Acil serviste doktorun kolunu kırdılar

Adana Devlet Hastanesi Acil Servisi'ne alkollü olduğu gerekçesiyle getirilen hastanın yakınları, tartıştıkları nöbetçi Dr. Cem Kurt'u döverek kolunu kırdı.

DHA



Olay, dün akşam saatlerinde meydana geldi. Sokakta alkol aldıktan sonra düşerek yaralanan adı açıklanmayan bir kişi, 112 Acil Servis ambulansı ile Adana Devlet Hastanesi Acil Servisi'ne getirildi. Burada ilk müdahalesi yapılan hastaya bakan Dr. Cem Kurt, beyin tomografisi çekilmesi için sevk etti. Hasta yakınları, boş yere bekletildiklerini iddia ederek, Dr. Cem Kurt'la tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine hasta yakınları M.D., İ.S., A.S. ve A.E., doktoru dövdü. Aldığı darbelerden kolu kırılan Dr. Cem Kurt, görev yaptığı acil serviste tedavi altına alınırken, saldırganlar polis tarafından yakalandı. Dr. Kurt, nöbetçi olduğu acil servise alkol tanısı ile bir hastanın getirildiğini anlatırken şöyle dedi:"Gerekli muayeneleri yapıp, hastayı gözleme aldık. Hastanın iyiliği için tomografi filmi çekilmesi gerektiğini söylediğimizde hasta yakınları, 'Bizi bekletmeyin, bizi gönderin, bizi ne tutuyorsunuz' demeye başladı. Tomografi filminin çekilip, nöroloji uzmanının görmesi gerekir dediğimde tarafıma küfür edildi. Ardından bana saldırdılar. Saldırmalarına bir anlam veremedim." Yaralanan Dr. Cem Kurt'u hastanede ziyaret eden Adana Tabip Odası Başkanı Prof.Dr. H. Neslihan Önenli Mungan, sağlık çalışanına şiddetin kabul edilemez olduğunu söyledi. Mungan şöyle konuştu:"Hekime saldırı çok acı bir olaydır. Hekim arkadaşımız görevini düzgün yapmıştır. Acil vaka için tetkik istemesi çok normaldir. 4 kişinin saldırısına maruz kalan arkadaşımızın kırıklarının yanında ruhsal travması var. Sağlık çalışanına yapılan hiçbir şiddet kabul edilemez. Dr. Ersin Arslan'ın öldürülmesi ile doruğa ulaşan şiddet, ne yazık ki halen mevcut kışkırtmalar, sağlık sisteminde aksayan her şeyin sorumlusunun hekim ve sağlık çalışanları olarak gösterilmesi nedeniyle çözüme kavuşmaktan çok uzaktır. Aksine her gün mesleğimizden, meslek onurumuzdan başlayan kayıplar şimdi hem beden sağlığımızı hem de ruh sağlığımızı olumsuz etkileyecek boyutlara gelmiştir. Bunun affı, özrü olmaz