AKP'nin kritik 1 yılı

AKP içinde, “Ya başaracak ya kaybedeceğiz” görüşleri seslendiriliyor. Eli kulağındaki kabine revizyonunun çapı seçim tarihini belirleyecek

Erdem Gül

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, AKP Genel Başkanı olarak yeni parti vitrinini belirlemesinin ardından gözlerin çevrildiği kabine revizyonuna, parti için ilk kez “siyasi gelecek” açısından da anlamlar yükleniyor. Parti içinde, artık bugün yarın diye beklenen kabine revizyonunun 14 yıllık iktidarın en kritik bir yılına girildiği tespiti içinde ele alınıyor.

Erdoğan’ın genel başkan olup parti vitrinini de seçmesinin ardından kabine revizyonu zamanlama açısından artık Ankara için “eli kulağında” olarak görülüyor. Başlangıçta Erdoğan’dan kabine revizyonu için güçlü bir işaret gelmeyince “yapılmayacak” görüşü de yaygınlık kazandı. Ancak AKP kulislerine göre kabine revizyonu için karar alındı, gerçekleşmesi bekleniyor. Erdoğan’la birlikte Başbakan Binali Yıldırım da bu konuda suskunluğu tercih etseler de bugünkü haftalık olağan görüşmeler sonrası kabine revizyonuna kesin gözüyle bakılıyor.

AKP’nin geleceği

Kabine revizyonu, öteden beri tam iktidardaki tüm partilerdeki gibi AKP’liler için “kırmızı plaka” açısından büyük bir heyecanla bekleniyor. Parti içinde de tüm revizyonlar öncesinde olduğu gibi “bakan toto” tahminleri de en çok ilgi çeken konuların başında geliyor. Ancak parti yönetiminin bakışını yansıtan kulislerde bu kez durumun farklı olduğunun altı çiziliyor. Ve kabine revizyonunun da ilk kez farklı ve kritik anlamlar içereceğine dikkat çekiliyor.

Seçimlere ilişkin işaret

Milletvekilleri arasında kimlerin bakan olacağı ve isimler tartışması çok ilgi çekici ama parti yönetimine göre kabine revizyonu, 16 Nisan referandum sonrasında partinin nasıl yürüyeceğini belirleyecek nitelikte önemli olacak. Bu özelliğiyle partinin geleceğini de ilgilendirecek önemdeki revizyonun seçimlerin 2019’da zamanında ya da öne çekilip çekilmeyeceğinin de işareti olacağı belirtiliyor. Bu konuda AKP kulislerinde konuşulan iki bakış açısı şöyle:

* Kabine revizyonunda isimler elbette önemli ama isimlerden çok revizyonun çapı belirleyici nitelikte olacak. Adeta partinin yol haritasını ortaya koyacak. Partideki analizlere göre eğer kabine revizyonu büyük çaplı olursa, yani en az 5 ile 10 bakan arasında değişim olursa, bu seçimler için 2019’un beklenmeyeceği anlamına gelecek. Bu çapta bir revizyonla oluşacak kabinenin tek anlamı da “seçim kabinesi” kurmak olacak. Büyük çaplı bir revizyon halinde bu yıl sonbaharda, olmazsa en geç 2018’de erken seçime gidecek. Parti, hayati önemdeki başkanlıkla birlikte parlamento seçimleri öncesi en son gücünü sahneye koymuş olacak. Ve tüm imkânlar devreye girdirilecek.

* Revizyonda ikinci olasılığı ise daha dar bir değişim oluşturuyor. Partide, böylesi bir kararın, partinin elindeki tüm kozları sahaya sürmek olmayacağı için Erdoğan’ın 2019 takvimini bekleyeceği şeklinde algılanacak. Küçük çaplı bir revizyonla oluşacak yeni kabine seçim öncesi son kabine olarak görülmeyecek. Partinin 2019’a doğru gidişi olarak görülecek böylesi bir değişimde, bu tarihe kadar sahada yaşanacak konjonktürel gelişme ve tıkanmalara bağlı olarak çok sayıda küçük çaplı revizyonların devam edeceği beklentisi oluşacak.

Beklenti yüksek ama

Revizyon konusunda neredeyse son ana gelinmiş olamasına karşın parti yönetiminin bu iki seçenekten hangisini tercih edeceği konusunda kesin bilgi bulunmuyor. Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olmasına karşın partinin başına geçmesiyle beklentiler çok yükseldi. Parti içinde de kabine revizyonunun büyük çapta olabileceği beklentisi arttı. Bu beklenti ve 16 Nisan’daki yüzde 51-49 oranı nedeniyle kritik hale gelen seçimler nedeniyle revizyonun radikal ve büyük çaplı olması gerektiği ifade ediliyor.

Ancak Erdoğan’ın, tüm bu beklentilere karşın MKYK ve devamı niteliğindeki MYK’de dar bir revizyonu tercih ettiğine dikkat çekiliyor. Bu nedenle aynı şekilde taşların büyük ölçüde oynatılmayacağı dar ve küçük ölçekli bir kabine revizyonuna şans tanıyanların sayısının daha çok olduğu gözleniyor. Bu görüşte olanlar, Erdoğan’ın başkanlığına destek veren MHP ortaklığını da gözeterek bu aşamada bir seçim kararı almayıp, süreci izleyeceği, kabine revizyonunun da bu görüşün yansıtacağı analizlerini seslendiriyor.