AKP'den Rıza Sarraf yasası

Rüşvet operasyonunda altın kaçakçılığıyla suçlanan Sarraf’ı kurtarmak için, torba yasayla değişiklik yapıldığı öne sürüldü.

cumhuriyet.com.tr

Tarihin en büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonu olarak adlandırılan 17 Aralık operasyonunda gözaltına alınan altın kaçakçısı İranlı Rıza Sarraf için AKP'nin yasa değiştirdiği iddia edildi. Buna göre Meclis'te görüşülen torba yasa içinde 5607 sayılı yasada yapılan düzenleme ile altın kaçakçılığının, para ve hapis olan cezasının sadece para cezasına çevrilmesi ve 4458 sayılı gümrük kanununa dahil edilmesi sağlandı. 28 Mart 2013'te Meclisten çıkan yasa 11 Nisan 2013'te Resmi Gazete'de yayımlandı.

ALTININ YAKALANMASI

Taraf gazetesinin haberine göre; geçtiğimiz yıl ocak ayında Atatürk Havalimanına inen uçakta 1.5 ton altın bulundu. Kargonun Türkiye'ye girişi için belge ibraz edilmedi. Uçağa el konuldu, mühürlendi ve müfettişlerce soruşturma açıldı.

1 Ocak 2013 tarihinde ULS havayollarına ait uçakta yakalanan 1.5 ton altının, Gana'da bulunan Omanye Gold Mining LTD. şirketi tarafından; 500 kilogramlık kısmının Sabiha Gökçen Havalimanı'ndaki Duru Döviz ve Kıymetli Madenler Şirketi'ne, geri kalanının ise İran'da bulunan Sorinet Holding isimli şirkete gönderileceği ifade edildi. Ancak kargonun Türkiye'ye girişi için gerekli hiçbir evrak ibraz edilemedi ve bu arada altın kasalarının içinde Beylikdüzü'nde Master Turizm isimli şirketin künye bilgilerinin yazılı olduğu gümrük yetkililerince tespit edilerek kayıt altına alındı. Bunun üzerine uçağa el konularak gümrük yetkililerince mühürlendi. Daha sonra 17 Aralık'ta yapılan operasyonda Rıza Sarraf , bu kargonun kendisine ait olduğunu ancak altının ithalat vergisinden muaf olması nedeniyle gümrüğe bildirilmediğini kabul etti.

ADRES DEĞİŞTİRİLDİ

O dönemde olayın basına yansımasından sonra kulislerde konuşulan iddiaya göre Ankara'dan bir Bakanın devreye girmesi üzerine evraklarda kargonun alıcı adresi Dubai, içeriği de doğal taş olarak değiştirildi ve uçak 18 Ocak Günü hiçbir adli işlem yapılmadan Dubai'ye hareket etti. Konunun basına yansımasından sonra Gümrük ve Ticaret Bakanı, müfettiş görevlendirerek konunun 1 ay içerisinde soruşturulması için talimat verdi.

İstanbul Gümrük Bölge Müdürü, mühürlenmiş uçağı aramak isteyen İstanbul Kaçak İstihbarat Müdürünün uçağı neden aramak istediğine dair yazılı olarak savunmasını istedi. Bakanlığın görevlendirdiği müfettiş ise Gümrük Kanunu'nun 239. Maddesi uyarınca eşyanın fiyatının onda biri oranında para cezası kesilmesini ve 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu uyarınca idari para cezası verilmesini istedi.

CHP'NİN İDDİASI

CHP'ye göre Hükümet aslında bütün bu gelişmeleri 17 Aralık operasyonundan önce biliyordu. CHP Tokat milletvekili Orhan Düzgün, "Durup dururken bu yasa niye değiştirildi. Biz bilmiyormuşuz ama iktidar biliyormuş" dedi. CHP'li Orhan Düzgün, eşyanın vergiye tabi olsun ya da olmasın gümrüğe bildirilmeden ülkeye sokulmasının suç olduğunu belirterek şöyle dedi:

"Eşyanın ülkeye gümrüğe bilgi verilmeden sokulması, değer tespiti için gereken işlemlerin yapılmaması, uçağın kaçakçılık şubesi tarafından aranmasının engellenmesi, uçağın evraklarının değiştirilerek Dubai'ye Doğaltaş denilerek gönderilmesi gibi sabit bulgular mevcutken müfettiş sadece gümrük kanununun 239. Maddesi ve 1567 sayılı Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında Kanun uyarınca işlem yapılmasını istemiş bu vesileyle görev ve yetki alanının dışına çıkmış 5607 sayılı Kaçakçılık Yasasının 3/11 . Maddesinin uygulanmasını istemeyerek olayı örtbas etmiştir. Yani kaçakçılığı görmezden gelmiştir."


EYLEM KABAHAT SAYILDI
Orhan Düzgün, "Sırf bu uçak için Meclis'ten yasa çıkarılmıştır. Dolayısıyla Bakan'ın bu konuya müdahil olduğu çok açıktır. Meclis bir yolsuzluğun aklanması için kullanılmıştır" açıklamasını yaptı.

Bakanlığın uçağın yurt dışına çıkmasına izin veren gümrük yetkilileri hakkında da bir işlem yapmadığına dikkat çeken Düzgün, olayda uçağı aramak isteyen İstanbul İstihbarat Muhafaza Müdürü'nün de görevden alınarak İstanbul dışına tayin edildiğini söyledi.

NASIL KURTARDILAR?
28 Mart 2013'te TBMM'den çıkan yasa ile 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele yasasının 3. maddesindeki kabahatler kaldırılıp 4458 sayısı Gümrük yasasının 235. maddesindeki kabahatler düzenlendi. Böylece Sarraf'ın yakalanan malın en az 2 katından fazla para cezası ve 1-5 yıl arası olacak cezası, yakalanan malın yüzde 10'u kadar para cezasına düşürüldü.