Ali İsmail davasında böbrek taşı engeli

Ali İsmail Korkmaz davasında dün karar çıkması beklenirken, bir numaralı sanığın böbrek taşı ameliyatı olması nedeniyle karar ertelendi.

Alican Uludağ / Cumhuriyet

Eskişehir’de düzenlenen Gezi eylemi sırasında 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz’ın dövülerek öldürülmesine ilişkin Kayseri’de görülen davada, bir numaralı sanık TEM polisi Mevlüt Saldoğan, böbrek rahatsızlığını gerekçe gösterip hastaneye yatınca karar açıklanamadı. Bu nedenle duruşma karar için 21 Ocak’a ertelendi. Ali İsmail’in annesi Emel Korkmaz, “Bir karar çıkacağını beklediği için korkusundan hastalandı. Er ya da geç Alişimin hesabını soracağız” dedi.

Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Ali İsmail Korkmaz davasının 6. duruşması dün yapıldı. Eskişehir’de Ali İsmail’e son tekmeyi atarak ölümüne neden olan tutuklu sanık polis Mevlüt Saldoğan, 23 Aralık’ta Ankara Numune Hastanesi’nde böbreğindeki taş nedeniyle ameliyat olduğu gerekçesiyle duruşmaya getirilmedi. Bu durumu mahkemeye bildiren Saldoğan’ın avukatı Mutlu Karayılan da başka bir duruşmayı mazeret göstererek duruşmaya katılmadı. Diğer tutuklu dört sivil sanık ile üç tutuksuz
sanığın hazır bulunduğu duruşmayı, karar çıkacağı beklentisiyle çok sayıda kişi izledi.

Duruşma başlamadan önce, izleyicilere Ali İsmail Korkmaz Vakfı yararına, siyah-beyaz, sarı-kırmızı ve sarı- lacivert renkli üzerinde Ali İsmail Korkmaz’ın fotoğraf baskısının olduğu formalar dağıtıldı. İzleyiciler, formaları duruşma sırasında giydi. Duruşmayı izleyen Ethem Sarısülük’ün annesi Sayfı Sarısülük’ün yanı sıra CHP milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Şafak Pavey, Muharrem Işık, Musa Çam, İhsan Özkes, Müslim Sarı ve HDP milletvekili Sebahat Tuncel de formaları giydi. Ankara, Mersin, Aydın, Gaziantep ve Hatay baro başkanları da duruşmaya katılarak Korkmaz ailesinin savundu.

 

Savcı tutuklama istedi

Duruşmada savcının değiştiği görüldü. Yeni savcı, daha önceki esas hakkındaki görüşe katıldığını belirtirken tutuklu sanıkların “kuvvetli suç şüphesini gösteren somut deliller” nedeniyle tutukluluk hallerinin devamını, olay günü sivil sanıklara Ali İsmail’i yakalanması talimatını veren polis Yalçın Akbulut’un da tutuklanmasını istedi.

Korkmaz ailesinin avukatı Ayhan Erdoğan, “Mahkeme savcısı diğer polis memuru Yalçın Akbulut’un da tutuklanmasını talep etti. Davanın 1 numaralı sanığı olan, Ali İsmail’e son tekmeyi atan o polisin ve avukatlarının karar duruşmasına katılmaması yargılama sürecini uzatmaya yönelik bir girişim. ‘İktidar mahkeme üzerinde baskı oluştursun da bizi kurtarsın’ diye bakıyorlar” dedi.

Ayhan Erdoğan, bu yargılama sırasında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın esnaflara yönelik asayişi sağlamaları yönündeki sözlerinin kendilerini rahatsız ettiğini, bunun davaya müdahale olarak algılanabileceğini söyledi. Siyasal iktidarın yargıya müdahale niteliği taşıyan girişimlerden uzak durmasını isteyen Erdoğan, Konya’da 16 yaşındaki çocuğun Cumhurbaşkanı’na hakaretten tutuklandığına dikkati çekerken “Buna karşın polis Yalçın Akbulut’un tutuklanmaması vicdanları yaralıyor. Diğer yandan Mevlüt Saldoğan’ın eylemi eziyet çektirerek öldürmedir” dedi. Söz alan baro başkanlarından Mersin Barosu Başkanı Alpay Antmen, “Devlet eliyle bir yaşam hakkına son verilmiştir burada. Sanıklara en üst sınırdan ceza verilmeli ve herkese ders olacak bir karar olmalı” dedi.

Heyetin söz verdiği tutuksuz sanık polis Hüseyin Engin, takdiri mahkemeye bıraktı. Tutuklanması istenen polis Yalçın Akbulut, savcının görüşlerine karşı çıkarak “Hiçbir suçum yok. Bana orada verilen görev eylemcileri sokağa sokmamak, girenleri uzaklaştırmaktı” dedi. Tutuklu sanık İsmail Koyuncu, beraatini isterken “Polislerin ‘tut’ demesinin suç olduğunu bilmiyordum. Suçsuz yere 17 ay yatıyorum” dedi. Diğer tutuklu Ebubekir Harlar, polisin “tut” demesiyle kaçan kişinin önüne geçtiğini, dokunmadığını iddia ederek “Ben hukukçu değilim. Bir polisin yakala demesi suçsa ceza verin” dedi.

Sanıkların avukatları ise görüntülerde dövüldüğü iddia edilen kişinin Ali İsmail Korkmaz olmadığı konusunda savunma yaptı. Bir sanık avukatı, ölen kişinin Ali İsmail olup olmadığının belirlenmesi için görüntülerin Hollanda’da incelenmesini önerdi. Ebubekir Harlar’ın avukatı Kaan Yırtımcı, polisleri suçlayarak “Ben burada polislerden mert olmasını beklerdim. Müvekkilim ve fırıncılar olaya karışmamıştır. Polislerin yakalayın talimatını yerine getirmişlerdir. Ancak polisler bunu açıklamıyor” dedi. İsmail Koyuncu’nun avukatının “Görüntülerdeki kişi, bir siluetten ibarettir. Görüntülerdeki kişi Ali İsmail değildir” ifadesine tepki gösteren Emel Korkmaz, “Oğlum 38 gün hastanede yattı. Siz ne halde olduğunu gördünüz mü” karşılığını verdi.

 

Karar 21 Ocak’ta

Duruşma sonunda kararları açıklayan mahkeme başkanı, sanık avukatlarının soruşturmanın genişletilmesi talebini, daha önce bu konuda karar verildiği için yeniden karar verilmesine yer olmadığına hükmetti. Saldoğan’ı hastalığı nedeniyle mazeretli sayan mahkeme, gelecek duruşmada hazır edilmesi için cezaevine yazı yazılmasına, eğer hastanedeyse en yakın SEGBİS sisteminin kurulu olduğu adliye veya cezaevinden duruşmaya katılmasına karar verdi. Tutuklu etmeyen mahkeme, sanık Yalçın Akbulut’un tutuklanması talebini ise “bu aşamada” reddetti. Emel Korkmaz, mahkeme başkanının okuduğu ara kararın ardından “Bizim çocuklarımız toprakta yatıyor, bu katiller sıcakta uyuyor” diye bağırdı.