Alanlarda kadın isyanı, Taksim'de polis müdahalesi

Cinayetler, şiddet, baskı, ekonomik kriz ve Diyanet fetvalarının kıskacındaki kadınlar dün meydanları doldurdu. İstanbul’da ‘Feminist Gece Yürüyüşü” yapılmasına izin verilmedi. Polis kadınlara biber gazı ve plastik mermi kullanarak müdahale etti.

ZEHRA ÖZDİLEK-ŞEYMA PAŞAYİĞİT-MAHMUT ORAL-NECATİ SAVAŞ-KURTULUŞ ARI

Kadınlar, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde sokaklara çıkarak özgürlük, adalet, erkek şiddetine son verilmesi çağrısında bulundu. Türkiye’nin dört bir yanında meydanlara akan kadınlar bir kez daha baskı ve şiddete karşı dayanışma sergiledi.

Başkent’te alanlara akın eden kadınlar, Sakarya Meydanı’na koşarak girdi. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra OHAL gerekçesiyle Kurtuluş Parkı’na hapsedilen ve sokağa adım atmalarıyla gözaltına alınan kadınlar, adeta eski kutlama yerlerinin “tadını çıkardı.” OHAL’den önce Kolej Meydanı’ndan oluşturulan yürüyüş kortejleri, bu yıl da ‘yasak’ gerekçesi ile yapılamadı. Meydanda buluşan kadınlar ekonomik kriz ve işsizliğe isyan etti. Bu yıl en büyük vurgusu “ekonomik kriz” ve “işsizlik” oldu. Kadınlar, “Her 10 kadından 7’si işsiz. Kadınlar güvencesiz”, “Kadınlar haklarını ve yaşamlarını seçemiyor”, “Krize ve eşitsizliğe karşı gücümüz birliğimiz”, “Gözlerin kal der gibi gibi ama grevdeyim şekerim” pankartları taşıdı. Kadınların, eylemdeki bir diğer vurgusu ise feminizmi “ahlaksızlık” olarak nitelendiren Diyanet İşleri Başkanlığı’na oldu. Kadınlar, Dinayet’e tepkisini “Fetvalar sizin, sokaklar bizim” diyerek gösterdi. LGBTİ+ bireyler de bayraklarıyla meydanda yerini aldı. Ankara Kadın Platformu öncülüğünde okunan açıklamada ise eşitsizlik, şiddet ve sömürüye karşı dayanışma vurgusu yapıldı.



Cinayetsiz şehir talebi

İstanbul’da Kadın Meclisleri, Kadıköy Kalkedon’da bir araya geldi. Mitingde konuşan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, “Kadınlar, kadın cinayetleriyle, fiziksel, ekonomik, psikolojik, ve cinsel şiddetle karşı karşıya. Haklarımıza yönelik saldırılara ve kadın düşmanlığına karşı dirençle mücadele eden kadınlar her yerde; sokakta, işte, okulda. Öldürülmediğimiz şehirler istiyoruz” dedi. Cumhuriyet Kadınları Derneği üyesi kadınlar da Kadıköy Meydanı Atatürk Anıtı önünde bir araya geldi. Grup adına açıklama yapan Cumhuriyet Kadınları Derneği İstanbul Avcılar Şube Başkanı Vidan Kambur, seçimlerde kadınlara karar mekanizmasında yer verilmemesini eleştirdi.

Diyarbakır’da İstasyon Meydanı’nda toplanan binlerce kadın, “Kadınlar özgürlük için direnişte, kadınlar grevde” sloganıyla miting düzenlendi. Yöresel giysileriyle alana giren kadınlar “Kadın, yaşam, özgürlük”, “İtaat yok, direniş var”, “Susma haykır, kadınlar vardır” sloganları attı. Mitingde, açlık grevi eylemi yürüten Leyla Güven tarafından gönderilen mesaj okundu.



