ABD heyeti Ankara'da: Çoklu kıskaç...
ABD heyetiyle bugün Ankara’da yapılacak temaslar öncesinde, Suriye konusunda neredeyse başa dönülmüş durumda.
Sertaç Eş
YPG konusunda ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’ın “Kürt savaşçıları koruma anlaşması yapılmadan çekilmeyiz” şeklindeki açıklaması ilişkilerde oluşan iyimser havayı dağıttı. ABD siyaseti ve bürokrasinin bakış açısı Ankara’nın tahammül sınırlarının dışında.
ABD’nin YPG’ye yaklaşımının birçok nedeni olabilir ancak başka gerçekler de var. Örneğin ABD, yükselen “Çin tehdidi” için hızlı şekilde önlem almak zorunda. Çin Devlet Başkanı Şi, ülke ordusuna “Tayvan için savaşa hazır olun” mesajı verdi. Askeri gücünü ve dikkatini tek noktaya toplamak isteyen
Donald Trump, Afganistan, Suriye, hatta Somali’den asker çekme kararı aldı.
Küresel egemenliğini korumayı hedefleyen ABD, bir örgüt için Ortadoğu’da Türk müttefikleriyle “oyalama-gerilim” boyutundaki ilişkilerini ne kadar sürdürebilir? Bu soruya sağlıklı yanıt verebilmek için Bolton başkanlığındaki heyetin Ankara temaslarını görmek gerekiyor. Heyetin Türk karşılıklarına, Fırat’ın doğusunda bazı haritalar sunacağı ABD basınına yansıdı. ABD’nin bölgeden gitmek zorunda olduğu artık anlaşılmış durumda. Ancak Türkiye, “YPG ile çatışmamayı” kabul edebilir mi? Süreç zor...
Suriye, Türkiye için giderek çoklu sorunların kaynağı haline geliyor. Neredeyse her ülkenin Suriye topraklarında güncel ve uzun vadeli çıkarları var. Türkiye, YPG’den beka, İdlib’de radikal gruplar nedeniyle başlayabilecek çatışmalar sonucunda yeni göç tehdidi algılıyor. Rusya-İran-Esad-Çin dörtlüsünün İdlib’de yoğunlaşan radikallere tahammülü yok. ABD, Suriye’de İran’ı istemiyor, İsrail’in güvenliği ve uzun erimli politikaları için Kürt grupları korumak istiyor. Avrupa, IŞİD saldırıları nedeniyle ABD politikalarına yakın duruyor.
Türkiye, bu kadar çok aktör ve onların çıkarları arasında sınırlarını korumaya çalışıyor. Bu çerçevede Ankara, YPG tehdidinin bertaraf edilmesini ilk sıraya koyuyor. ABD bunun karşılığında “girmişken IŞİD’i de aradan çıkar” demişti ki, durum değişti. Şimdi “yalnızca IŞİD’e yönel” diyor.
Gözler İdlib’de
Ankara bu konularda müzakerelere hazırlanırken İdlib’de kritik gelişmeler oluyor. Herkesin terör örgütü olarak ilan ettiği Heyet Tahrir el Şam (HTŞ) İdlib’deki kontrol alanını genişletiyor. Bu durum, Esad ve Rus birliklerinin, Türkiye ile varılan anlaşmayı bozup İdlib’e saldırma nedeni olabilir. Bu da Türkiye’ye yönelmiş göç demek. Burada da süreç zor...
Gelinen noktada Türkiye, YPG, IŞİD, HTŞ ve irili ufaklı diğer ülkelerin-aktörlerin manipülasyonlarıyla karşı karşıya kalabilir. Çoklu kıskaca dikkat...