Afet değil rant yıkacak

Afet riski altındaki alanların dönüştürülmesini öngören yasa tasarısı kafaları karıştırıyor. Tasarıya göre boğazlar, kıyılar, ormanlar, meralar ve TOKİ'nin istediği her alan, afet riski gerekçesiyle "kentsel dönüşüme" uğrayabilecek. Meslek odaları, tasarıyı, birilerine peşkeş olarak değerlendiriyor. Yerel yönetimler bu taslakla birçok alanda yetkilerini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na devrediyor.

AKP hükümeti, dönem dönem yargı engeline takıldığı kentsel dönüşüm uygulamalarını, “afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi” adı altında gerçekleştirme yoluna gidiyor. Özellikle Van depreminin ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “bir an evvel hazırlayacağız” dediği riskli alanların dönüştürülmesi projesi, geçen hafta Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldı.

İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Serdar Harp, hükümetin zaman zaman hukuki süreçlerle karşı karşıya kaldığı kentsel dönüşüm uygulamalarını, afet riskini bahane ederek yasal çerçeveye oturmaya çalıştığını söyledi. Tasarıyla, kent merkezindeki ranta açık alanların yıkılarak yeniden yapılabileceğini anımsattı.

Harp, tasarıyla ilgili şunları paylaştı: “Tasarıyla sistemin güvencesi altında olan mülkiyet hakkı zedeleniyor. Yasa tasarısıyla bakanlığın, TOKİ’nin ve idarelerin gayrimenkuller üzerinde her türlü tasarruf hakkı olacak.”

 

‘Vahim bir tablo’

Şehir Plancıları Odası Genel Başkanı Necati Uyar da tasarının gündeme getirildiği haliyle “vahim bir tablo” ortaya koyduğunu söyledi.

Riskli alanlar ve yapıların gerekçe gösterilerek yerel yönetimlerin yetkilerinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na devredileceğini belirten Uyar, taslakla bakanlığın dilediği kentte dileğini yapmasının önünün açıldığını vurguladı. Necati Uyar şöyle konuştu:

“2B arazileri de bu dönüşümün içine alındı. Buradan elde edilecek gelirler kent dönüşümü için kullanılacak. Hükümet bir taraftan kaçak yapıları yıkacağını söylüyor diğer taraftan da tamamı kaçak olan 2B arazilerini de satışa çıkarıyor.”