'Adaların işgaline sessizler'

Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) tarafından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan, Mevlüt Çavuşoğlu, Abdülkadir Aksu, Osman Güneş, İdris Naim Şahin, Muammer Güler, Efgan Ala, Sebahattin Öztürk hakkında TCK 302 maddesi gereğince suç duyurusunda bulunuldu.

Mete Kızık/Cumhuriyet

Çeşme Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusu dilekçesini veren HKP İzmir İl Başkanı Av. Tacettin Çolak, “ Şüpheliler, Türkiye ait olduğu uluslararası hukuk normlarıyla açıkça teyit edilmiş olan adalarımızın işgaline sessiz kalarak, zımnen onaylanmaktadır. Vatan toprağının bu işgaline karşı koymamak, devletin görevli kademelerinde bulunanlar bakımından, suça fer’i iştirak bağlamında açıkça Türk Ceza Kanunu’nun 302. maddesinde tanımlanan suçun sübutudur” görüşünü dile getirdi.

Yunanistan'ın Eşek, Bulamaç ve Nergisçik Adası'nı da yerleşime açmasının, Türk tarafının geçişine engel olmasının ve sadece pasaportla geçişe izin vermesinin kabul edilemez olduğunu belirten Çolak konuşmasını şöyle sürdürdü: “Oysa bu adalarla birlikte Ege’de 152 ada ve adacığın aidiyeti belli değildir. Bu adalardaki egemenliğin kime ait olduğu tartışmalıdır. Yunanistan’ın bu adaları yerleşime açmasının sebepleri arasında Ege’de Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) ilan etmek ve petrol aramalarında bulunmaktadır. Yunanistan’ın Ege Adalarını yerleşmeye açması karşısında uluslararası hukuka göre yapılabilecekler onun uygulamalarını haksız ve yersiz bulan protesto notası çekmek, onun yaptıklarına yaptıkları ile (Misliyle mukabele) karşılık vermektir. Yunanistan’ın Ege’de bulunan ve mülkiyeti Türkiye Cumhuriyeti’ne ait olan 16 ada ve bir kayalığın Yunanistan tarafından yerleşmeye açıldığı, dolayısıyla fiilen işgal edildiği anlaşılmıştır. Ancak başta Recep Tayyip Erdoğan ve AKP hükümeti bu konuda sessiz kalmaktadır. Lozan antlaşmasıyla Türkiye lehine düzenlenmiş hükümleri eylemsizlikleriyle terk ederek Lozan’ı da ihlal etmektedir. Bu eylemsizlik iradi ve kasıtlıdır. Dolayısıyla bu bir suçtur. Türkiye ait olduğu uluslararası hukuk normlarıyla açıkça teyit edilmiş olan adalarımızın işgali dahi, sessiz kalınmak suretiyle zımnen onaylanmaktadır. Vatan toprağının bu işgaline karşı koymamak, devletin görevli kademelerinde bulunanlar bakımından, suça fer’i iştirak bağlamında açıkça Türk Ceza Kanunu’nun 302. maddesinde tanımlanan suçun sübutudur” dedi.