Altın Portakal heyecanı

''Sinemamızın 60'lı Yılları'' ile ''Sinema ve Müzik'' temasının ele alınacağı festivalin açılışı dolayısıyla, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın tarafından kokteyl düzenlendi. Akaydın, burada yaptığı konuşmada, sanatçılara ''hoş geldiniz'' diyerek, kendilerini ağırlamaktan mutluluk duyduğunu söyledi.

Festival nedeniyle Antalya'ya gelen sanatçılardan Tarık Akan, Altın Portakal'ın önceki yıllarda uluslararası bölüme daha ağırlık verdiğini, ancak bu yıl bunun değiştiğini belirtti.
Festivalin çok doğru bir bakış açısıyla hazırlandığını ifade eden Akan, ''Bu nedenle çok mutluyum. Bu benim ülkemin en önemli festivallerinden biri'' dedi. Türkiye'de düzenlenen festivallerde ağırlığın uluslararası bölümlere verilmesine karşı olduğunu anlatan Akan, ''Bu yıl doğrusunu yapıyorlar. Altın Portakal, kendi filmlerimizin festivalidir. Kurulduğundan beri ulusal festivaldir'' dedi. Festivalin açılışına 7 yıldır katılmadığını bildiren Akan, ''1-2 kere ödül aldım, hemen kaçtım'' diye konuştu. Edin Huz da Altın Portakal Film Festivali'nin, sanata duyulan sevgiyi, saygıyı coşturan bir festival olduğunu kaydetti.

Halit Akçatepe, Süleyman Turan, Mustafa Alabora, Altan Erkekli, Yusuf Sezgin, Selma Güneri'nin de aralarında bulunduğu çok sayıda sanatçının katıldığı kokteyl, havai fişek gösterisiyle sona erdi.

'Usta' filminin galası yapıldı

46. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde, Ulusal Uzun Metrajlı Film Yarışması adaylarından ''Usta'' filminin gala gösterimi yapıldı. Genç yönetmen Bahadır Karataş'ın, senaryosunu Ayfer Tunç ile yazdığı ilk filmi ''Usta'', festivalin de gala gösterimi yapılan ilk filmi oldu. Ulusal Uzun Metrajlı Film Yarışması'nda 15 filmle birlikte ödül arayan ''Usta'', seyircilerden ilgi gördü. Seyirci ilgisini, geçen yıl filmlerin gala gösterimlerinde ödenen 8 TL'lik bilet fiyatının bu yıl 5 TL'ye indirilmesinin de etkilediği görüldü.

Genç kuşağın tanınmış oyuncuları Yetkin Dikinciler, Şevket Çoruh, Hasibe Eren ve Fadik Sevin Atasoy'un başrollerini paylaştığı, usta tiyatro sanatçıları Müşfik Kenter, Cihat Akyol, Tomris İnceer ve Ayten Uncuoğlu'nun da rol aldığı filmde, çocukluğundan bu yana uçma hayaliyle yanıp tutuşan Eskişehirli oto tamircisi ''Doğan Usta''nın, evinin ambarında uçak imal etme çabaları ve kendisini terk eden eşi ''Emine''ye tutkulu aşkı anlatılıyor.
 

Sanatçının tepkisiyle yurttaşlar söyleşiye alındı

Filmin gösterimin ardından Antalya Kültür Merkezi bahçesindeki söyleşi alanında düzenlenen basın söyleşisine, filmin yönetmeni Bahadır Karataş ve oyuncular katıldı.
Basın söyleşisine, filmi izleyen ve sanatçıları yakından görmek isteyen yurttaşlar da katılmak istedi. Güvenlik görevlilerinin, ''söyleşinin izleyicilere kapalı olduğunu'' söylemesi üzerine vatandaşlar kapı önünde tepki gösterdi. Söyleşinin başında oyunculardan Şevket Çoruh'un ''Ben söyleşinin halkla birlikte olacağını sanıyordum. Hani bu festival, halkın festivali ya...'' sözlerini, içeri alınmayan yurttaşlar, alkışlarla karşıladı. Sanatçının bu sözlerinin ardından görevliler, salon kapısını açarak vatandaşları içeri aldı.

Sinema ve Televizyon Bölümü Mezunu yönetmen Bahadır Karataş söyleşide, ilk filminin festival izleyicisiyle buluşmasının mutluluğunu yaşadığını, filmde aşk ve tutkuyu Türkiye'nin güncel gerçeklerinin yansımasıyla anlatmaya çalıştığını söyledi. Destanlarda yer alan kahramanlardan Deli Dumrul'un hikayesinden esinlendiğini ve güncel konuları da ele alarak senaryoyu yazdıklarını ifade eden Karataş, filmle ilgili 5-6 yıldır çalıştığını, ''Usta''nın çekimlerini bu yıl Eskişehir'de yaptıklarını anlattı. Filminin politik olmadığını ancak Türkiye'nin bazı güncel sorunları ve hassasiyetlerini de belgesel anlatım şeklinde ele aldıklarını belirten Karataş, Montreal Film Festivali'nde dünya prömiyeri yapılarak ilk kez gösterildiğini dile getirdi. Karataş, Eskişehir'de geçen filmde yer alan çarşaflı kadınların çokluğuyla ilgili bazı eleştiriler aldığını belirterek, ''Bu eleştiriler haklı olabilir. Biraz dozunu kaçırdım galiba. Bu arada gerçek hayata da sadık kalmaya çalıştım. Usta filminden önce, Türk Sinemasında biraz bu gerçekçi yön eksikti'' diye konuştu.

Yaşlı bir izleyici, bir Türk'ün kendi çabasıyla yaptığı uçağı uçururken, Türk bayrağı vurgusunun olmamasının filmde eksiklik olduğunu dile getirmesi üzerine, oyunculardan Şevket Çoruh, ''Türkiye'de her şey Türk Bayrağı ve Atatürk heykellerinin önünde oluyor. 1 Mayıs'ı, Taksim'i görmedik mi amcacığım'' diye yanıt verdi.

Komedi dizileriyle tanınan başrol oyuncularından Hasibe Eren de, senaryoyu getiren yönetmen Bahadır Karataş'la tanışma anını anlatarak, ''Bahadır Karataş'ı, 'Ümit ederim, komiklik yapmamı beklemiyorsunuz değil mi?' diye karşıladım. Benden komedi beklemediğini öğrenince rahatladım. Filmde olmaktan çok mutluyum'' dedi.

Usta tiyatrocu Cihat Tamer de, sayısız tiyatro oyununda ve filmde rol almasına rağmen ilk kez böylesine oyuncuyu taşıyan, ne istediği bilen genç bir yönetmenle çalıştığını belirerek, filme katkı sağlamaktan mutluluk duyduğunu söyledi. Filmde bir insanın tutkularının anlatıldığını, kendilerinin tutkusunun da sanat olduğunu ifade eden Tamer, vatandaşlara, ''Biz de bu mesleği tutku adına seçtik. Ölünceye kadar da hizmet etmeye devam edeceğiz. Siz de bizi bırakmayın'' diye seslendi.

İlgili haberler için tıklayınız:

Halkın 'Portakal'ı başlıyor