Akit'e hoşgörü istedi
Yaptığı haberle Ankara Üniversitesi'ni "örgüt evi gibi" gösteren köktendinci Akit gazetesine şikâyet üzerine "hakaret" suçundan başlatılan soruşturmada takipsizlik kararı verildi.
cumhuriyet.com.trAİHM kararlarına göre ifade özgürlüğünün, demokratik toplumun vazgeçilmez öğesi olduğunu belirten savcılık, “bunun da toplumun ilerlemesinin ve her insanın gelişmesinin temel şartlarından biri olduğu”nu belirtti ve Akit’e “hoşgörülü olun” mesajı verdi.
Akit gazetesi ve ona bağlı habervaktim.com’da Ankara Üniversitesi’ne ilişkin “AÜ örgüt evi gibi”, “Öğrenci evi mi örgüt evi mi”, “İletişim fakültesi işgal altında mı”, “İLEF baştan kokmuş” başlıklı haberler yayımlandı. “AÜ örgüt evi gibi” başlıklı haberde, “Yeni Akit’in ele geçirdiği fotoğraflar, üniversitenin birçok biriminin marjinal, sol ve bölücü grupların kontrolünde olduğunu ortaya koyuyor” ifadesi kullanıldı. Bir haberde de “fakültede torpilin, adam kayırmanın, göz yummanın yıllardır süregeldiği ve PKK üyeliğinden ceza alan bir öğrencinin hiçbir derse girmeden 90-100 puanlarla dersleri geçtiği ve devamsızlıktan kalmadığı” iddiası ortaya atıldı. Üniversitedeki bir öğretim üyesi, Akit gazetesi hakkında suç duyurusunda bulundu.
Hakaret kastı yokmuş
Ankara Basın Savcılığı, takipsizlik kararı verirken, ilginç değerlendirmelere yer verdi. Haberlerde hakaret kastı ile hareket edilmediği öne sürülen kararda, AİHM kararlarına göre, ifade özgürlüğünün, demokratik toplumun vazgeçilmez öğesi olduğuna dikkat çekildi. Kararda, şöyle denildi: “...İfade özgürlüğü, sadece hoşa giden ya da insanları incitmeyen veya önemsenmeyen ‘bilgi’ ve düşünceler için değil, devleti ve toplumun herhangi bir kesimini inciten, şoke eden veya rahatsız eden bilgi ve düşünceler için geçerli olması demokratik toplumun olmazsa olmaz koşullarını oluşturmaktadır. Çoğulculuk, hoşgörü ve açık görüşlülük bunu gerektirir. Anayasanın 26 ve 28. maddeleri ile Avrupa İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunması’na ilişkin sözleşmenin 10. maddesinde öngörülen ve AİHM kararları ile desteklenen düşünce ve olayları açıklama ve yayma hürriyeti, fikir özgürlüğünün ana temasıdır. Belli görevleri üstlenmiş, fikirleri takip edilen ve halka mal olmuş kişilere ilişkin tahammül eşiğinin daha ileri seviyede olması ve bunun somut olayda aşılmamış oluşu, bu kişilerin eleştirilmeleri karşısında esnek bir yaklaşım tarzı gösterilmesi gerektiği göz önünde bulundurulduğunda açıklamaların eleştiri ve haber verme sınırları içerisinde kaldığı anlaşılmakla kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.”