Ahmet Davutoğlu'ndan 'istifa' yorumu: Demokrasilerde görülmeyecek bir şey

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın istifası için, "Dün yaşananlar Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin bütün hastalıklarını, semptomlarını, belirtilerini bir gecede ortaya koymuştur" dedi. Albayrak'ın istifası sonrası hükümetin sessiz kalmasını eleştiren Davutoğlu, “Bu demokrasilerde görülmeyecek bir şey. Bir istifa var, ortalıkta bir metin dolaşıyor. Ama bu metnin ne teyidi var ne tekzibi var. Üzerinden 12 saatten fazla vakit geçti. Böyle bir istifa var mıdır? Bilmiyoruz. Yok mudur? Yine bilmiyoruz” diye konuştu.

ANKA

Gelecek Partisi, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem modelini açıkladı. Düzenlenen basın toplantısında konuşan Davutoğlu'nun gündeminde Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak'ın istifası vardı. Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

‘İSTİFA  VAR MIDIR? YOK MUDUR? BİLMİYORUZ’ 

“Bu demokrasilerde görülmeyecek bir şey. Eğer bir bakan istifa ediyorsa bunun birinci muhattabı Türkiye kamuoyudur. Kamuoyunu bilgilendirmesi gerekenler de özgür basındır. Bir istifa var, ortalıkta bir metin dolaşıyor. Ama bu metnin ne teyidi var ne tekzibi var. Üzerinden 12 saatten fazla vakit geçti. Böyle bir istifa var mıdır? Bilmiyoruz. Yok mudur? Yine bilmiyoruz. Demokrasilerde böyle şey olmaz.

‘DÜN GECE, BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ AÇISINDAN YÜZ KARASIYDI’

Basın, özgür basın olduğunu iddia ediyorsa işte burada çağrıda bulunuyorum. Artık hangi baskıyla karşı karşıya kalacakları sorusundan bağımsız olarak basın olarak görevini yapsınlar. Açık tartışsınlar. Bir iki kanalın biraz mahcup bir şekilde haberi vermesinin dışında ana mecra denilen kanallar böyle bir olayı yok gördü. Bir ülkenin kaderini etkileyecek süreçte eğer bir haber ortalıkta bütün Dünya’da dolaşıyor ve siz sessiz kalıyorsanız, bu affedilir bir şey değildir. Dün gece basın özgürlüğü açısından yüz karası bir gece yaşadık.

‘BU TÜRKÇE İLE BAKANLIK DEĞİL, HİÇBİR KURUM YÖNETİLMEZ’

Metni aldığımda bu gerçek olmaz dedim. Böyle bir istifa olmayacağından değil. Sayın Hazine ve Maliye Bakanı, Sayın Cumhurbaşkanı'na saygısı dolayısıyla bunu yapmayacağından değil. Türkiye Cumhuriyetinde bakanlık makamına gelmiş birisinin böyle kötü bir Türkçe kullanmasına inanamadığım için. Bu Türkçe ile bırakın bakanlık idare etmeyi, herhangi bir küçük kurum bile yönetilemez. Dün yaşananlar Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin bütün hastalıklarını bir gecede, bütün semptomlarını belirtilerini ortaya koymuştur.”

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini eleştiren Davutoğlu, Güçlendirilmiş Parlamenter sistem vurgusu yaparak, şöyle konuştu:

‘ANAYASALAR GÜÇ MÜCADELELERİNİN MAĞDURU’

“Türkiye’nin 150 yıllık bir anayasa meselesi var. Hemen hemen tüm anayasalarımız reaktiftir, yani tepkiseldir. Dolayısıyla gerçek bir sistem öngörüsü ve varsayım temelinde kurgulanmamıştır. Bugün bizim teklif etmekte olduğumuz tam demokrasi için, güçlendirilmiş Parlamenter sistem ise hiçbir şekilde reaktif nitelikte değildir. Tam tersine kendi içinde tutarlıdır.Bütün anayasalar bir gücü elde tutak için yazılmıştır. Herkes kendi gücünü maksimize etmek için var olan anayasaya damga vurmaya çalışmıştır. Anayasa güç mücadelelerinin mağduru ve ürünü olmuştur. 

‘PARLAMENTER SİSTEM EN UYGUN MODEL’

Parlamenter sistem, kapsayıcı bir demokrasinin parlamentoya ve parlamento üzerinden siyasal sisteme yansıması için en uygun modeldir. Ülke ittifaklar sistemi üzerinden neredeyse ikiye bölündü. Parlamenter sistemi savunmamızın nedeni çok uzun imparatorluklar sonrası kurulmuş olan Cumhuriyetimizin bütün unsurlarının kapsayıcı bir demokrasi içinde kendisini bir siyasal sisteme ait gördüğü bir yeni yapılanma modelini öngörmesindendir.”