Karne başarısız

Kadın Adayları Desteleme Derneği (KA.DER) “Temsilde Kadın-Erkek Eşitliği Karnesi”ni yayımladı. Karne eşit temsil konusunda ne kadar “başarız” olunduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Karnede yer alan bazı çarpıcı rakamlar şöyle: “TBMM’deki kadın milletvekili oranı yüzde 17.4, 31 Mart seçimleri için gösterilen 3 bin 717 belediye başkanı adayından yalnızca 249’u kadın. 127 devlet üniversitesinden sadece 6 tanesini, 69 vakıf üniversitesinden de yalnızca 12’sini kadın rektörler yönetiyor.” Öte yandan, Dünya Bankası’nın “Kadınlar, İş Dünyası ve Hukuk” raporuna göre Türkiye, erkek ve kadınlara yasal olarak eşit ekonomik haklar tanınması bakımından 187 ülke arasında 85. sırada yer aldı.

Körfez Bağımsız Kadın Dayanışması’nın “Kadınlar durursa hayat durur” başlığıyla yaptığı açıklamada ise, “Bizler, varlığını kadın düşmanlığına bağlayan sistemden bıktık!” denildi. Mor Çatı Kadın Sığınağı da “Bizler de kadınlardan aldığımız güç ve dayanışma ile bu yıl da ‘Yaşasın feminist mücadelemiz!’ diyoruz” açıklamasında bulundu.

Kadıköy Belediyesi’nin desteğiyle, Potlaç adı altında örgütlenerek takıdan ahşaba, el işlerinden yiyeceğe kadar birçok alanda üretim yapan kadınlar Potlaç Kadın Kooperatifi’ni kurdu.
9 öğrenciye gözaltı

İzmir’de Ege Üniversitesi Kampusu’nda Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle basın açıklaması yapmak isteyen öğrencilerden 9’u gözaltına alındı.

Polis gaza boğdu

İstanbul’da kadınların 2003 yılından beri her sene düzenlediği “Feminist Gece Yürüyüşü”nün yapılmasına izin verilmedi. Polis kadınları kalkanlarla iterek ve biber gazı ve plastik mermi kullanarak müdahale etti. İstanbul Taksim Meydanı’ndan arama yapılarak Fransız Konsolosluğu’nun önüne alınan kadınların Tünel’e yürüyüşünü engellemek için 200 metre ileriye barikat kuruldu. “Her sene aynı şey” diyerek tepki gösteren kadınlar “Korkmuyoruz, susmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Yaşasın kadın dayanışması” sloganları attı. 

Barikatın açılması için “aç, aç” diye protesto eden kadınlara çevik kuvvet ve biber gazı ile müdahale edildi. Kalkanlarla itilerek sıkıştırılan kadınlar ezilme tehlikesi geçirdi. Biber gazından dolayı fenalaşanlar kepenklerini yarıya indiren dükkânlara vurarak yardım istedi. Güvenlik güçleri müdahale ettikleri kadınları Sıraselviler Caddesi’ne yönlendirdi. Ardından anons yapan polis, kadınların Sıraselviler Caddesi’nde dağılmadığı takdirde müdahale edeceğini duyurdu. Uzun bir süre sokaklardan dağılmayan kadınlar ara sokaklardan İstiklal Caddesi’ne çıkmaya çalıştı. Ara sokaklarda Yunus polisler köpeklerle kadınlara müdahale etti. Bir süre slogan atarak bekleyen kadınlar açıklama yapamadan dağıldı.

Polisin engellemelerine karşı açıklama yapan Feminist Gece Yürüyüşü çağrıcıları, “Soruyoruz: Bu toplumun yarısını oluşturan kadınların haklarından rahatsız olan, kadınların sesini kısmaya çalışan devlet kimin devleti? Yılların mücadelesiyle kazandığımız haklardan ve 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşümüzden vazgeçmeye hiç niyetimiz yok” dedi.

Ankara’da gece yürüyüşü

Ankara Sakarya Meydanı’nda yapılan Feminist Gece Yürüşüyü ise saat 20.00’de başladı. “Kadın cinayetleri politiktir”, “Hür doğdum, hür yaşarım”, “Kadın kadındır, çiçek abbastır” pankartlarının taşındığı eylemde “Kadın, yaşam, özgürlük” sloganları atıldı. Kadın Meclisleri de açıklamada, “Öldürülmediğimiz, geçinebildiğimiz, yönetebildiğimiz, özgürce yaşayabildiğimiz şehirler istiyoruz” ifadelerine yer verdi.