AKP’de listeler beklentiyi karşılamadı
60 şehrin adayını açıklayan AKP’de, aday seçimi eleştiriliyor.
Emine Kaplan
23’ü büyükşehir olmak üzere 60 ilin belediye başkanını açıklayan AKP’de aday seçimine yönelik eleştiriler dile getiriliyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday gösterilen eski Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’nin doğru bir seçim olmadığını belirten bazı partililer, “İzmir’de CHP ile olan oy makası açılır” yorumu yapıyor. İstanbul adaylığına kesin gözüyle bakılan TBMM Başkanı Binali Yıldırım için “protokol” arayışı da tartışılıyor. Yalnızca Yıldırım için bir protokol düzenlemesinin doğru olmayacağı vurgulanırken, 30 büyükşehir belediye başkanının tüm ili temsil etmesi nedeniyle protokolde vali ile eşit konuma getirilebileceği belirtiliyor.
MHP ile ittifak görüşmelerini sürdüren AKP, adayı açıklanmayan 21 il için bu görüşmelerin sonuçlanmasını, MHP’ye jest olarak aday gösterilmeyecek illerin netleşmesini bekliyor. Adayları açıklanan 60 şehirle ilgili olarak aday seçimi ise parti içinde tartışılırken, bazı adaylarla ilgili “doğru seçim” olmadığı yorumları yapılıyor. 60 ilde, 2 bakan yardımcısı, 5 eski bakan, 2 eski milletvekili, 14 mevcut belediye başkanı, 1 milletvekili ve genel başkan yardımcısını aday gösteren AKP’nin diğer adayları ya mevcut ya eski il başkanı ya da bürokratlardan oluştu. Parti kulislerindeki “sürpriz isimler” beklentisi boşa çıkarken, bazı aday seçimleri de eleştiriliyor.
‘İzmir’de makas artar’
Bazı partililer, ‘değişim’ adı altında mevcut belediye başkanlarının çoğunluğunun yerine yeni isimlerin aday gösterilmesini eleştirirken, özellikle İzmir’e Denizlili eski Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’nin, Ankara’ya Kayserili Mehmet Özhaseki’nin aday yapılması örnek gösteriliyor. İzmir’in dışarıdan bir isme sıcak yaklaşmayacağını, Zeybekci’nin bu nedenle İzmir seçmeninin gönlünü kazanmada güçlük çekeceğine işaret ediliyor. Parti kulislerinde, “Parti teşkilatından ya da İzmir milletvekilleri arasından bir ismin aday yapılması daha doğru bir tercih olurdu. Eğer CHP iyi bir ismi aday gösterirse iki parti arasında oy makası artar” görüşü dile getiriliyor. Özhaseki ile ilgili de Ankara’da benzer bir durumun olduğu belirtilirken, Özhaseki’nin diyaloğa açık ve halkla sıcak ilişki kurabilme özelliği nedeniyle Kayserili olmasından kaynaklanan dezavantajı giderebileceği kaydediliyor. Melih Gökçek’in istifasının ardından yerine seçilen Mustafa Tuna’ya, Keçiören’den adaylık önerildiği, ancak Tuna’nın kabul etmediği öğrenildi.
Masada olan iller
MHP ile ittifak masasında olan Adana, Osmaniye, Mersin, Manisa, Isparta ve Kars ile ilgili olarak hem il milletvekilleri hem de teşkilatlarında endişeli bekleyiş sürüyor. Söz konusu illerin milletvekilleri, kendilerine gelen tepki mesajları nedeniyle sıkıntılı günler geçiriyor. Kulislerde, “Bu illerde belki partimiz aday çıkarmayacak. Bu durum seçmende ve teşkilatlarda küskünlük ve tepki yaratabilir. Ancak Cumhurbaşkanı’nın vereceği karara da kimse itiraz etmez. Ankara ve İstanbul’u kazanmak parti için şu anda daha önemli” görüşü dile getiriliyor.
Yıldırım’a ‘protokol’ arayışı İstanbul adaylığına kesin gözüyle bakılan TBMM Başkanı Binali Yıldırım’ın, belediye başkanı seçilmesi durumunda protokol sırasında gerilere düşmesini önlemek için formül aranıyor. Bazı parti yöneticileri, “Önce protokolda 2. sırada olan Başbakanlık, şimdi 1. sırada olan TBMM Başkanlığı görevini yürüten bir kişinin bu görevi bırakarak belediye başkanlığına aday olması büyük bir fedekarlık. Vali de büyükşehir belediye başkanı da tüm ili temsil ettiği için sadece büyükşehir belediye başkanlarının protokolde 1. sıradaki valiyle eşit konuma getirilmesi düşünülebilir” değerlendirmesini yapıyor. |