüşleri ileri sürdü:
''Biz hukuki delillerin tamamını, elimize geçirebildiğimiz kadarıyla sunduk. Sayın savcıdan talep ettiğimiz halde, tanıklarımız var, dinletemedik. Tanıklarımız müvekkilimin altında çalışan personeli değildir. Delilleri karartma ihtimalleri yoktur. Sayın savcıdan aleyhe olan delilleri toplaması gerektiği gibi lehe olan delilleri toplaması gerektiğini de defalarca talep etmemize rağmen, şu ana kadar bu talebimiz kabul görmemiştir. Başka delillerimiz mevcuttur. Gerekirse bunların tamamını da ortaya koyacağız. Ancak yasal olarak, bir hukukçu olarak sunduğumuz delillerden sonra sayın müdürümün hakkındaki yakalama kararının kalkacağından kesinlikle eminim. O nedenle sayın mahkemenin kararını bekliyoruz. Takdir artık hukukun.''

Sezer, ''Özdemir'in sağlık durumunun nasıl olduğu'' sorusuna ise ''Midesinden sorunu var. İbn-i Sina hastanesinde yatıyor. Bugün endoskopi yapıldı. Şu anda iyi diyelim. Allah şifa versin. Ama iyi olacak inşallah. Hayırlısı bakalım'' diye yanıtladı.

''Başvurularına ilişkin ret kararı çıkması halinde Özdemir'in adliyeye gelip gelmeyeceği'' şeklindeki soru üzerine de Sezer, ''Hukuk neyi öngörüyorsa biz sırayla onların hepsini uygulayacağız. Eğer ret kararı çıkarsa, kendisi gelecektir, bu karar yüzüne okunacaktır. Daha sonra biz bunu tutuklamaya itiraz şeklinde, itirazlarımızı tekrar gerekirse yapacağız'' dedi.