Açlık grevindeki avukat Aytaç Ünsal durumunu çizgiyle anlattı: Yaşatmak için bir adım
Açlık grevindeki avukat Aytaç Ünsal’ın eşi Didem Baydar Ünsal, “Çok fazla adaletsizlik, zulüm gördük. Sevdiklerimize çok fazla hasret kaldık. Dünya âlem bu dosyanın ne kadar hukuksuz olduğunu, adil yargılanmadıklarını söylüyor” dedi.
Seyhan AvşarAdil yargılanma talebiyle 162 gündür ölüm orucunda olan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukat Aytaç Ünsal, korona gerekçesiyle fotoğraf çektiremediği için son durumunu gazetemiz için karikatürle anlattı.
Ünsal’ın eşi avukat Didem Baydar Ünsal, “Dosyamız, 1 Haziran’daYargıtay’da incelenmeye alınmıştı. Ve 2-3 hafta içinde karar verilmesi bekleniyordu. Verilen haksız cezaların 20 Temmuz adli tatil öncesi verilecek kararla bozularak tahliye edilmeliler” dedi.
Aralarında ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı’nın da bulunduğu ÇHD’li 18 avukat, gizli tanık ifadeleri gerekçe gösterilerek, “örgüt üyeliği”nden toplam 159 yıl hapis cezası aldı. Davada adil yargılanmadıklarını belirterek ölüm orucuna başlayan tutuklu avukat Ebru Timtik 193, Aytaç Ünsal ise 162 gündür eylemini devam ettiriyor. Ünsal ile dün cezaevinde görüşen eşi Didem Baydar Ünsal, cezaevi yetkililerinin salgını gerekçe göstererek fotoğraf çektirmesine izin vermemesi üzerine Ünsal’ın “kendisini karikatürize” ettiğini belirtti.
Didem Baydar Ünsal eşinin durumuna ilişkin şunları anlattı: “Fotoğraf çekimine izin verilmiyor, ama bazen maskesiz, çok kalabalık gardiyan grupları ile hücrede aramalar yapılıyor. Aytaç’ın kasları, hücreleri adalet için günbegün ölüyor ama kimse onu göremiyor. Eskiden, Aytaç ile aramızda 30 kilo vardı, şimdi 7 kilo var.
Ben 160 boyunda 52 kiloyum, Aytaç 185 boyunda ve 59 kilo. Kendisi son durumunu yansıtmak için hapishanede kendisini karikatüre çizdirdi. 20 Temmuz’da adli tatil başlıyor. Dosyamız, 1 Haziran’da Yargıtay’da incelenmeye alınmıştı. Ve 2-3 hafta içinde karar verilmesi bekleniyordu ve 40 günü geçmesine rağmen bir karar verilmiş değil. Yetkililerden olumlu veya olumsuz herhangi bir sinyal alamadık. 23’e yakın baro başkanı acil tahliye talebiyle bugün Yargıtay’a bir dilekçe gönderecek. Bu haksız cezaların adli tatil öncesi verilecek kararla bozularak tahliye edilmesini bekliyoruz.”
Salgın nedeniyle fotoğraf çekilmesine izin verilmeyince Aytaç Ünsal, durumunu kendi çizdiği karikatürle anlattı.
‘HUKUKSUZLUĞUN SANIĞIYIZ’
Bu süreçte çok şey yaşadıklarını vurgulayan Ünsal, “Çok fazla adaletsizlik, zulüm gördük. Sevdiklerimize çok fazla hasret kaldık. Büyük bir hukuksuzluğun hukukçuları olarak tanığı ve sanığı olduk. Öfkeliyiz, üzgünüz, endişeliyiz.
Aytaç ve Ebru, umutlular, bekliyorlar. Bir an önce sürecin sonuçlanmasını ve bu ülkenin hukuk tarihinde kara bir leke daha eklenmemesini diliyoruz. Onların yaşaması için, adil yargılama için küçük bir adım yeterli. Dünya âlem bu dosyanın ne kadar hukuksuz olduğunu, adil yargılanmadıklarını söylüyor.
Sağır sultan bile duydu, bu adaletsizliğin müsebbibi muktedirlerin de duyduğunu biliyoruz ama son ana kadar bekliyorlar. Eğer bu ülkede 2 avukat adil yargılama talebi için ölürse bunu hiç kimseye hiçbir suretle açıklayamazlar. Buna bir son vermeleri, bir adım atmaları gerekir” diye konuştu.