Akit yazarından Kanal İstanbul savunması: Türkiye NATO'nun ucuz asker deposu
Hükümete yakın Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, bugünkü köşesinde "Montrö fosil bir sözleşme mi!" başlıklı bir yazı kaleme alarak Kanal İstanbul'u savundu.
cumhuriyet.com.trYazısında, Amirallerin bildirisine tepki gösteren ve Kanal İstanbul'u savunan Dilipak, "2. Kanal kendi egemenliğimizin bir ifadesi olacak ve Montrö’nün bizi sınırlandıran maddelerini by-pass etmiş olacağız" diye yazdı.
Montrö Boğazlar Sözleşmesi'ni eleştiren, Kanal İstanbul'u ise ilginç ilginç sözlerle ve örnekerle savunan Dilipak, "ABD’nin ise hem tonaj, hem 21 gün şartı sebebi ile Karadeniz’de kalıcı olması, güçlü bir donanma bulundurması mümkün değil. Türkiye sadık bir NATO müttefiği, NATO’nun ucuz asker deposu, sıçrama tahtası olduğu dönemde, ABD soğuk savaş sürecinde gerektiğinde TSK üzerinden Karadeniz’de kontrolü sağlıyordu" dedi.
Oda TV'de yer alan habere göre, Dilipak'ın yazısının ilgili bölümleri şöyle:
"Biz kendi boğaz ve denizlerimizden geçen ticari gemilerden ücret alamıyoruz, geçiş yapacak askeri gemilerin tonaj ve standartlarını, kalış sürelerini biz değil, uluslararası sözleşme belirliyor. Kendi egemenliğimizi başkaları ile pazarlık konusu yaparak sonuca razı oluyoruz. Bunu bir kenara not edelim. Bu anlamda 2. Kanal kendi egemenliğimizin bir ifadesi olacak ve Montrö’nün bizi sınırlandıran maddelerini by-pass etmiş olacağız. Yani kendi egemenliğimizi güçlendirecek bir karar bu. Ben 20 yıl kadar öncesi bunu tartışmışım. Haliç’in pis pis koktuğu yıllarda, Kağıthane deresinden Karadeniz’e açılan çok eski bir su yolu olduğunu yazmışım. Hem küçük gemilerin geçmesi, hem çevredeki su kaynaklarını destekleyecek yeni bir kanal. Bir de İzmit körfezindeki kirlenmenin önüne geçmek için, Marmara’nın İzmit körfezindeki uç noktasından, İzmit’le Sakarya arasından Karadeniz’e açılan Kandıra kırığından bir kanalı yazmışım. Bunun fay hattı üzerinde bir su yastığı oluşturacağını filan öğrenmiştim. Belki araştırılsa, Küçükçekmece hattından bir kanal, Silivri kırığı için bir su yastığı görevi de yapabilir. Tamam kuşların göç yolunu da konuşalım, bunun ekonomisini, siyasetini de. Bu konu bir inatlaşma konusu değil. Meydan okuma, tehdit konusu olmamalı.
ABD’nin ise hem tonaj, hem 21 gün şartı sebebi ile Karadeniz’de kalıcı olması, güçlü bir donanma bulundurması mümkün değil. Türkiye sadık bir NATO müttefiği, NATO’nun ucuz asker deposu, sıçrama tahtası olduğu dönemde, ABD soğuk savaş sürecinde gerektiğinde TSK üzerinden Karadeniz’de kontrolü sağlıyordu.