ABD Başkanı’ndan önceki yılların çok ötesinde bir açıklama...

Obama "Soykırım" demedi ama soykırımın tanımını yaptı...

İLHAN TANIR / Whasington

ABD Başkanı Obama, 24 Nisan ‘’Ermeni Anma Günü’’ ile ilgili beklenen açıklamasını 23 Nisan akşamı yaptı. Açıklama, geçen yıllardaki açıklamaların da ötesine giderek, tarihte ilk kez ‘’soykırım’’ tanımını yapmış olan Raphel Lemkin’e atıf yaptı ve geçtiğimiz haftalarda ‘soykırım’ ı tanıdığını ilan eden Papa’nın ‘görüşlerinin ifade edilişini’’ memnuniyetle karşıladığını söylerken, yine de ‘’soykırım’’ kelimesini kullanmadı.
 
Açıklamada, önceki yıllarda kullanılan bazı cümlelerin tekrarları görülse de, önceki yıllara kıyasla daha ağır ifadelerin kullanıldığı görüldü.
 
Obama’nın açıklamasında daha önce atıf yapılmayan 1915 yılında ABD’nin Osmanlı İmparatorluğunda görev yapan Büyükelçisi Henry Morgenthau, Sr. da görüldü bu yıl. Morgenthau 1913 yılında İstanbul’a Büyükelçi olarak atanmış, 1916 yılına kadar bu görevinde kalmış, daha sonra da ABD'ye döndüğünde Ermeni trajedisi hakkında hem kitap yazıp, hem de yardım kampanyaları düzenlemişti. Obama, ABD Büyükelçisinin zamanında ‘’ABD hükümeti içinde alarm zilleri çalıp, Osmanlı liderlerine müdahele ettiği’’ hatırlattı: ‘’bu tür gayretler, Meds Yeghern gerçeğinin belirmesine ve Birlemiş Milletler insan hakları sözleşmesini ortaya çıkmasına yardım eden insan hakları liderlerinden Raphael Lemkin gibilerin çalışmalarını etkiledi.’’
 
Başkan seçilmeden önce Illinois Senatörü olan Obama, seçim kampanyası sırasında 18 Ocak 2008’de yayınladığı bir açıklamada, “Başkan seçilirsem, Ermeni soykırımını tanıyacağım” sözünü vermesinden dolayı da kendisinin 24 Nisan açıklamaları göreve geldiği ilk yıldan beri daha dikkatle takip edildi.
 
2009 yılında yaptığı ilk 24 Nisan açıklamasında, “Büyük Felaket” (the Meds Yeghern) tanımlamasını seçmesi sürpriz olarak görülmüştü. O yıldan beri de, Beyaz Saray’dan 2015 açıklaması da dahil olmak üzere her yıl 24 Nisan sabahı veya 23 Nisan gecesi yapılan açıklamalarda bu tanım kullanıldı.
 
Obama bizzat ‘’soykırım’’ demese de, adeta soykırımın tanımını açıklamasında kullandı bu yıl:‘’1915’in başından beri Osmanlı İmparatorluğundaki Ermeni halk sınırdışı edildi, katliama uğradı ve ölümlerine yürütüldü. Onların kültürü ve (atalarından kalan) mirası silindi. Bütün tarafların acı çektiği korkunç şiddet içinde 1.5 milyon Ermeni yok oldu.’’
 
Obama, ayrıca Ankara'dan büyük tepki gören ve Davutoğlu'na göre Türkiye'ye karşı oluşturulan ittifağın parçası haline gelen ‘Papa'nın görüşlerini ifade edişini memnuniyetle karşılıyoruz' sözü oldukça dikkat çekici idi: ’Papa Francis’in görüşlerinin ifadesini, Türk ve Ermeni tarihçelerini ve tarihin bu karanlık bölümüne ışık tutmaya çalışan birçok başkalarını memnuniyetle karşılıyoruz,’’ dedi. 
 
Obama’nın önceki bildirileri:

2009
Aynı yılın Nisan ayında, 24 Nisan’dan sadece birkaç gün önce imzalanan Türkiye ile Ermenistan arasındaki ‘normalleşme protokollerine’ atıf yapılan tek açıklama da 2009’da yapılan bu açıklamada oldu. Atıfta şunlar söylenmişti: ‘’ben gerçeklerin tümüyle, dürüstçe ve adil bir şekilde kabul edilmesinden yanayım. Bu hedefte ilerlenebilmesi için de Ermeni ve Türk halkının geçmişteki gerçeklerin üzerine düşebilmesi en iyi yoldur. Türk ve Ermeni halkının acı dolu tarihinin üstünde açık, yapıcı ve dürüst şekilde çalışılmasını kuvvetli bir şekilde destekliyorum. Bu yönde, Ermeniler ve Türkler arasında, ve Türkiye içinde atılan cesur ve önemli diyalog mevcut. Türkiye ve Ermenistan’ın ikili ilişkileri normalleştirme gayretlerini kuvvetle destekliyorum. İsveçre’nin liderliğinde iki hükümet normalleşme çerçevesi ve yol haritasında anlaştılar. Bu gelişimi kutluyor, bu sözü yerine getirmeleri için onları kuvvetle teşvik ediyorum.’’ Normalleşme protokollerinin ortadan kalkması ile, protokollere yapılan bu atıf da sonraki yıllarda ortadan kalktı.
 
2010
2010 yılında yapılan açıklamada yer alan ’Ermenileri 1915’de kurtaran Türkleri de selamlıyorum’ cümlesi, daha önceki açıklamada yer almazken, sonraki yıllarda da kullanımdan çıktı. Diyalog vurgusu sürdü. Her yıl yapıldığı gibi, bu açıklamada da Ermeni toplumunun Amerika’yı kültürel olarak zenginleştirici yönü övüldü.
 
