Amiral Cem Gürdeniz’den Cumhuriyet’e çarpıcı açıklama: Yine aynı planlar tedavüle sokuldu

Kamuoyunda, ‘Mavi Vatan’ stratejisinin ideoloğu olarak tanınan Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, Cumhuriyet.com’tr’ye demecinde, yükselen Batı kaynaklı dış tehdit ve söz konusun tehdidin potansiyel hedefleri üzerine çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

Mustafa Birol Güger

“Mavi Vatan” kavramının müellifi, emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, Prof. Dr. Barış Doster ile 28 Şubat’ta Cumhuriyet’te yer alan söyleşisinde önemli güncel, stratejik tahlillere yer vermişti. 

ABD’nin Rusya ve Türkiye’yi çevreleme politikası ve Yunanistan’ın bu politikanın icrasındaki rolünün sorgulandığı söyleşide Gürdeniz, “Küresel dengeler değişiyor. Hegemonya el değiştiriyor. ABD’nin tek kutuplu dünya düzeni ortadan kalktı. Çok kutuplu dünya düzenine geçildi” değerlendirmesinde bulunmuştu. 

Sosyal medyada bu sözlere şiddetli itirazlar geldi. Gürdeniz ise kimler tarafından ve neden hedef alındığını Cumhuriyet.com.tr’ye değerlendirdi.

HER YAKINLAŞMADA AYNI KAMPANYA

Yaptığının ‘siyaset’ olmadığının altını çizen Gürdeniz, ‘siyasetler üstü’ bir alan olarak nitelendirdiği ‘Mavi Vatan’ı savunmaktaki tek amacının, Türkiye Cumhuriyeti’nin yüksek çıkarlarını gözetmek olduğunu vurguladı. 

Türkiye’nin, Avrasya uluslarıyla her yakınlaşmasında aynı siyasi kampanyaların tedavüle sokulduğunun altını çizen Gürdeniz’e göre, Kırım üzerinden ‘Türkiye-Rusya’, Uygurlar üzerinden de ‘Türkiye-Çin’ ilişkileri hedef alınıyor.

‘DOST OLMAYAN KUVVETLER’

Türkiye dış politikasının, Türkiye’nin, çıkar ve mecburiyetleri doğrultusunda şekillendiğini ifade eden Gürdeniz, kamuoyuna çağrısında: “milli ve dini duygularımızın, dost olmayan kuvvetler tarafından sömürülmesine izin vermeyin” dedi.

FETÖ’nün Balyoz kumpasında 18 yıl hapis cezasına çarptırılan Amiral Gürdeniz,  2011 yılında tutuklandığında, Deniz Kuvvetleri Plan Prensipler Başkanı’ydı.

İşte, Prof. Dr. Barış Doster’in Tümamiral Cem Gürdeniz ile Cumhuriyet’te yer alan 28 Şubat tarihli söyleşiden önemli satır başları:

“100 YIL ÖNCEKİ ŞARTLAR OLUŞMUŞTUR”

“ABD, gelecekte patlak verecek olası bir Türk-Yunan çatışması sırasında, dengeleri Yunanistan lehine değiştirecek bir konuşlanma sağlıyor...”

“Türkiye’yi 15 Temmuz 2016 gecesi ateş gücüyle terbiye etmeye çalışan bir güce karşı, ona denge olacak bir gücün aleyhine hamle yapıyoruz. Bugün 100 yıl önceki şartlar oluşmuştur. Azerbaycan’da bu yapıldı. Başarılı oldu. Çin ile Orta Kuşak yapılarak bir manevra alanı açıldı. Lehimize oldu. Şimdi Türkiye; Kırım ve Uygur sorunlarını bahane ederek emperyalizmin Türk - Rus ve Türk - Çin dostluğunu baltalamasına müsaade etmemeli. Yunanistan üzerinden kışkırtılan Türkiye, ancak büyük güçler mücadelesi içindeki değerli kartlarını oynayarak bu zorlu süreçten...” 

“ABD’li neocon yazar Michael Rubin, 24 Ocak 2021’de Yunan Ekathimerini gazetesinde çıkan makalesinde (US and Turkey on course for Diplomatic, Economic Collision), Girit’teki yığınaklanmayı ABD’nin Almanya’daki (Ramstein) en büyük denizaşırı hava üssü ile Japonya’daki (Okinawa) deniz üssüne benzetti...”    

“İÇİMİZDEKİ ATLANTİKÇİLER…”

"Rusya ve Türkiye’nin jeopolitik kuşatılmışlığı aynı düzeyde; Türkiye, güneyden ve batıdan kuşatma altında. Doğuda İran ve Rusya’nın olması, Türkiye için önleyici faktörler. Bugün Batı ve Batı’yla birlikte hareket eden Arap âlemi, Türkiye’yi çevrelemeye çalışıyor; Rusya da aynı tehditle karşı karşıya. Baltık’tan çevrelendi. Polonya, Bulgaristan, Yunanistan, Romanya, Ukrayna ve Gürcistan üzerinden çevreleniyor her geçen gün. ABD, bu ülkeleri yeni dönemde yoğun şekilde kullanacağını açıkça söylüyor. Türkiye’yi de bu süreçte Karadeniz’den zorluyor. Montrö rejiminin sahibi olmamıza rağmen Rusya’ya karşı hamlelerde bulunmamızı teşvik ediyor. İçimizdeki Atlantikçiler de bu tuzaklara çanak tutuyor...”