Adana Barosu'dan baroların "dizaynı"na tepki

Adana Barosu, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın sözleri sonrası başlayan tartışma sürecine ilişkin açıklama yaptı. AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın partisinin MYK'sinde söylediği barolara müdahale sinyaline ilişkin Adana Barosu yaptığı açıklamada, "Barolar ve Tabip Odaları başta olmak üzere meslek odalarının yapılarını değiştirme yönünde düzenleme yapılması çağrısı demokrasiyi yok saymak, hukuka açık bir gözdağı vermektir; asla kabul edilemez" sözleriyle tepki gösterdi.

cumhuriyet.com.tr

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın, Ankara Hacıbayram Camii’nde okuduğu Cuma hutbesinde, “İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lutiliği, eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti? Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir bunun hikmeti” ifadesini kullanmıştı. Bu sözlerin ardından Ankara Barosu açıklama yapmış, ardından Diyarbakır Barosu'da destek vermişti. İlerleyen günlerde iki baro hakkında soruşturma başlatılmıştı. AKP'li Cumhurbaşkanı dün yaptığı MYK toplantısında baro seçimlerine müdahale sinyali vermişti. Adana Barosu yazılı açıklama yaparak Erdoğan'a tepki gösterdi.  

Baro'dan yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:  

“Barolar ve Tabip Odaları başta olmak üzere meslek odalarının yapılarını değiştirme yönünde düzenleme yapılması çağrısı demokrasiyi yok saymak, hukuka açık bir gözdağı vermektir; asla kabul edilemez.

Diyanet İşleri Başkanlığının açıklaması sonrası Ankara Barosu ve Baromuzun da içinde yer aldığı birçok baro tarafından eşitlik ilkesine, ayrımcılık yasağına ve insan haklarına aykırılık içeren beyanlar yönünden eleştirilmiştir.

Bu uluslararası ilkelere, sözleşmelere ve Anayasa’mıza dayanan demokratik açıklamalar ve görüşler bahane edilerek Baroların ve meslek odalarının yapılarının, seçim sisteminin değiştirilmesi hakkında düzenleme yapılacağı yönündeki söylem, Baroların hukuka aykırılıklar karşısındaki duruşunu, çok sesli toplum yapısını ve demokrasiyi sindirememek anlamına gelmektedir. 

Bizim görevimiz toplumdaki her bireyin hakkını, hukukunu savunmaktır. Farklı seslere ve muhalif kimliklere her kesimin ve kurumun saygı gösterme zorunluluğu vardır. Ülkemizde her görüş, düşünce ve yaşam tarzından insanların olması toplumumuzun zenginliğini göstermektedir. 

Barolar, demokrasinin, hukukun üstünlüğünün ve insan haklarının gelişimi için mücadeleye devam edecektir. Barolar susarsa toplum susar, halk susar, yurttaş susar.”