70 Milyon TL'ye ne oldu?

Eski Bakan Günay döneminde AKM’nin restorasyonu için ayrılan 70 milyon TL’lik ödenek tartışılıyor...

Selda Güneysu / Cumhuriyet

Gezi eylemleri sırasında Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “İnşallah yıkılacak” yönündeki açıklamalarının ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca, eski Bakan Ertuğrul Günay döneminde restorasyon işleri durdurulan İstanbul Atatürk Kültür Merkezi (AKM) için ayrılan 70 milyon TL’lik ödeneğe ne olduğu merak konusu. Bakanlık ödeneğe ilişkin bugüne değin herhangi bir açıklama yapmazken, Kültür Sanat ve Turizm Emekçileri Sendikası (Kültür Sanat Sen) Genel Başkanı Yavuz Demirkaya, “Kerelerce 70 milyon TL’lik ödeneğe ne olduğunu sorduk, yanıt alamadık. Bu konunun üstü kapatıldı. Yasal olarak AKM’nin restorasyonu için ayrılmış bir paraydı bu. Nereye ödendi, meçhul” dedi.

2008’den bu yana kapalı olan AKM’nin restorasyon çalışmaları için en son Ertuğrul Günay’ın bakanlığı döneminde, 2012 yılında, mutabakat imzalandı. Mutabakata göre Sabancı Holding restorasyon çalışması için 30 milyon TL’lik katkı sağlamayı vaat etti. Bakanlık da söz konusu restorasyon için bütçeden 40 milyon TL ayırdı. Binanın restorasyonunun 29 Ekim 2013’te son bulacağı ve Cumhuriyet Bayramı’nda yeniden binada sanatsal faaliyetlerin gerçekleştirileceği bizzat eski Bakan Günay tarafından dile getirilmişti. Ancak, binanın restorasyonu Gezi eylemleri sırasında Başbakan Erdoğan’ın “AKM inşallah yıkılacak. Muhteşem bir opera olarak kültür merkezi yapacağız. Evet cami de yapacağız. Ben bunun iznini gidip de birkaç çapulcudan alacak değilim” sözlerinin ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca durdurulmuştu.

‘AKM’yi hukuk koruyor’

Kültür Sanat Sen Genel Başkanı Yavuz Demirkaya, AKM’yle ilgili en son Bakan Ömer Çelik’in bütçe görüşmeleri sırasında “AKM’yi yıkacağız, yerine opera binası yapacağız” açıklaması yaptığını anımsattı. Binanın 2012 yılında restorasyon işleri için Sabancı Holding’in verdiği 30 milyon TL’lik maddi desteğin yanında 40 milyon TL’lik bakanlık bütçesinden pay alındığını ve bu bütçenin yasal olarak AKM’nin restorasyonu için harcanması gerektiğini vurgulayan Demirkaya, şunları söyledi:

“Kerelerce sendika olarak 70 milyon TL’lik bu ödeneğe ne olduğunu sorduk, yanıt alamadık. Bu paranın nereye harcandığı hâlâ meçhul. Üstelik bu para kamuoyunun da bildiği bir para. Bakanlık desin ki, ‘Biz bu parayı turizm için harcadık, tanıtma için harcadık.’ Ama bu da söylenmiyor. Paraya ne olduğu belli değil. Sabancı Holding bina için ne kadar para harcadı bugüne değin? Harcanan para iade edildi mi, belli değil. Ayrıca 2006 yılından bu yana binanın ‘depreme dayanıksız’ olduğu dile getiriliyor. Binanın depreme dayanaklı olduğuna ilişkin bilirkişi raporları var. Hatta bu bilirkişi raporlarında, ‘Binanın eski sisteminde kullanılan malzemeleri hâlâ nitelikli ve dayanıklı’ deniyor. Buna karşın orada bir restorasyon işleri başlatıldı. Sonra bu restorasyon işleri de Bakan’ın bir sözüyle durduruldu. Şimdi sormak gerekmez mi, madem bu bina depreme dayanıksız. Neden o zaman özellikle Gezi eylemlerinden sonra polisler o binada mesket tuttu? Neden orayı bir tür karargâha çevirdiler? O bina yıkılamaz, her şeyden önce orayı hukuk koruyor.”

‘UNESCO listesinden çıkaracaklar’

“AKM için bir acil durum daha var. İstanbul UNESCO listesinden çıkarılacak. Çünkü hükümet İstanbul ve İstanbul’daki tarihi yapılar için gerekeni yapmıyor” diyen Demirkaya, İstanbul’un UNESCO listesinden çıkarılacak olmasının hükümeti çok zor duruma düşüreceğini de kaydetti. Taksim Meydanı’nın baştan aşağı SİT alanlarıyla dolu olduğuna işaret eden Demirkaya, daha önce sendikanın açtığı davada mahkemenin ret kararlarından birisinin de AKM’nin bulunduğu yerin “kimin olduğuna dair kesin bir bilginin de saptanamamasına bağladığı” olduğunu kaydetti. Demirkaya, “Binanın bulunduğu yerin tamamı kamuya ait değil, belediyeye ait olan alan da var, şahsa ait olan alanlar da” dedi. Bu nedenle de binanın yıkımının “vahim sonuçlar doğrucağını” vurgulayan Demirkaya, kendilerine gelen bilgiye göre bina eğer yıkılırsa, yerine bir AVM yapılacağı ve opera binasının da bu AVM içinde faaliyet göstereceğine dikkat çekti. Demirkaya, “Böylece artık orada büyük prodüksiyonları izlemek hayal olur. Orada cümbür cemaat içinde sanat üretilir” diye konuştu.