"AKP döneminde öğretmenlik giderek değersizleşti"
Eğitim Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç, "Türkiye'de eğitimin Milli Eğitim Bakanlığı'nın gösterdiği tozpembe tablonun tersine her geçen yıl yaşanan yıkılmalarla" adeta bir enkaz haline geldiğini savundu.
cumhuriyet.com.trEğitim Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç, Eğitim Sen tarafından hazırlanan "2010-2011 Eğitim-Öğretim Yılı Başında Eğitimin Durumu" başlıklı raporu açıkladı. Eğitim Sen'in raporunda eğitim sisteminin genel değerlendirmesini yaptıklarını ve ortaya çıkan tablonun bir enkaz olduğunu ifade eden Kılıç, MEB'in özellikle AKP döneminde izlediği politikalar nedeniyle öğretmenlik mesleğinin giderek değersizleştirildiğini savundu.
'Çocuklar mutlu değil'
Kılıç, raporun sonuç bölümünü de değerlendirirken, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'nun "okullarda 'mutlu çocuklar' olmasını istiyorum" ifadesine atıfta bulundu. Kılıç, "Bakan'ın bu sözlerine karşın okullar ve eğitim sistemimizin çocukların mutlu olabileceği nitelikte olmadığı açıkça görülmektedir. Eğitim Sen olarak geleceğimizin bu enkazın altında yok olmaması için acil adımlar atılması zorunluluğunu ve kamusal, parasız, demokratik, nitelikli, bilimsel ve anadilinde eğitim hizmetinin hayata geçirilmesi için somut adımların atılmasını bir kez daha talep ediyoruz" diye konuştu.
Kılıç, raporda yer alan eğitim sistemine ilişkin sorunları 18 başlık halinde şöyle açıkladı: "Öğretmen açıkları giderilmemiş, sayıları 400 bini bulan işsiz öğretmenlerin atamaları yapılmadığı gibi, mevcut öğretmen açıkları, sayılarının yüz bini aştığını tahmin ettiğimiz ücretli ve vekil öğretmenler aracılığıyla kapatılmaya çalışılmaktadır. Öğretmen açığı evrensel ve bilimsel kriterlere göre hesaplanmamaktadır. Eğitim kamusal hak olmaktan çıkmış paralı hale getirilmiştir. 2010 - 2011 eğitim ve öğretim yılının ekonomik yükü yine velilerin omuzlarına yüklenmiştir. Okullar açılırken okulların fiziksel sorunları giderilmemiştir. Türkiye'de okul ve derslik sayısı öğrenci sayısına paralel olarak ve ihtiyaca yanıt veren düzeyde değildir. Okulların üçte ikisinde ikili eğitim yapılmakta, birleştirilmiş eğitim ve taşımalı eğitim uygulamaları sürmektedir."
Ders kitaplarının dağıtımı
Ders kitaplarının ücretsiz dağıtımının, AKP'nin rant dağıtım aracına dönüştüğünü bildiren Kılıç, "Kalabalık sınıflarda eğitim hem öğretmenler hem de öğrenciler açısından önemli bir sorun olmayı sürdürmektedir. Okulların fiziki yapı ve donanım açısından yaşadığı eksiklikler sağlıklı bir eğitim hizmetinin verilmesini güçleştiren önemli bir unsurdur. İlköğretimde okullaşma oranı yüzde 98'ler düzeyindedir. Ortaöğretimde ise okullaşma oranının yüzde 60'lar civarında kalması düşündürücüdür" diye konuştu.
Kılıç, okula gitmeyenlerin önemli bir bölümünün kız çocuklarının oluşturduğuna dikkat çekti ve değerlendirmesini şöyle sürdürdü: "Türkiye'de 8 milyonun üzerinde engelli vardır. Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 12'sini oluşturan engellilerin eğitim hakkından yeterince faydalanabildiklerini söylemek mümkün değildir. Sayıları 1 milyonu bulan 4-18 yaş arasındaki engelli çocukların ancak 30 bini kadarı eğitim hakkından yararlanabilmektedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Danıştay'ın kararlarına rağmen zorunlu din dersi uygulamasının değişimi ile ilgili herhangi bir somut adım atılmamıştır. Bireylerin kendi anadillerinde eğitim görme hakkı önündeki engeller sürmektedir. Eğitim ve bilim emekçilerinin ekonomik, demokratik, sosyal ve özlük haklarında kayda değer bir iyileştirme yapılmamıştır. Eğitimde eşitsizlik ve adaletsizliğin en önemli göstergelerinden birisi olarak bölgeler ve iller arası gelir dağılımındaki eşitsizlik devam etmektedir."
Anadolu liseleri
Ekonomik olanakların kısıtlılığının, çocuğun okula devamını engelleyen en önemli faktör olduğunu kaydeden Kılıç, "Genel liselerin Anadolu liselerine dönüştürülmesi öğrenci ve öğretmenleri mağdur edecek. Eğitimin herhangi bir alanında düzenleme yapılırken eğitim sendikalarının görüşlerine başvurulmaması, yaşanacak mağduriyetleri daha da arttırmaktadır" dedi.