Almanya'da seçimlere doğru

Alman Sosyal Demokrat Parti milletvekili Thomas Oppermann, uyumun asimilasyon anlamına gelmediğini, ülkedeki tüm insanların ortak yaşama katılabilmesi için eşit şart ve imkanların sağlanması demek olduğunu söyledi.

cumhuriyet.com.tr

27 Eylül'de yapılacak genel seçimlerdeAlman Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) başbakan adayı olan Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier'in gölge kabinesinde iç işlerden sorumlu olan Thomas Oppermann, aynı kabinede eğitim ve uyumdan sorumlu olan SPD Genel Başkan Yardımcısı Andrea Nahles ile birlikte SPD'nin Berlin'deki genel merkezi Willy-Brandt Haus'ta düzenlenen ''Uyumu sosyal ve demokratik şekillendirmek'' konulu toplantıya katıldı.

Moderatörlüğünü SPD Berlin Eyalet Meclisi Üyesi Ülker Radziwill'in yaptığı toplantıda konuşan Oppermann, günümüzde Almanya'nın bir göç ülkesi olduğu gerçeğinin çoğu kişi tarafından kabul edildiğini ve bunun bile sağlanan önemli bir gelişme olduğunu belirterek, ''Uyum asimilasyon değil, insanların eşit şart ve imkanlarla ortak yaşama katılabilmesidir'' dedi.

Alman politikasının uyum konusunda geçen 30 yıl içinde ihmalleri olduğunu, bu nedenle göçmenlerin ortak yaşama katılabilmesi konusunda fazla imkanları olmadığını ifade eden Oppermann, bu durumu eğitim ve uyum konularını kabinede birleştirerek, değiştireceklerini kaydetti.

Çifte vatandaşlığı önleyen yasanın zamana uygun olmadığını da belirten Oppermann, günümüzde belirli şartlar altında bazı kişilerin çifte vatandaş olabildiklerini, bu imkanın herkese verilmesi gerektiğini söyledi.

Oppermann, ülkede yaşayan tüm göçmenlere yerel seçimlerde oy hakkı ve siyasi partilerde daha fazla görev verilmesini istediklerini belirtti.

Göçmen kökenli insanların resmi kurumlarda da fazlaca yer almadıklarına işaret eden Oppermann, sınırların güvenliğinin korunmasından sorumlu olan Bundespolizei polis teşkilatına 500 göçmen kökenlinin alınmasına dair önerisini tekrarladı.

Farklı din ve kültürden insanların anlaşabilmesi için hoşgörü ve karşılıklı anlayışın şart olduğuna dikkati çeken Oppermann, bu nedenle hem radikal dincilere, hem de aşırı sağcılara karşı mücadele edilmesi gerektiğini kaydetti.

Almanya'da yaşayan Müslümanların çok büyük bir bölümünün barış ve huzur içinde dinlerinin gereklerini yerine getirmek istediklerini ifade eden Oppermann, genç Müslümanların radikalliğe kaymalarının önlenilebilmesi için İslami kuruluşlarla sıkı işbirliği yapılması gerektiğini vurguladı.

Nahles de iktidara gelmeleri halinde bir ''Eğitim ve Uyum Bakanlığı'' oluşturmak istediklerini belirterek, bu konuların birbirleriyle yakından bağlantılı olduklarını savundu.
Bakan olduğu takdirde ülkede yaşayan tüm göçmenlere yerel seçim hakkı verilmesi için mücadele edeceğini ifade eden Nahles, okullarda uzman öğretmenler tarafından İslam din dersinin de verilmesi gerektiğini söyledi.

Göçmen çocuklara örnek teşkil edebilmeleri açısından okullarda daha fazla göçmen kökenli öğretmenin de çalışması gerektiğini kaydeden Nahles, Almanya'da doğan ve 23 yaşına kadar iki vatandaşlıktan birini seçmek zorunda bırakılan göçmen gençlere yönelik uygulamanın kaldırılması için de çaba harcayacağını sözlerine ekledi.