"Agos'u bile bilmezdim"
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni iken öldürülen Hrant Dink'le ilgili davada dosyası ayrılan tutuklu sanık Ogün Samast, İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ikinci duruşmada ifade veriyor. Samast, "Ben suçlu değilim. Suçlu, Dink'i vatan haini olarak gösteren manşetlerdir. Beni bu sürece getirenler şimdi nerede? Ben Agos'u bile bilmezdim" dedi.
cumhuriyet.com.trCezaevinden geniş güvenlik önlemleri altında Gülhane'deki çocuk mahkemelerinin bulunduğu adliye binasına getirilen Ogün Samast, jandarma görevlilerince mahkemenin bulunduğu binaya alındı.
Mahkeme heyeti, Samast'ın duruşma salonuna getirilmesiyle duruşmayı başlattı.
4 ayrı tanığın dinlendiği duruşma nedeniyle, sabah saatlerinden itibaren adliye binası ve çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındığı görüldü.
"Agos'u bile bilmezdim"
Samast, ifadesinde "Ben suçlu değilim. Suçlu, Dink'i vatan haini olarak gösteren manşetlerdir. Beni bu sürece getirenler şimdi nerede? Ben Agos'u bile bilmezdim"
Tanıklardan birinin ifadesi, olay yerine yakın bir sokakta üç kişiyi arkalarından gördüğü ve kişilerden birinin üzerindeki kıyafetlerin Ogün Samast'ın kıyafetlerine benzediğini yönünde oldu.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Erhan Tuncel ve Yasin Hayal'in de aralarında bulunduğu 20 sanığın yargılandığı davanın 25 Ekim 2010'daki duruşmasında, tutuklu sanık Ogün Samast'ın suç tarihinde 17 yaşında olduğu gerekçesiyle 6008 sayılı Terörle Mücadele Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun uyarınca dosyası ayrılarak ''görevsizlik kararı'' ile İstanbul Çocuk Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmişti.
Hrant Dink'in 19 Ocak 2007'de gazete binasının önünde silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmesiyle ilgili iddianamede, saldırıyı gerçekleştirdiği öne sürülen Samast'ın ''Hrant Dink'i öldürme'' suçlamasıyla, yaşının 18'den küçük olduğu da dikkate alınarak, 18 yıl ile 24 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor. İddianamede, sanığın ''terör örgütüne üye olma'' ve ''ruhsatsız silah taşıma'' suçlamalarıyla da 8,5 yıl ile 18 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
''Lanetle bir nehir gibi akıp giden gençliğimi tükettiğim yollarda yaşananları tüm ayrıntıları ile anlatıyorum'' diyerek sözlerine devam eden Samast, tüm uluslararası kanunlarda ''adam öldürmeye sebebiyet verme'' ve ''halkı kin ve düşmanlığı sevk etmek'' suçlarının bulunduğunu söyledi.
Aydınların, ''bizim halkımız balık hafızalıdır'' dediğini, bunun doğru olduğunu belirten Samast, ''gözünde çöp olanların herkesin gözünde çöp olduğunu sandıklarını ifade etti.
Kendisinin gözündeki çöpü çıkardığını ve yargılandığını belirten Samast, ''Peki beni bu sürece getirenler nerede veya kim onlar? Damarlarımda cahillik aktığı ilk gençlik yıllarımda ben nereden bilirdim ki Agos gazetesini? Nereden tanırdım Hrant Dink'i? Ermeni nedir, tarih nedir hiç bilmezdim. Ortaokul mezunu yurdun çocuklarından bir tanesiydim. Benim de hayallerim vardı'' diye konuştu.
''Eski sabıkalı Yasin'in bana internetten gösterdiği manşetler ve okuttuğu yazılar ile bana baskı oluşturarak beni sürüklediği kin ve nefret girdabında kaybolmam ile başladı olaylar'' diyen Samast, 'Vatan haini'', ''utanmaz Ermeni'' diye manşet attıklarını iddia ettiği iki günlük gazeteyi ve bir köşe yazarını suçladı.
Bunları yazanların cahil ve milli duyguları kullanılmaya açık olan gençlerden birinin bir kötülük yapacaklarını tahmin edebileceklerini söyleyen Samast, amaçlarının da bu olduğunu öne sürdü.
Kendisi gibi 10 gencin o manşetleri, yazıları görmesi ve ardında eski bir sabıkalının baskısına uğraması halinde tümünün aynı şeyi yapacağını savunan Samast, ''Yapmadı mı? Ne çabuk unutuyoruz. Ben kurban oldum başkaları olmasın. Ben buradayım peki bunları yazanlar nerede?'' diye sordu.
Söz konusu iki günlük gazete ve bir köşe yazarından şikayetçi olduğunu dile getiren Samast, şöyle devam etti:
''Bir hatırlayın o günleri bir bakın 'Hrant için adalet için' diye bağıranlar bu sesimi duyun. O manşetleri o yazıları döviz yapın. Onları taşıyın. Ben üstüme düşeni yaptım. Gözümdeki çöpü çıkardım, siz de çıkartın. İfadelerimde söylüyorum, onu gördüm vurmaktan vazgeçtim, 2 yumruk atacaktım, aklıma Yasin geldi korktum, aklıma o manşetler o yazılar geldi ne yaptığımı dahi hatırlayamayacak hale geldim. Bugün olsa tartışırdım, konuşurdum, belki de ben haklı çıkardım ama o yazılar olmasaydı bu yaşananlar da olmayacaktı. Özgür basının o günlerdeki manşetlerini bir hatırlayın.''
Duruşma ertelendi
Mahkeme heyeti başkanı Celal Ünsal'ın yazıyı kimin kaleme aldığını sorması üzerine Samast, ''Ben yazdım, tek kişilik hücrede kalıyorum zaten'' dedi.
Samast, 1-10 Mart arasında TRT haberdeki ''Faili meçhul'' isimli programın CD'sinin resmi makamlarca mahkemeye getirtilmesini talep ettiğini de sözlerine ekledi.
Söz alan müdahil avukatı Bahri Belen, davalarda polemiğe girmekten yana olmadığını belirterek, Samast'ın ilk defa bu kadar ayrıntılı bir beyanda bulunduğunu söyledi.
Belen, ''Bugün aslında kendisini azmettirenlerin sesiyle başka gazetecileri hedef gösterdi'' dedi.
Bunun üzerine Samast, ''Benim söylediklerim TRT'de de var ben oradan izleyip yazdım'' diye konuştu.
Ogün Samast'ın tutukluk halinin devamına, bildirdiği programa ilişkin TRT'den bant kaydının istenmesine karar veren mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmayı erteledi.
Duruşma sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bahri Belen, ortaokul mezunu olan Samast'ın Ziya Paşa'dan alıntı yaptığına dikkati çekerek, Samast'ın belli gazeteleri ve köşe yazarlarını kendisini suça sevk etmekle suçladığını, bunun benzer cinayetlerde olduğu gibi Hrant Dink'in öldürülmesi olayındaki temel düşüncenin açığa vurumu olduğunu ifade etti.
Belen, Samast'ın düşünen, yazan, çizen, tartışan insanları vurma konusunda yeni bir hedef gösterdiğini belirterek, ''Nedim'in, Ahmet Şık'ın yazdıkları, araştırdıklarını söyledikleri için tutuklandığı bu dönemde belli gazetecilerin, belli gazetelerin haklı ya da haksız eleştirilme hariç hedef gösterilmesi çok önemlidir'' dedi.