2011
2011 yılı açıklamasında da, diğer açıklamalarda olduğu Başkan Obama, 1915 yılında olanlarla ilgili olarak kendi görüşlerinin değişmediğini hatırlatmakta ve geçmişin dürüst, tümüyle ve adil bir şekilde kabul edilmesinin herkesin çıkarına olduğunu söylemekte. Ayrıca, her iki taraftan diyalogu artırıcı adımlar atan kesimleri, bu cesur adımlardan dolayı övmekte.
 
2012
2012 açıklaması en rutin açıklamalardan biri olarak görülüyor. Bu açıklamada da Başkan diyalog yolunu seçen her iki taraftan ‘bireyleri bu cesur yolu seçtiklerinden’’ dolayı övgüyle sözediyor. Normalleşme protokollerinden bahis ise, 2009’dan beri olmadığı gibi, 2012’de de yok.
 
2013
Bu açıklama, 2009’dan beri yapılan en kısa açıklama olarak göze çarpıyor. Bu açıklamanın odağını da, geçmiş ile hesaplaşma oluşturuyor: ‘’Milletler geçmişlerindeki acı dolu unsurları hesaba çekerek ve kabul ederek daha güçlenirler, ve daha hoşgörülü bir geleceğin temelini inşa etmiş olurlar. Biz kendi tarihimizin en karanlık zamanlarıyla uzlaşma gayretiyle bu dersten ABD’de yararlandık. Biz bu yolu izleyen cesur Ermeniler ve Türkleri tanıyor, onların hükümetlerini ve bizimkini destekleyerek daha çoğunun olmasını teşvik ediyoruz,’’ deniyor.
 
2014
Obama, 1915 Ermeni olaylarının 99’uncu yıldönümü için yayınladığı resmi açıklamada, önceki yıllardaki açıklamalarda bulunmayan cümlesi ise şu oldu: ‘Amerikalılar tarafından fonlanan, sayısız Ermeni ve diğer yerinden edilmiş korumasız toplumların hayatını kurtarmış, Suriyeli ve Ermenilere yardım için Amerikan Komitesinin kurulmasından dolayı memnuniyetimizi hatırlarız.’’
 
ÖNCEKİ BAŞKANLAR NE DEMİŞTİ
 
Reagan Soykırım dedi

ABD Başkanları arasında 1981 ile 1989 yılları arasında başkanlık yapmış Ronald Reagan, 1915 olaylarını açıkça soykırım demesiyle biliniyor. Reagan, 1981’in 22 Nisan’ın da yayınladığı bildiri ile, Holocaust Müzesi kurulması adına bir bildiri yayınlamış, bu bildiride Nazi Soykırımı, Kamboçya soykırımı ile birlikte 1915 olaylarını Ermeni soykırımı olarak adlandırmıştı. Bundan dolayı da bazı Ermeni-Amerikan yazarlar, ABD Başkanının zaten soykırım kullandığını, bunun tekrardan her yıl uğraşmanın gereksizliğinden bahsederler. Diğer taraftan gelen tepkilerden sonra Reagan, başkanlığının geri kalan 7 yılında, bir kez daha ‘soykırım’ tanımlamasını kullanmadı.
 
George Bush H.W. tek bir açıklama yaptı
Baba Bush Ermeni olayları ile ilgili olarak sadece bir kez açıklama yayınladı o da 1990 yılının 20 Nisan’ında. Bu açıklamada Bush, ‘bir milyondan fazla Ermeninin kurban olduğu’ katliamları andığını belirtti, ayrıca 1988 yılında Ermenistan’da meydana gelen büyük depremden bahsetti.
 
Clinton ilk kez 1.5 milyon Ermeni katledildi dedi
1993 ile 2000 yılları arasında her yıl 1915 yılı ile ilgili olarak açıklama yapma geleneği Clinton ile başladı. Clinton, önceki başkan tarafından 1 milyondan fazla Ermeni kurban denirken, başkanlıktan ayrılmadan önceki son açıklamasında ilk kez 1.5 milyon Ermeni’nin Osmanlı İmparatorluğunun son döneminde tehcir ve katliama uğradığını ifade etti.

Clinton’ın özellikle 1995 yılında yaptığı açıklamada, önceki yıl yaşanan anlaşmazlıklara uzun atıf yaptığı görülmekte. Bilindiği gibi 1994 yılında Azerbaycan ile Ermenistan arasında Nagorno Karabağ savaşı yaşanmıştı ve NK halen BM kararlarına göre Ermenistan’ın işgali altında. Bu açıklamada da Clinton Azerbaycan ve Ermenistan’ın barışçıl çözüme teşvik etmekte.
 
George W. Bush
Başkan Bush, Clinton’dan devraldığı iki geleneği sürdüğü görülüyor. Birincisi her yıl 24 Nisan Anma Açıklaması yayınlamak ve ikincisi de 1.5 milyon Ermeninin katliama ve tehcire uğradığını hatırlatmak.
Bush döneminde yapılan açıklamaların hiç değişmeyen bir başka özelliği ise, bu açıklamalarda aynı zamanda Dağlık-Karabağ anlaşmazlığını da hatırlatmak ve bu konuda ABD’nin arabuluculukla barışa ulaşmak yolunda gayret sarfetmeye açık olduğunu hatırlatmak. Nagorno-Karabağ atfı, Başkan Obama’nın açıklamalarında hiçbir kez yer almadı.
 
İLHAN TANIR/WASHINGTON