Aklıma sen sahip çık!
Bozlu Art Project’te 12 sanatçının katılımıyla başlayan ‘Mad World’ başlıklı karma sergi 25 Ağustos’a kadar sanatseverleri bekliyor
Emrah Kolukısaİki hafta oldu ama seçim bunalımını hâlâ atamadık üstümüzden. Bir yandan da üniversite sınavları, doların önlenemez yükselişi ve patatesin soğanla birlikte hükümranlığını ilan ettiği sağlı sollu salvoların sürdüğü bir gündem... Yetmediyse son 14 yılın en yüksek enflasyonunu verelim: yüzde 15.39. O da yetmediyse çocuk cinayetleri, kadın cinayetleri, hayvan cinayetleri... Günümüz Türkiye’sinde yaşayıp da akıl sağlığınızı koruyabiliyorsanız bravo size. Muhtemeldir ki havuz medyasından başka bir şey takip etmiyor, sosyal medyayı hiç bilmiyor ve Cumhuriyet’i ise çoktan kapandı sanıyorsunuz. Bu satırları da okuyamayacaksınız elbette. Biz iyisi mi deliliğin sınırlarında gezdiğimiz hayatımıza geri dönelim ve Bozlu Art Project’in tam da yaşadığımız günlere denk düşen “Mad World” (Deli Dünya) başlıklı sergisine bir göz atalım. Delilik denince akla gelen ilk isimlerden biri Erasmus. Onun “Deliliğe Övgü” adlı klasikleşmiş yapıtı çağlar boyunca öneminden bir şey kaybetmediği gibi, tuhaftır, her çağa da sözü olan bir eser; tabii anlayana. Kaosun artık kontrollü bir yönetim biçimine evrilmeye başladığı zamanımızda belki de toplumsal delilik denen şey dünyanın içinde bulunduğu durumu teşhis etmeye en çok yaklaşan kavram. İşte Bozlu Art Project’in 2018 yazı için derlediği “Mad World” sergisi de bu kavramdan yola çıkarak yaratıcılığın insafına sığınıyor, sığınak oluyor.
12 sanatçıdan Deli Dünya
Küratörlüğünü Oğuz Erten’in yaptığı “Mad World”e katkı sunan 12 sanatçı içinde Murat germen, Ali Alışır, Server Demirtaş, Çağatay Odabaş gibi son yıllarda adlarını sık sık duyduklarımız dışında Gamze Taşdan, Burcu Aksoy gibi görece yeni isimler de var. Her biri ‘delilik’ temasından yola çıkan eserler farklı bakış açıları, ilginç açılımları ve popüler kültürden ödünç alınan kimi imgeler eşliğinde zihnimizde uyandırdıkları çağrışımlarla üzerinde uzunca durmayı hak eden işler. Server Demirtaş’ın yeni otomatonu “Saklanan:Hiding”, ona yaklaştığınızda elindeki örtünün altına saklanan bir figür örneğin ve delirmiş toplum karşısında kendini saklamaya proglamlanmış günümüz insanını çağrıştırabilir pekâlâ. Ya da Çağatay Odabaş’ın “Mad Max” filminin ‘kötü adam’ı Immortan Joe’nun imgesiyle deliliği özdeşleştirdiği, iktidarı günümüzde olduğu gibi gelecekte de şiddetle evlendirdiği politik çağrışımları bir hayli yüklü işi “The President” (Başkan). Veya Gamze Taşdan’ın elindeki silahla bir film noir afişinden fırlamış gibi duran alımlı bir kadını biteviye resmettiği ve tekrarlanan imgenin zihnimizde bir takıntıya dönüşmesine yol veren işi “Burası Teksas”... Yukarıda saydığımız isimlere ek olarak İlgen Arzık, Sinan Demirtaş, Evren Erol, Tülay İçöz ve Semih Zeki’nin de yer aldığı “Mad World” 25 Ağustos’a kadar Nişantaşı’ndaki Bozlu Art roject’te görülebilir. Akıl sağlığınızı korumayı garanti etmez belki ama bir kaç sorununuza ilaç olmayı başarabilir gibi duruyor bizce.