Alevilerin kutsal mekanında heykel tartışması

Aleviler tarafından kutsal kabul edilen Düzgün Baba Dağı’nın eteğinde bulunan cemevinin bahçesine Sivas Katliamı’nda hayatını kaybeden sanatçı Hasret Gültekin’in heykelinin dikilmesi tartışma yarattı.

Zehra Özdilek

Yöre halkının ‘Kutsal mekana heykel dikilmez” diyerek karşı çıkması üzerine heykel yerinden söküldü. Gültekin’in eşi Yeter Gültekin, heykelin kaldırılmasına “Hasret Gültekin heykelini yerinden indirenler, Madımak Otel’ini ateşe verenlerden daha da zalimdirler ve bu yıkımcılar 33 canımızı birkez daha katlettiler” ifadeleriyle tepki gösterdi. Düzgün Baba Cemevi Başkanı Sinan Kırmızıçiçek ise “Burası kutsal bir yer. Heykel buraya dikildi. Yöre halkı tepki gösterdi. Alevi kurumları rızalık vermedi” diyerek heykelin ilçe meydanına dikilmesi önerisinde bulunduklarını söyledi.  

 Nazımiye Düzgün Baba Cemevi Yönetim Kurulu’nun 2018 yılında Sivas Katliamı Şehitleri Anı Ormanı – Anıt Projesi yapılması kararını almasının ardından sanatçı Hasret Gültekin’in sanatçı Şiyar Epözdemir tarafından yapılan heykeli geçtiğimiz günlerde Düzgün Baba Cemevi’nin bahçesine dikildi. Heykelin dikilmesi yöre halkını ikiye böldü. Yöre halkının önemli bir kısmı “kutsal mekana heykel dikilmez” diyerek tepki gösterdi. Bölgedeki Alevi kurumlarıyla yapılan görüşmelerin ardından projenin açılışının yapılacağı 16 Temmuz’dan bir gün önce heykelin kaldırılmasına karar verildi. 
Heykelin kaldırılmasına tepki gösteren Hasret Gültekin’in eşi Yeter Gültekin ise heykelin kaldırılmasının onaylayanların bugüne kadar verilen mücadelelerin düşmanları olduğunu dile getirerek, “Toplumsal vicdan ve tarihin vicdanı herkesi yaptıkları, yapmadıkları ve yıktıklarıyla hak ettiği yere yazar. Bu yıkımı yapanlarda tarihin sayfalarında Hınzır Paşa gibi zalimlerin yanına yazılırlar. Toplumsal olarak şu sorulara hep birlikte yanıt aramak durumundayız; Hangi akıl, hangi vicdan ve eylemini savunamayan hangi gizli güç Pir Sultan Abdal’a sahip çıkmak için Sivas’a gitmiş, Madımak Otel’inde savunmasızken kuşatılmış ve diri diri yakılmış çocuklarımızın, yaşlı bilgelerimizin, sanatçılarımızın ve aydınlarımızın anıtını ve isimlerini hoyratça imha edebilir, yıkabilir? Hasret Gültekin heykelini yerinden indirenler, Madımak Otel’ini ateşe verenlerden daha da zalimdirler ve bu yıkımcılar 33 canımızı birkez daha katlettiler” ifadelerini kullandı. 

‘İLÇE MEYDANINA DİKİLMESİNİ ÖNERDİK’  

Düzgün Baba Cemevi Başkanı Sinan Kırmızıçiçek, heykel tartışmasını ve tepkileri Cumhuriyet’e değerlendirdi. Tunceli’nin ocaklar diyarı olduğunu ve heykel konusunda halkın nabzının yoklandığını söyleyen Kımızıçiçek, “Buranın doğal maneviyatıyla kalması yönünde bir kanı vardı. Hasret Gültekin’in heykelini dikmek isteyen arkadaşlara bu kanıyı ilettik” dedi. Kırmızıçiçek heykelin ısrarla Düzgün Baba Cemevi’nin bahçesine dikilmek istendiğini kendilerinin de Nazımiye merkeze dikilmesi yönünde bir öneride bulunduklarını söyledi. Önerilerinin üzerine ısraraların devam ettiğini söyleyen Kırmızıçiçek, “Biz de ‘gelin bütün inanç kurumlarımızı, cemevlerimizi, pirlerimizi, ocaklarımızı Düzgün Baba Cemevi’ne davet edelim. Burada lokma verip hepsinden rızalık alalım. Ortak bir karar verilsin’ dedik. Burası hakkında biz kendi başımıza karar veremeyiz. Burası kutsal bir yer. İnsanlar için büyük bir değer atfediyor. Bu arkadaşlara bu dediklerimin hepsini söyledim ama onlar emek, duygusallık boyutuyla yanıt verdiler, ‘3 yıl emek verdik, Sivas şehitlerinin aileleride bu işin içinde’ diyerek alıp getirdiler heykeli buraya” dedi. Heykel dikildikten sonra yapacak bir şeylerinin kalmadığını bu yüzden bir açılış planladıklarını ama halkın tepkisinin artmasından dolayı yapamadıklarını dile getiren Kırmızıçiçek şöyle devam etti:“ Heykeli buraya diken arkadaşlarda tepkileri gördü. Kimsenin Hasret Gültekin’in şahsına karşı değil sadece buraya heykel dikilmesine karşılar. Ama biz bunu anlatamadık. Beraber bir toplantı yaptık, 3, 4 saat sürdü. Verilen karar ‘bu heykeli alıp Nazımiye çarşı merkezine dikelim” dedik. Onlarda rıza verdi. Dersim deki bazı Alevi kurumlarıyla görüşmelerimiz oldu; onlarda Düzgün Baba’ye heykel dikilip açılışının yapılmasına rızalık verilmeyeceğini söylediler. Onu da ilettim. Bir sürü aslı astarı olmayan Alevi toplumuna zarar verecek bilgiler yayılıyor. Gerçek budur.”